Mansur Yavaş'a yapılan haksızlık ve ön seçim oyunu

Gürbüz Evren Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: AA

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partinin cumhurbaşkanı adayını üyelerin katılacağı seçimle belirleyeceklerini açıkladı.

Ekrem İmamoğlu'na hayırlı olsun.

Çünkü üyelerle seçim demek, İmamoğlu'nun adaylığını peşinen ilan etmek demektir.

Kimse bana, parti içi demokrasi kılıfına büründürülmüş, kitabına uydurulmuş ön seçimi savunmasın.

İmamoğlu adaylığını ilan ettirecek en kolay yolu bulup kabul ettirdi.

Hepsi bu.

Özgür Bey bu yöntemi Mansur Bey'e anlattı mı?

Hayır.

Görüşünü sordu mu?

Hayır.

Onayını aldı mı?

Hayır.

Son 3 soruya da "Hayır" yanıtını verdim.

Çünkü bu "Hayır" anıtlarını çok güvenilir bir kaynaktan aldım.

Anlaşılacağı üzere Mansur Yavaş bir emrivakiyle karşı karşıya kaldı.

"Bu adam sessiz, mütevazı ve efendi, ne dersek kabul eder" düşüncesiyle, ön seçim dayatıldı.

Oysa Özgür Bey, daha düne kadar "Cumhurbaşkanı adayımızı belirlemek için anketler yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz" dememiş miydi?

Ne oldu da anketlerden vazgeçildi? 

Ekrem İmamoğlu tüm anketlerde Mansur Yavaş'ın en az 5-6 puan gerisinde çıktığı için mi?

Olan belli, İstanbul ekibi ve lobisi bastırdı, ön seçimi kabul ettirdi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Hani halkın iradesinin üstünde başka irade tanınmıyordu.

Madem halkın tercihini dikkate almayacaktınız, neden onca para verip anketler yaptırdınız ki? 

Şimdiye dek anketler için başvurduğunuz halka, Mansur Yavaş'a yapılanı doğru bulup bulmadıklarını bir sorun.

Bakalım ne yanıt alacaksınız.

İmamoğlu ve Yavaş'ı aday olarak karşı karşıya getirmek, onları destekleyecek CHP üyelerinin kendi aralarında gruplaşmasına, kutuplaşmasına yol açacaktır.  

Bu kaçınılmaz ayrışma Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın işine yaramaz mı?

CHP'deki bazı çevreler, hakkındaki davaları öne sürerek, "Ekrem Bey cumhurbaşkanı adayı ilan edilirse, iktidar artık üstüne gidemez" bahanesini ürettiler.

Sadece bu yorum bile üyelerle seçimin nasıl kurgulandığının ve sonucunun belli olduğunun itirafı değil midir?

Amaç İmamoğlu'nu davalardan koruyup, yasaklı olmasını önlemekse neden son seçimlerde milletvekili yapılmadı?

İçinde bulunduğumuz 2025'in seçim yılı olmadığını hepimiz biliyoruz.

En az 2 yıl sonra yapılacak seçim için adayınızı şimdiden ortaya atmak kaçınılmaz bir yıpranmayı da beraberinde getirecektir.

Ama İmamoğlu'nu savunanlara göre, erken adaylık bırakın yıpranmayı Ekrem Bey'e avantaj sağlarmış.

Neymiş efendim, Ekrem Bey'de liderlik özellikleri varmış, bu yüzden Mansur Bey fedakârlık yapmalıymış.

Bunları söylemek ve istemek tek kelimeyle ayıptır.

Yapılan anketlerin tamamında Mansur Yavaş adı ilk sırada çıkıyor.

Söz konusu anketler, Mansur Yavaş'ın 31 Mart seçiminde yüzde 60 oy oranına ulaşarak rekor kırdığı başkent Ankara'da yapılmıyor.

Türkiye genelini kapsıyor.

Artvin'de halk Mansur Yavaş diyor, Mersin'de de. 

Edirne'de de Mansur Bey'e büyük destek var Gaziantep'te de.

Mansur Başkan'a Aydın'da da ilgi var Erzurum'da da.

Yozgat ve Adıyaman'da da Mansur beye büyük sevgi var, Çorum'da ve Burdur'da da.

İyi hoş da Mansur Yavaş'a olan bu sevgi, ilgi, destek ve güven nereden kaynaklanıyor?

Mansur Bey, Ankara'dan yüzlerce kilometre uzaktaki illerin ve ilçelerin de belediye başkanı değil ki.

Kimi siyasetçilerin sahip olduğu ve büyük paralar gerektiren sosyal medya ekipleri, trolleri de yok.

Mansur Başkan'ın televizyon kanallarında konuşan, gazete köşelerinde, internet sitelerinde yazılar, haberler döktüren dolgun maaşlı gazetecileri, yazarları, çizerleri de yok.

Mansur Yavaş'a yakın ya da onun desteklediği gazeteler, televizyon ve radyo kanalları hiç yok.

Ama çoğunluk Mansur Yavaş diyor da başka bir şey demiyor.

Mansur Yavaş adının kulaktan kulağa dolaştığına her yerde şahit oldum.

Bunun nedenini anlamak için ise halkın her kesiminden insanımıza Mansur Bey hakkında sorular yönelttim.

Tekirdağ-Çorlu'dan Afyon-Şuhut'a, Çanakkale-Ezine'den Denizli Honaz'a, Burdur-Tefenni'den Mersin-Mezitli'ye, Kahramanmaraş-Göksun'dan Muğla-Köyceğiz'e, Kocaeli-Kandıra'dan Erzincan-Tercan'a, Elâzığ-Sivrice'den Artvin-Şavşat'a, Erzurum-Tortum'dan İzmir-Seferihisar'a, Sivas-Divriği'den Balıkesir-Burhaniye'ye kadar hemen her yerde, kent merkezinde, ilçede, köyde Mansur Yavaş hakkında aldığım değerlendirmeleri, yorumları toparladım.

- Yalan konuşmayan siyasetçi var mı diyordum, meğer varmış
- Bizim evden, köyden, mahalleden biri gibi
- Daha ilk gördüğümde yakın hissettim
- Adamın içi de bir dışı da bir
- Abartmıyor, reklam yapmıyor 
- Ağırbaşlı, mütevazı
- Kırk yıldır tanıyor gibiyim
- Her gün haberlerde yok
- Hiç boş konuştuğunu duymadım
- Siyasetçilere pek güvenilmez, ama Mansur Yavaş farklı
- Hiç yapmacık değil
- Bizim semtin sevimli amcası gibi duruyor
- Çok kolay ulaşılacak biri gibi görünüyor
- Nerede ne konuşacağını bilen siyasetçi
- Kimin ne derdi varsa çözecekmiş gibi duruyor
- Elimi uzatsam tutacak kadar yakın duruyor
- Milletin içinden biri olduğu her halinden belli
- Tam bir Anadolu çocuğu, para içinde yüzen şımarık siyasetçiler gibi değil
- Milletin değerlerine ters bir sözü yok
- Samimi Atatürkçü

Bu yazıya hangi çevrelerin tepki göstereceğini biliyorum.

Onlar da gerçeğini biliyorlar, ama Mansur Yavaş'a olan ilginin sırrını bir türlü çözemiyorlar.

Bir yandan da her fırsatta Mansur Bey'i karalamaktan, küçümsemekten geri durmuyorlar.

Ancak iddialar, suçlamalar, yayılan söylentiler, kurgulanan olumsuz haberler Mansur Yavaş'ı bırakın zayıflatmayı, aksine daha da güçlendiriyor.

Çünkü halk uzun yıllar sonra ilk kez bir siyasetçiye kendini bu kadar yakın gördü.

Mansur Bey'i kendinden gördü.

Kimi siyasetçiler halka ulaşmak, kendini kabul ettirmek için ekipler kurar, medya mensuplarını seferber eder, büyük paralar harcarlar.

Ama bazı siyasetçilerin medyası ve sözcüsü ise fısıltı gazetesidir.

Onların namı kulaktan kulağa yayılır.

Mansur Yavaş işte tam da böyle bir siyaset adamı.

Her fırsatta kendini öne çıkarmak için herkese laf yetiştirmeye çalışan, kahraman havalarında dolaşan siyasetçilerden olmaması, kimseyle gereksiz polemiğe girmemesi, az ve öz konuşması Mansur Beyi diğerlerinden farklı kılıyor.

Halk işte bunu da görüyor.

Mansur Yavaş hakkında duyduğum en anlamlı sözlerden birini sona sakladım.

Denizli'nin Kale ilçesinde, yol kenarındaki lokantada yemek yerken sohbet ettiğim Şanlıurfalı bir tır şoförü Mansur Bey için şöyle diyordu:

Adamının yüreğinin, içinin güzelliği dışına da çıkmış. Kaşı ayrı, gözü ayrı oynamıyor. Dimdik duruyor. Böyle siyasetçi kalmadı memlekette.


Türkiye'deki kamuoyu araştırma şirketlerine önerim, halk arasında sessiz sedasız büyümeye devam eden Mansur Yavaş sevgisinin nedenleri araştırmalarıdır.

Bir ipucu vermek gerekirse Mansur Yavaş, ülkemizde yıllardır "Bir siyasetçi şöyle olmalıdır" diye tarifler yapan uzmanların öğretilerini alt üst eden bir gizeme sahiptir.

Mansur Yavaş'ı dışlayarak aday olup seçim kazanmayı garanti görenler, yanıldıklarını hem de çok yanıldıklarını zamanla anlayacaklar.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU