Kral Charles demokrasiyi destekleyerek olağanüstü cesaret sergiliyor

Kraliyet ailesinin bir üyesinin katılımı çok büyük faydalar sağlayabilir ancak Başkan Zelenski'nin Norfolk'taki evinde Kral Charles'a yaptığı bu ziyaretin benzeri yok

(AP)

Kral Charles'ın Başkan Zelenski'yi davet etmesi dünya çapında yankı uyandırdı. Bu, Kral Charles'ın şimdiye kadar siyasi arenaya attığı en doğrudan adım.

Kral Charles'ın Ukrayna'yı desteklediğini biliyoruz. "Topraklarına yapılan sebepsiz saldırıdan" bu yana Ukraynalıların karşı karşıya kaldığı "tarif edilemez saldırganlıktan" birçok kez bahsetti. Zalim bir ulus tarafından istila edilen bir ülkenin başkanına dayanışma ve destek gösteriyor. Demokrasiyi savunurken haklının yanında yer alıyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Ancak artık 5 gün önce Başkan Trump tarafından Zelenski'ye gösterilen adaletsizliğe açıkça karşı geliyor. Bu tür müdahaleler nadir çünkü kraliyet ailesi söz konusu olduğunda neyin diplomasi neyin siyaset olduğu arasında hassas bir denge var. Hükümdar siyasetin üstünde olmalı. Ancak bu şekilde siyasi görüşünden bağımsız olarak Birleşik Krallık'ın tamamını temsil edebilir.

Kraliçe II. Elizabeth'in bu türden en unutulmaz müdahalesi 2014'te İskoçya'nın bağımsızlığı için yapılan oylamadan hemen önce gerçekleşmişti. Crathie Kilisesi'nin dışında kendisine görüşleri sorulduğunda, çok zarif bir şekilde halkın gelecek hakkında dikkatlice düşünmesi gerektiğini söylemişti. Bunu uçurumun kenarında duran bir adama ve Kraliçe'nin "Ne yapabileceğini dikkatlice düşün" demesine çevirirsek, adama atlamasını tavsiye etmemiş olurdu.

Bu Kral Charles'ın cesur bir hareketi. İster onun ister hükümetin fikri olsun, başbakanın onayı olmadan bu gerçekleşemezdi. Cesurca bir hareketti ve hükümdarlığının en önemli noktası olarak hatırlanacak. Elbette tehlikeler de var. Geri tepebilir. Trump kendini dışlanmış hissedebilir ve ne yöne dönebileceğini kestirmek zor.

Öte yandan Trump'ın devlet ziyareti daveti bazı siyasetçilerin protestolarına rağmen hâlâ geçerli. Keir Starmer, Trump'ı eşi benzeri görülmemiş ikinci bir devlet ziyaretine davet ederek açıkça Başkan'ın zayıf karnına oynuyordu: Trump'ın kraliyet ve kendisi için yapılan şatafat ve tören sevgisi.

Son başkanlığı sırasında Kraliçe'ye yaptığı iki ziyaretten büyük keyif almıştı. Kraliçe 2018'de Windsor'da onunla konuşmaktan keyif almış ve birlikte çay içerken onunla planlanandan fazla zaman geçirmişti. Trump, 2019'da Buckingham Sarayı'na yaptığı devlet ziyaretinde de Kraliçe'ye övgüler yağdırmıştı. Daha sonra Kraliçe'nin kendisini en sevdiği ABD başkanı olarak gördüğünü açıklamıştı ancak Kraliçe'nin her ABD başkanını evine böyle düşünerek göndermiş olması fazlasıyla mümkün.

Bir başkanı Britanya'da ağırlamak ve onu eğlendirmek için elden gelen her şeyi yapmak (at arabası alayları ve devlet ziyafetleri) büyük etki yaratabilir. Diğer ülkelere yapılan devlet ziyaretleri gibi Britanya'ya yapılan ziyaretler de öncelikle diplomatik. Siyasi görüşmelerin, akabinde iş fırsatlarının ve ticaret anlaşmalarının önünü açarlar. Kraliçe bu ziyaretleri gerçekleştirdiğinde öncelikle bir uzlaştırıcıydı. Almanya ve daha sonra İrlanda gibi pek çok ülkeyle yaptığı görüşmelerde her zaman "Geçmişi değiştiremeyiz. Ancak gelecek için köprüler kurabiliriz" ifadesini kullandı.

Kraliyet ailesinin bir üyesinin katılımı çoık büyük faydalar sağlayabilir. 1955'te Kanada'daki yüksek komiser Sör Archibald Nye, Ana Kraliçe'nin ziyareti ve Kanada'yla İngiliz Milletler Topluluğu bağlarının sürdürülmesinin önemi hakkında Dışişleri Bakanlığı'na bir rapor sunmuştu. Şöyle diyordu:

Bu zarif hanımefendinin birkaç günlük ziyaretinin, bu büyük hedef için geçen yılki tüm çabalarımızdan muhtemelen daha fazlasını yapmış olması çarpıcı bir gerçek. Politikacılar ve diplomatların aklını başına getiren bir gerçek.

1994'teki devlet ziyareti için Rusya'daydım ve Başkan Yeltsin'in Kraliçe'yi Kremlin'de resmi olarak karşılamasına ve Britannia'nın birkaç gün sonra St. Petersburg'dan ayrılışına tanık oldum. Geminin hareketinden hemen önce Başkan Yeltsin rıhtımda özel bir geçit töreni düzenledi ve Kraliçe'nin elini öptü. Aslında bir daha asla göremeyeceği yeni bir dost edindiğini hissetmişti.

Bazen saray Kraliçe'nin suiistimal edildiğini düşünüyordu. Zaire (şimdiki Demokratik Kongo Cumhuriyeti) Devlet Başkanı Mobutu'nun 1973'te yaptığı hoş olmayan bir devlet ziyaretinin ardından, özel sekreteri Sör Martin Charteris, Dışişleri Bakanlığı'na bir mektup yazarak bu ziyaretin olumlu getirilerinin neler olduğunu sormuştu. Dışişleri Bakanlığı'nın yanıtı şöyleydi:

Başkan Mobutu konuk olarak ne kadar beceriksiz olduğunu gösterse de [ki kendisi ve grubu Zairelilerin hödüklük konusundaki şöhretine uygun davranmıştır], davet edilmemiş olsaydı kesinlikle çok büyük bir olumsuz tepki olurdu. Mobutu'nun şahsen ziyaretinden keyif aldığı ve özellikle Majesteleri Kraliçe tarafından kendisine gösterilen ilgiyi takdir ettiği görülmektedir.

Ancak Zelenski'nin Norfolk'taki evinde Kral'a yaptığı bu ziyaret benzersiz. Bu Buckingham Sarayı'nda rutin bir resmi görüşme değil, Sandringham'a özel bir ziyaret. Zamanlama çok önemli. Ukrayna'yla ilgili müzakerelerde hassas bir döneme denk geliyor. Starmer, Trump'la telefon görüşmeleri yapıyor ve Ukrayna'ya daha fazla yardım sözü veriyor. Londra'da savaşı görüşmek üzere toplanan Avrupalı liderler zirvesi var.

Hiç şüphesiz Kral Charles, dayanışma gösterisinin çoğu liderin bitmesini istediğini iddia ettiği Ukrayna'daki savaşın sona ermesi yönünde bir adım olmasını umuyor. Umalım ki patlamaya hazır bir duruma rasyonellik ve sükunet getirmeye yardımcı olsun.

 

independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Çağatay Koparal

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU