Psikoloji bilimi, insan davranışını ve zihinsel süreçleri anlamamızı sağlayan önemli ve dinamik bir alan. 20'nci yüzyılın başlarında ayrı bir bilim dalı haline geldi.
Duane P. Schultz ve Sydney Ellen Schultz tarafından kaleme alınan "Modern Psikoloji Tarihi", Yasemin Aslay'ın İngilizceden Türkçeye çevirisiyle Kaknüs Yayınları tarafından yayımlandı.
768 sayfa olan bu çalışma, psikoloji alanındaki önemli bir ihtiyacı karşıladı.
Üniversitelerde ders kitabı olarak kullanılmak üzere hazırlanmış olmasına rağmen, akademik bir dil kullanılmamış ve genel okur kitlesine de hitap edecek şekilde yazılmıştır.
Bu özellik, kitabı birçok okur için daha erişilebilir bir kaynak haline getiriyor.
Schultz çifti, "Modern Psikoloji Tarihi"nde Batı dünyasının insanı anlama çabasını, ana akımlarla birlikte ele alıyor ve bu süreçte zihinsel, sosyal, politik ve ekonomik faktörleri de göz önünde bulunduruyor.
Çalışmada okuru başka hangi detaylar bekliyor?
Birlikte göz atalım;
Kitapta, psikoloji tarihini ve bu alana etki eden çeşitli disiplinleri, akımları ve gelişmeleri kapsayan 15 bölüm bulunuyor.
Kitabın bazı bölüm başlıkları şunlar:
- Psikoloji Tarihine Giriş
- Psikoloji Üzerindeki Felsefi Etkiler
- Yeni Psikoloji Akımları
- İşlevselcilik: İlk Etkiler
- Psikolojide Çağdaş Düşünceler
Kitap, 1879'da Wilhelm Wundt tarafından kurulan ilk psikoloji laboratuvarından başlayarak, modern psikolojinin nasıl şekillendiğini detaylı bir şekilde anlatıyor.
Schultz çifti, Freud, Jung, Erikson, William James ve Skinner gibi önemli psikologların teorilerini ve bu teorilerin gelişimini basit bir dille aktarıyor.
Büyük düşünürlerin yaşam öykülerini, bilimsel yaklaşımlarını ve psikolojinin bilim olarak nasıl değişim geçirdiğini detaylandırıyorlar.
Örneğin; William James (1842-1910), New York'ta zengin bir ailede doğdu.
Ünlü yazar kardeşi Henry James ve diğer kardeşleriyle birlikte, babaları tarafından zihinsel özgürlüğü destekleyen bir şekilde yetiştirildiler.
James, Amerika'da işlevsel psikolojinin önde gelen temsilcilerinden biri ve yeni bilimsel psikolojinin öncülerindendir.
Çoğu kişi tarafından, Wundt'tan sonra Amerika'nın en büyük psikoloğu olarak kabul edilir.
Filozof Charles Renouvier'in yazılarından etkilenerek özgür iradeye inanmış ve özgür iradenin var olduğunu savundu.
Ona göre, özgür iradeye ilk adım, özgür iradeye güvenmektir ve bu sayede insanın kendini iyileştirebileceğine inanmaktır.
Ancak, James'in bazı ilgi alanları, özellikle zihinsel telepati, ruhçuluk ve ölülerle iletişim gibi konular, meslektaşları tarafından eleştirildi.
Bu yüzden bazıları, James'in psikolojinin gelişimine olumsuz etkileri olduğunu düşünür.
James, resmi bir psikoloji sistemi oluşturmadığı için, onun adını taşıyan özel bir düşünce ekolü yoktur.
Kitabın dikkat çekici özellikleri arasında, psikoloji akımlarının zaman içinde nasıl değiştiği ve sosyal, tarihi ve entelektüel koşulların bu değişim üzerindeki etkisini açıklaması bulunur.
8'inci baskısında eklenen yeni bölümler, özellikle evrimsel psikoloji, bilişsel psikoloji ve pozitif psikoloji gibi modern psikolojinin önemli akımları hakkında en güncel bilgileri sunuyor.
Bu bölümler, psikoloji biliminin zaman içinde nasıl dönüştüğünü ve bugün hangi uygulamalarla karşılaştığımızı açıklıyor.
Ayrıca, yeni eklenen fotoğraflar, resimler ve tablolarla kitap, daha renkli ve eğlenceli bir hale gelmiştir.
"Kendi Sözleriyle" bölümü ile Freud, Darwin, Maslow gibi teorisyenlerin orijinal metinlerinden kesitler sunularak, psikoloji teorilerinin kökenini aydınlatıyor.
Bu kesitler, teorilerin nasıl şekillendiğini ve bu büyük isimlerin düşüncelerinin zaman içinde nasıl etki yarattığını gösteriyor.
İşte Maslow'un görüşüne göre kendini gerçekleştiren insanlar:
Tekrar tekrar, taze ve saf bir şekilde korku, zevk ve hayretle, hatta kendilerinden geçerek hayatın temel güzelliklerinden, bu deneyimler başkaları açısından ne kadar sıradan olursa olsun, zevk, alma noktasında harikulade bir yeteneğe sahiptirler…
Her bölüm sonunda yer alan "Değerlendirme Soruları", okuyucuların öğrendiklerini pekiştirmelerine ve konuları daha ayrıntılı bir şekilde düşünmelerine olanak tanıyor.
"İnternette Tarih" başlığı altında sunulan web adresleri ise, konular hakkında daha fazla bilgi edinme şansı veriyor.
Kitap, üzerinde düşünmemizi gerektiren bazı soruları gündeme getiriyor:
Bir bilim dalının geçmişini bilmek, bugünün bilimini anlamamıza yardımcı olabilir mi?
Tarihsel perspektif, bilimsel düşünceyi nasıl şekillendirir?
Yasemin Aslay, "Çevirenin Önsözü"nde bu soruları şöyle yanıtlıyor:
Şüphesiz bir bilim dalının tarihini öğrenmek, o bilim dalı üzerine çalışmanın başlangıç noktası değilse de ana yollarından biridir. Hele amacımız bir bilim hakkında öncelikle genel malumat edinmek ise, o zaman tarihsel bir yaklaşım bizim için biçilmiş bir kaftandır.
Bazen bir söz, bir resim, bir şarkı, izlenen bir film veya sorulan bir soru, insanın zihnine yeni fikirlerin tohumunu atar ya da onu bir şeyler yapmaya sevk eder.
Örneğin, bir rüya, Evliya Çelebi'ye, kült bir eser olan "Seyahatname"yi yazdırmıştır.
Benzer bir şekilde, psikoloji bölümüne yeni katılan Doçent Russ Nazzaro'nun "Psikoloji tarihini nasıl öğreteceksin?" diye sorduğu bir soru, Schultz çiftini "Modern Psikoloji Tarihi"ni yazmaya teşvik etmiştir.
"Modern Psikoloji Tarihi", psikolojiye ilgi duyan herkes için zengin bir kaynak sunuyor. Hem ders hem de normal bir okuma kitabı olarak kullanılabilir.
Bu kitap, psikoloji öğrencileri, akademisyenler ve bu alana meraklı olan herkes için vazgeçilmez bir kaynak niteliğindedir.
Schultz çiftinin titiz çalışması, psikolojinin tarihine dair kapsamlı bir bakış sunarken, bu alanın nasıl bir bilimsel disiplin haline geldiğini de gözler önüne seriyor.
Her yeni baskısıyla güncellenen bu çalışma, modern psikolojinin geçmişten günümüze evrimini anlamak isteyen herkes için değerli bir başucu kitabıdır.
Bol bol okuyun ve notlar alın…
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish