Rus basınında Gazze savaşı: "Birleşik Krallık'ta İsrail'e silah satışının durdurulmasına ilişkin baskı artıyor"

Gazze savaşının 182. gününde Rus basını gelişmeleri nasıl görüyor?

Gazze savaşının 182. gününde Rus basını gelişmeleri nasıl görüyor?

Independent Türkçe için 4 Nisan Perşmebe günü Rus basınında yer alan haber ve analizleri derledik:


TASS:
 

 

Gazze çatışmasının başlangıcından bu yana Rus vatandaşlığına sahip 9 IDF askeri öldü

Gazze'de çatışmanın başlamasından bu yana İsrail Savunma Ordusu'nda görev yapan 9 Rusya Federasyonu vatandaşı hayatını kaybetti.

İsrail'in Rusya Büyükelçiliği İsrail savunma ordusu mensupları arasında çifte vatandaşlığa sahip birçok Rusyalının olduğunu belirtildi.

İsrail savunma ordusunun Rusya Federasyonu vatandaşlığı bulunan 9 muvazzaf askeri İsrail-Filistin sorununda gerilimin arttığı son dönemde hayatını kaybetti. TASS'a bu bilgiyi İsrail'in Rusya Federasyonu Büyükelçiliğinde verdiler.

Ajansa bilgi veren şahıs, bunu "Bu böyle, söz konusu İsrail savunma ordusunda Rusya Federasyonu vatandaşlığı bulunan dokuz askerin hayatını kaybetmesidir" sözleriyle onayladı.

Diplomatik temsilcilikte İsrail savunma ordusu mensupları arasında çifte vatandaşlığa sahip birçok Rusyalının bulunduğu onaylandı.


Kommersant:

Elnar Baynazarov'un haberi özetle şu şekilde:
 

 

İsrail insanlık dışı olmakla suçlandı

Gazze'de gönüllülere yönelik saldırıya dünya nasıl tepki verdi?

ABD ve Birleşik Krallık da dahil olmak üzere İsrail'in Batıdaki en önemli müttefikleri World Conflict Kitchen (WCK) insani örgütü elemanlarının bulunduğu konvoya saldırısını kınadı. İsrail'in trajik olaydaki sorumluluğu tümüyle kabullenmesine ve gelecekte benzeri olayların yaşanmaması için gereken her şeyi yapma vaadinde bulunmasına rağmen Yahudi devletinin güvenlik garantisi vermemesine kadar birçok hayırsever kurum Gazze'deki çalışmalarını durdurdu.

WCK'nin Gazze'deki konvoyuna İsrail'in düzenlediği saldırının sonucunda ABD, Kanada, Polonya, Avusturalya ve Birleşik Krallık vatandaşları da dahil olmak üzere yedi yabancı gönüllü elemanın hayatını kaybetmesi büyük gürültüye neden oldu. Daha önce Başbakan Netanyahu'nun başta olmak üzere İsrail yönetimini ihtiyatla eleştiren Batılı hükümetler daha sert retoriğe geçtiler.

WCK güzergahla ilgili daha önce İsrail savunma ordusu temsilcileriyle anlaşmaya varıldığını ifade etti. Elemanların Gazze'nin merkez kısmındaki Deyr el Balah'a gidişinin ana amacı Güney Kıbrıs'tan 400 ton insani yardım getirmiş yük gemilerinin boşaltılmasıydı. WCK'nin üç zırhlı aracının hepsinin üst kısmında tanıtıcı işaretler bulundu.

İlk saldırıdan sonra konvoyun ilk aracındaki gönüllüler saldırıya maruz kalanlara yardım etmeye başlamış onları kendi araçlarına almışlar. Kısa süre sonra füzeler onlara isabet etti.

Yaşanan olayla ilgili olarak WCK kendi elemanlarının güvenliğini temin edememelerinden dolayı bölgedeki tüm çalışmalarını durdurduğunu açıkladı. Gazze ahalisine ulaştırmak üzere 400 ton yükle Güney Kıbrıs'tan hareket eden gemiler geri dönmek zorunda kaldılar. Anera hayırsever örgütü de Gazze Şeridi'ndeki çalışmalarını durdurduğunu açıkladı.

Bu manzaranın fonunda BM İnsan Hakları Konseyi "Gazze'deki soykırım riskinden dolayı" İsrail'e silah sevkiyatına ilişkin yasa tasarısını görüşecek. Girişimi İslam İşbirliği Örgütü'nün 55 üye ülkesi adından Pakistan öne sürdü. Dilekçeyi Boliviya ve Küba da destekledi. Belgeyi hazırlayanlar İsrail'den, Gazze'deki "soykırımın önlenmesi için hukuki yükümlülüğü" yerine getirmesini talep ediyor ve "Gazze ahalisi arasında açlığı savaş metodu olarak kullanmasını" kınadılar.


İzvestiya:
 

 

İsrail önümüzdeki 48 saat içinde olası bir İran saldırısı konusunda uyarıldı

Israelinfo: CIA, İsrail'i 48 saat içinde olası İran saldırısı konusunda uyardı

İran yakın 48 saat içinde İsrail'e saldırabilir. Bu haberi CIA'ye ve ABD'nin görev başındaki ve eski memurlarına istinaden 4 Nisan'da İsrealinfo portalı yayımladı.

Voxnews'un verdiği bilgiye göre Tahran, İsrail topraklarına yüzlerce füzeler ve İHA ile saldırmaya hazırlanıyor. Yayın kurumunun haberinde İsrail güçleri askeri hazırlık durumundayken bölgedeki GPS sinyallerinde kesintiler yaşanıyor.


BBC Rusça Yayınları Servisi:

Baran Abbasi'nin yazısı özetle şöyle:
 

 

İran, General Zahidi suikastının ardından İsrail'e misilleme yapacak mı?

İran, pazartesi günü Suriye'nin başkenti Şam'daki konsolosluğuna düzenlenen hava saldırısına sert bir yanıt sözü verdi

İsrail'in askeri potansiyelini, ekonomik ve politik durumu göz önünde bulundurarak İran onunla büyük zıtlaşma girme kabiliyetinde değil. Ancak içerde kullanması ve bölgedeki müttefikleri arasında kendi itibarını savunması bakımından bunu düşünmesi gerekecek.

İran güç biriktiriyor, uranyumu zenginleştiriyor, başarılar kazanıyor. Ve İran için en büyük kazanım 50 balistik füze göndererek 100 İsrailliyi katletmek olmayıp sadece İsrail'e değil aynı zamanda ABD'ye karşı stratejik direniş mekanizması kurmak olacaktır.

Hizbullah, İsrail tuzağına düşmek istemiyor çünkü, Binyamin Netanyahu ve askeri kabinesinin savaşın alanını tümü gücüyle genişletmek istediğini anlıyor. Netanyahu'nun siyasi geleceği Gazze'de savaşın sürmesinden, kuzey cephesinde Hizbullah ile ve aynı zamanda İran'ın kendisiyle gerilimin artmasından kaynaklıdır.

Nasıl karşı tedbir alacağına ilişkin karar İran'dan ve belirli ölçüde onun dini liderinden kaynaklı. Şimdilik İran Dışişleri resmi temsilcisi Nasser Kanani, "İran'ın karşı hareketler yapma hakkının olduğunu ve cevabın niteliği ve saldırganı cezalandırma konusunda karar alacaktır" şeklinde görüş ifade etti. 


Детали (Detaylar):
 

 

Birleşik Krallık'ta İsrail'e silah satışını durdurma baskısı artıyor

Birleşik Krallık Başbakanı Rishi Sunak üç Birleşik Krallık vatandaşı da dahil olmak üzere insani örgütlerin yedi gönüllüsünün İsrail'in, Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırısı sonucunda hayatını kaybetmesinden sonra İsrail'e silah satışına ilişkin artan baskıyla yüz yüze kalıyor.

Üç muhalefet partisi ve iktidardaki Muhafazakar Parti'nin bazı milletvekilleri 3 Nisan'da Birleşik Krallık hükümetinin silah satışını durdurmayı değerlendirmesini istedi.

Aynı zamanda 3 Nisan'da Yüksek Mahkemenin eski Başkanı Hayle ve   Mahkemenin üç eski hakimi de dahil olmak üzere 600'ün üzerinde hukukçu, bilim insanı ve baş hakim Başbakana ggönderdikleri mektupta İsrail'i silahlandırmayı sürdüren Birleşik Krallık'ın uluslararası hukuku ihlal ettiği uyarısında bulundu.

Sunak, İsrail'e silah satışının durdurulmasına ilişkin yapılan çağrılara karşı çıktı. Başbakan, İsrail'e silah ihracatının kontrol altında olduğunu ifade etti.
 

Alon Pinkas'ın yazısı özetle şu şekilde:
 

 

İsrail neden İran'a karşı mücadelede çıtayı bu kadar yükseltti?

Böylece biz Şam'daki nokta atışıyla gerçekleştirilen katletme olaylarından sonra ihtimal içinde bulunan dört senaryonun üstüne geliyoruz.

Birincisi, İran geç kalmadan yanıtlar vermek yerine intikam almak amacıyla sabırla İsrail saldırısının doğurduğu zarara eş düzeyde simgesel ve gerçekçi şekilde yanıt vermek için titizlikle zaman, yer amaç belirlemek için sabırla bekleyecektir.

İkincisi, çabuk ve orantısız yanıt verme dışında İran'ın farkı bir seçeneğinin olmamasından dolayı bu ülkenin hedefinin İsrail gemileri, büyükelçilikler veya yurtdışındaki şahıslar olacaktır.

Üçüncü seçenek, Lübnan Hizbullah'ı üzerinden gerilimi üst düzeye çıkarmak İsrail'i, Gazze'dekine nazaran İsrail'i daha ölümcül ve masraflı bir savaşa sürüklemek.

Dördüncü senaryo "mahşer günü" senaryosudur: kızdırılmış ve aşağılanmış İran sadece İsrail mevzilerine değil Fars Körfezi'ndeki ABD hedeflerine de saldıracaktır.

 

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU