Bazı ABD'li senatörlerin, terör örgütü PKK'nın Rojava adını verdiği Suriye'nin kuzeydoğusundaki bölgeye olan aşkları bir saplantıya döndü.

Önce Cumhuriyetçi senatör John Kennedy, "Türkiye, Suriye'deki Kürtlere saldıracak, bölgedeki askerlerimizi takviye edelim" dedi.

Ardından Demokrat Senatör Chris Van Hollen ve Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Suriye'nin kuzeyindeki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) yani PKK-PYD-YPG'ye yönelik olası operasyonunu gerekçe göstererek, Türkiye'ye karşı yaptırım tasarısı sundu.

Şimdi de Oklahoma senatörü James Lankford, Türkiye'ye yönelik iğrenç iftiralarda bulundu.

Başta senatörler olmak üzere tüm Amerikan sivil ve askeri yetkililer, ağız birliği etmişçesine IŞİD yalanını gözümüzün içine baka baka tekrarlıyorlar.

IŞİD'in artık bir tehdit olduğuna kimseyi inandıramadıkları için IŞİD'li teröristler ve ailelerinin tutulduğu El Hol Kampı'nı ağızlarına sakız ettiler.

Söyledikleri iğrenç yalan şu:

Türkiye, PKK-PYD-YPG'ye operasyon düzenleyip, bu örgütü Suriye'den çıkaracak. Ardından da El Hol Kampı'nın kapılarını açıp IŞİD'li teröristleri serbest bırakacak. IŞİD de yine tüm dünyaya tehdit oluşturacak.

PKK-PYD-YPG, IŞİD'le savaşıp medeni batıyı korumuş. El Hol Kampı'nın da bekçiliği yapıp çağdaş batıyı kollamaya devam ediyormuş. Bu yüzden ABD, Türkiye'yi PKK-PYD-YPG'ye yaklaştırmamalıymış.

Tüm bu yalanlara karşı Türkiye onlarca kez El Hol Kampı'nın güvenliğini sağlamayı taahhüt etti.

Ama ne senatörler ne de diğer Amerikan yetkililer, Türkiye'nin verdiği bu garantiyi asla dile getirmediği gibi aksine "Türkler, IŞİD'lileri serbest bırakacak" yalanını yaydılar, yayıyorlar.

Amaç belli, PKK-PYD-YPG'yi korumak ve Rojava dedikleri bölgede, özerk bir yönetimi oldubittiyle Suriye'ye ve Türkiye'ye kabul ettirmek.

Terör örgütünü koruyan, kollayan, destekleyen Amerikan senatörlerin, yetkililerin kalitesi de PKK-PYD-YPG kadar.

Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş misali.

Bu durumu PKK destekçisi, Türk düşmanı Oklahoma Cumhuriyetçi senatörü James Lankford adlı dengesiz, iftiracı şahıs üzerinden anlatalım.

Daha ağır sözler etmek isterdim, ama terbiyem buna izin vermiyor.

Kullandığım ifadelerin bu şahsı anlatmaya yetersiz kaldığını yazının devamında daha net bir şekilde göreceksiniz.

Senatör James Lankford, 24 Aralık'ta Amerikan medyasına yaptığı açıklamada, ABD askerlerinin Rojava'da ve SDG kontrolündeki diğer bölgelerde kalmasının hayati önem taşıdığını söyledi.   

Lankford, "Binlerce IŞİD mensubu, Kürtlerin kontrolündeki hapishanelerde tutuluyor. Bu nedenle bölge büyük bir stratejik öneme sahip. Türkler, Suriye'deki Kürtleri terörist olarak görüyor ve sürekli onlara saldırıyorlar" dedi.       
Senatör Lankford devamında ise "Amerikan askerlerinin çekilmesi durumunda, Türkiye Kürtlere yönelik katliam yapar" iftirasını dile getirdi.

Neymiş; "Türkiye, Kürtleri katledermiş." 

Utanmaz yalancı, Kürtler ve Türkler arasındaki bağı, kardeşliği biliyor musun? 

Sen önce dön, ABD'deki milyonlarca yerliye soykırım uygulayan atalarına ve katliamlarla kana boyanmış tarihine bak.

İşte böyle ne idüğü belirsiz zır cahiller ABD'de senatör olabiliyor ve 12 bin kilometre öteden bilmedikleri, anlamadıkları bölgede yaşananlar üzerinden, bir halkı diğerine düşman gösterecek laflar ediyorlar.

Emperyalist, sömürgeci zihniyet tam da bu işte.
 

James Lankford / Fotoğraf: Reuters

Peki, bu Senatör James Lankford kimmiş; onu anlatalım ve ipliğini pazara çıkaralım.

Lankford, senatör olmadan önce 2009 yılında, Oklahoma'daki bir gençlik kampının müdürüdür.

Her yıl binlerce gencin geldiği ve "Oklahoma Baptistleri" adlı Protestan kuruluşun yönettiği bu kampta bir tecavüz olayı yaşanır.

Bir genç 13 yaşındaki bir kıza tecavüz eder.

Sıkı bir evangelist-siyonist olan Lankford, bu davada suçlu ya da sanık değildi, hakkında herhangi bir iddia yoktu.

Ama yine de kamp müdürü sıfatıyla etik olarak ifade vermesi bekleniyordu.

Ama ne olduysa oldu, birileri araya girdi ve ‘bir miktar para karşılığında' ifade vermekten vazgeçti.

Ancak sonradan anlaşıldı ki, Lankford'un kamp müdürlüğü yaptığı döneminde, bu tecavüz ilk değildi ve daha önce de birçok benzer vaka yaşanmış, ortaya çıkmadan da üstü kapatılmıştı.

Lankford, 2010 yılında senatör seçilmesinden 1 hafta sonra bu kez kaçamadı ve davayla ilgili ifade vermek zorunda kaldı.

İşte söz konusu senatörün iğrençliği de burada ortaya çıktı.

PKK savunucusu James Lankford ifadesinde, adeta tecavüzcüyü koruyarak, "13 yaşındaki bir kızın cinsel ilişkiye rıza gösterebileceğine inanıyorum" dedi.

Davayla ilgili 152 sayfalık ifade tutanağındaki skandal ifadeler bununla da sınırlı değil.

Kendisi de 2 kız çocuğu babası olan senatör Lankford'a soru bir de şöyle yöneltildi:

'13 yaşındaki bir kızın cinsel ilişkiye rıza gösterebileceğine inanıyorum' dediniz. Peki, bir baba olarak da aynı şeyi söyler misiniz?

James Lankfort, "Evet aynı şeyi söylerim, 13 yaşındaki bir kızın cinsel ilişkiye rıza gösterebileceğine inandığımı tekrarlıyorum" yanıtını verdi.

Oklahoma'da rıza yaşının 16 olduğu hatırlatılan Lankford'a bu kez de tuzak bir soru yöneltildi ve kendi iki kızının 13 yaşındayken cinsel ilişkiye rıza göstermelerine izin verip vermeyeceği soruldu.

Öfkelenen senatör, "Hayır, buna kesinlikle izin vermem. Kendi kızlarıma bu konuda hiçbir şekilde izin vermem" dedi.

Lankford'un sabıkası bunlarla sınırlı değil.

James Lankford'un, Trump'ın ilk Başkanlık döneminde Meksika sınırından geçmeye çalışan kaçak göçmenlere hiçbir ayrım yapılmadan (çocuk, kadın dahil) vurulmasına izin veren tasarıyı 5 Cumhuriyetçi senatörle hazırladığı iddia edilmişti.

Bu söylentiler büyük tepki toplayınca tasarı gündeme getirilememişti.

Bu tasarıyı da ayrıntılarıyla başka bir yazıda aktaracağız.

Türkiye'nin, Suriye'de Kürtleri katledeceği iftirasını rahatlıkla dillendiren Türk düşmanı Amerikan senatörün gerçek kişiliği işte bu.

Terör örgütü PKK ve türevlerini, ancak bu tür zavallıların savunmasına da şaşırmamak gerekir. 

Medyada, sırf Türkiye'ye sövdüğü ve PKK'yı kolladığı için bu tür şahısların söylemlerine sahip çıkılması ise ayrı bir zavallılıktır. 

Türk düşmanı diğer senatörler Lankford'dan daha mı temiz?

Onları da ayrıca yazacağım.

Yazılarımı okuyanlar bilir, ünlü Türk düşmanı demokrat senatör Bob Menendez'in tüm karanlık işlerini, yolsuzluk ve rüşvet olaylarını da birkaç yazıda anlatmış, ülkemiz kamuoyunu bilgilendirmiştim. 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.