Kapadokya'nın zirvesinden ekranlara: "Kapadokya'nın Gizemli Mabedi: Erciyes" belgeseli geliyor

Prof. Dr. Uğur Batı Independent Türkçe için yazdı

Ben Profesör Doktor Uğur Batı.

Karar Bilimi Uzmanıyım ve burada sanat, kültür, ikna, idealar ve düşünce patlamaları kaleme alıyorum.

O zaman daha sorulurken cevaplanamayan soruların köşesine hoş geldiniz.


Erciyes Dağı'nın binlerce yıllık tarihi ve mitolojik dokusu yakında ekranlara taşınıyor.

"Kapadokya'nın Gizemli Mabedi: Erciyes" adını taşıyan belgesel, Doğan Tekatlı yapımcılığında, Zafer Geyikçi yönetmenliğinde hazırlandı.

Bizzat benim de konsept danışmanlığını yaptığım belgesel mükemmel bir gönüllülük işi.

16 kişilik ekibin 1,5 yıl süren çalışması ile Erciyes'in 4 mevsim boyunca değişen güzellikleri ve tarihi hikâyeleri izleyiciyle buluşacak.
 

 

"Kapadokya'nın Gizemli Mabedi: Erciyes" belgesel projesi, bugüne kadar Türkiye'de Erciyes Dağı'na dair yapılmış ilk profesyonel tarih-kültürel miras belgeselidir.

İçeriğinde kullanılan yapay-zeka materyalleri ile docu-drama türüne de göz kırpan mistik tarzıyla aynı zamanda Türkiye'de bir belgesel türünde yapay-zeka kullanımını etkin kullanarak yayına hazır hale getirilmiş olan ilk belgesel de denebilir.

Proje, gerek arşiv görüntülerinden, gerek ekibimizin titizlikle yürütmüş olduğu prodüksiyon sürecinde elde edilen görüntülerden gerekse de teknolojiden faydalarak yapılan animasyon film ve canlandırma sahnelerinden faydalanarak üretildi.

Anadolu'nun kadim tanığı ve 3 bin 917 metre yüksekliğiyle efsanelere konu olan Erciyes Dağı, tarih, mitoloji ve doğanın büyüleyici hikâyesini anlatan bir belgeselle izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor.
 

 

"Kapadokya'nın Gizemli Mabedi: Erciyes" adını taşıyan bu özel yapım, Doğan Tekatlı'nın yapımcılığında ve uluslararası ödüllü yönetmen Zafer Geyikçi'nin imzasıyla ekranlara taşınıyor.

16 kişilik ekibin 1,5 yıl süren titiz çalışması ile hazırlanan belgesel, Erciyes Dağı'nın 4 mevsim boyunca değişen eşsiz güzelliklerini ve binlerce yıllık tarihine damga vuran hikâyelerini gün yüzüne çıkarıyor.

Anadolu'nun en önemli doğal ve kültürel miraslarından biri olan Erciyes, Asurlu tüccarlardan Hititlere, Roma İmparatorluğu'ndan Kapadokya Krallığı'na kadar birçok medeniyetin kutsal kabul ettiği, gizemlerle dolu bir coğrafya.
 

 

Doğa, tarih ve teknoloji bir arada

"Kapadokya'nın Gizemli Mabedi: Erciyes" belgeseli, yalnızca tarihsel bir anlatı değil; aynı zamanda doğa ve insan arasındaki köklü bağlara ışık tutan bir başyapıt olmayı hedefliyor.

Yapay zeka destekli görsel efektler ve çağdaş seslendirme teknikleriyle hazırlanan bu yapım, modern belgesel teknolojisiyle ülkemizin zenginliklerini dünyaya tanıtma misyonunu da üstleniyor.

Yapımcı Doğan Tekatlı, belgeselin çekim sürecine dair şunları söyledi:

Erciyes Dağı, yalnızca bir doğa harikası değil; insanlığın tarih boyunca ruhani bir merkez olarak gördüğü bir alan. Bu belgesel aracılığıyla, izleyicilere dağın bilinmeyen yüzlerini göstermek, ilham verici hikâyelerini aktarmak ve ülkemizin kültürel mirasını daha yakından tanıtmak istiyoruz.
 

 

Erciyes: Bir dağdan çok daha fazlası

Erciyes Dağı, gerçekten bir dağdan daha fazlası.

Dağ, bugünkü yüksekliği olan 3 bin 917 metreye henüz ulaşmadan önce bölgede bulunan Koç Dağı ve Develi Dağı aktif bir volkanizma olarak günümüzden 3,5 milyon yıl önce varlığını sürdürdü.

Kayseri'ye ticaret yapmak amacıyla Mezopotamya bölgesinden gelen Asurlu tüccarlar, dönemin en büyük Karum (Pazar) alanı olan Kültepe'ye gelmiş ve Kanişlilerle Erciyes Dağı şahitliğinde ticari antlaşmalar yaptı.
 

 

Geç Hitit dönemine ait olan ve içeriğinde Erciyes Dağı ile ilgili efsanelere yer veren "Hisarcık Anıtı", bugün Kayseri'nin Hisarcık, Toptepesi olarak adlandırdığı bölgede bulundu.

Bulunduğu dönemde Kayseri'de Arkeoloji Müzesi mevcut olmadığı için İstanbul Arkeoloji Müzesi'ne götürülen ve yıllarca burada sergilenen anıt, günümüzde Kayseri Müzesi'nde sergileniyor. 
 

 

Erciyes Dağı'nın zirvesinde bulunan bir keşiş mağarasında, günümüzde anlamı çözülememiş Aramice yazıtlar bulunuyor.

Eski dönemlerde çeşitli ritüeller gerçekleştirildiği varsayılan mağaranın, iki farklı girişi ait olmakta birlikte; Kuzeye bakan tarafı Kayseri şehir merkezini görüyor.

Erciyes Dağı son volkanik hareketliliklerini, günümüzden 7 ila 9 bin yıl önce gerçekleştirmiş fakat yıkıcı bir etkiye neden olmadı.

Erciyes Dağı, birçok efsane ve mitolojiye konu olmuştur. Antik dönemde dağın zirvesinde Tanrı Zeus'un yaşadığına inanılırdı.

Ayrıca, yerel halk arasında dağın gizemli güçlere sahip olduğuna dair çeşitli efsaneler anlatılıyor.

Bu efsaneler, dağın mistik ve büyüleyici atmosferini artırıyor.
 

 

Belgesel, Erciyes'i sadece bir coğrafi yapı olarak değil, yaşayan bir varlık gibi ele alıyor.

Mitolojik hikâyelerden tarihi kaynaklara uzanan geniş bir perspektifle hazırlanan yapım, izleyicileri hem zamansız bir yolculuğa hem de doğanın görkemli gücüne tanıklık etmeye davet ediyor.

Erciyes Dağı'nın hikâyesi, yalnızca Anadolu'nun değil, insanlık tarihinin önemli bir parçasını yansıtıyor.

Bu belgesel, tarihi, kültürel ve coğrafi zenginliklerimizi ulusal ve uluslararası platformda tanıtmak adına güçlü bir örnek oluşturuyor.

Kapadokya'nın zirvesinden ekrana taşınacak bu büyüleyici yapım, "Kapadokya'nın Gizemli Mabedi: Erciyes" adıyla çok yakında izleyicisiyle buluşacak.

Tarih, mitoloji ve doğanın kesişim noktasını keşfetmeye hazır olun!
 

Doğu Roma
Doğu Roma

 

Bu belgesel ise çok önemli olacak.

Bir tüurizm, bir kültür geliştirme potansiyeli.

Önemli bir "yumuşak güç".

Ülkemize çok katkıda bulunacak. Erciyes Dağı özellikle Roma ve Kapadokya Krallığı'na dair çok önemli izler taşıyan bir dağ.

Yeni gelişen "Kapadokya Kampüsü"nün altını çizecek bir prodüksiyon bu.

Bu dönemlerde Erciyes Dağı'na verilen önem o denli büyük ki, o dönemin hükümdarlarından bazıları paralarının arka yüzüne Erciyes Dağını resmettirdiler.

Bu resimlerde de tapındıkları Tanrılarını Erciyes Dağı ile birlikte betimleyip, ona saygı duydular. 

Bu da Kapadokya Krallığı'nın o dönemki kültürel ve sosyolojik yapısına bakıldığında, Erciyes Dağı'yla olan Kapadokya bağının ne denli güçlü olduğunu gösteriyor.
 

 

Neyse. Harika bir belgeselden söz ettik.

Bitiriyorum. Bitiyorum!

Başlarken demiştim;

Ben Profesör Doktor Uğur Batı.

Karar Bilimi Uzmanı ve 3 boyutlu düşünce ahtapotuyum.

Ve hepinize şöyle sesleniyorum:

Biz size düşünmeyin demiyoruz, hobi olarak yine düşünün.

Ve büyük düşünün ki seneye de düşünürsünüz!

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.  

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU