Kremlin, Vladimir Putin'in 19 Mart'ta Donald Trump'la telefonda görüşeceğini doğruladı. Beyaz Saray, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski'nin cuma günü Washington'a geleceğini açıkladı. Barış (ya da en azından ateşkes) çok yakında mümkün görünüyor.
Ancak asla unutmayın, şeytan ayrıntıda gizlidir ve aceleyle meydana getirilmiş bir anlaşma çok kırılgan olabilir. Her iki tarafta da barışa şans vermek istemeyen sertlik yanlıları olacak.
Trump ve Putin'in kabul edebileceği (ve Zelenski'nin yutabileceği) bir anlaşmada neler olabileceğini düşünelim.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Herhangi bir ateşkes hattının nereden geçeceği çok önemli bir soru. Ancak bugün savaş cephesinin bulunduğu yerde olması gerektiğini söylemek aldatıcı bir şekilde basit olacaktır. Bu, Rusya'yı mümkün olduğunca fazla toprak kazanmak için son ana kadar saldırmaya devam etmeye ve Ukrayna'yı çatışmanın sona ermesi için en azından sembolik bir olumlu işaret elde etmek hedefiyle sürpriz bir karşı saldırı denemeye teşvik eder.
Dinyeper Nehri'nin kıyıları uzun bir "doğal" ayrım hattı oluşturuyor. Ukraynalılar batı kıyısını tutarken Ruslar (her ne kadar batıya asker çıkarmaya çalışsalar da) hâlâ doğuda sıkışmış durumda.
Kuzeyde, Harkiv'in hemen doğusunda ve Sumy'nin kuzeyindeki Ukrayna-Rusya sınırına kadar olan diğer yerlerde cephe hattı epey tartışmalı.
"Temas hattını" sınırlandıracak ve devriye gezecek uluslararası gözlemciler (ya da hakemler) olmadan, her iki taraftaki sertlik yanlıları (ve iki ordu arasındaki gri bölgede tesadüfi karşılaşmalar) çatışmayı kolayca yeniden alevlendirebilir. Bu Putin gibi bir kiniğin Batı'nın, özellikle de Amerika'nın çıkarları devam ederken savaşı yenilemeye karar vermesine bağlı değil.
Washington'ın Avrupalı müttefikleri (Britanya ve Kanada dahil) Trump'ın ABD'nin Ukrayna'ya desteğini dondurmasıyla ortaya çıkan boşluğu doldurmak için devreye girme konusunda sert konuşsalar da bunu yapacak askeri teçhizat ve silahlı kuvvetlerden yoksunlar.
Rusya onları "barış gücü" olarak saymayı reddediyor çünkü NATO birliklerinin Ukrayna sınırında ya da ülkede bulunmasını onaylamıyor. Ukrayna'nın NATO'ya katılmasını ya da NATO üssü olarak hareket etmesini engellemek Putin için savaşın temel hedeflerinden biri.
AB ve Birleşik Krallık 10 bin askerle tetikleyici bir kuvvet kursa bile, bu 1000 kilometrelik cephe hattına sahip son derece geniş bölge için çok küçük bir güç.
Kiev, Rusya'ya toprak tavizi vermeyi kabul etse bile (bunu kabul etmesi çok zor, ancak nihai barış anlaşması öncesinde "geçici" olarak yumuşatılabilir) Başkan Zelenski, Putin'in Amerika'nın öncülüğünde sert bir karşılık görmeden savaşı yeniden başlatamayacağına dair Amerikan güvenlik garantileri istiyor.
Unutmayın, Ruslar, Ukrayna'nın ateşkesi yeniden silahlanmak ve daha sonra saldırmak için kullanmayacağına dair güvence istiyor.
Eğer Trump, Putin'e bir anlaşma kabul ettirebilirse (ve Zelenski'yi şartları ne kadar aşağılayıcı olursa olsun imzalamaya zorlayabilirse) bu anlaşma NATO üyeliğinin ve NATO güçleriyle eğitmenlerinin Ukrayna topraklarında bulunmasının yasaklanmasını da içerecek. Rusya'nın kendi güvenliğine öncelik verilmesi talebi Ukrayna'yı güvenliksiz bırakacak.
Ukrayna'nın en büyük umudu Trump'ın kendisi Beyaz Saray'dayken barış anlaşmasının bozulmamasını isteyecek olması (Taliban'la yaptığı barış anlaşması Joe Biden görevdeyken bozulmuştu). Trump'ın "kendi" barışını koruma arzusu Putin'e barışı bozmak için çok daha az hareket alanı verecek.
Trump ateşkesi takiben yapılacak bir barış anlaşmasının Ukrayna'nın topraklarını, varlıklarını ve enerji kaynaklarını kapsayacağını ima etti.
Ukraynalı yetkililer her zaman ülkelerinin "geçici olarak işgal edilmiş bölgelerinden" bahsediyor. Putin, ABD'yi Rusya'nın Kırım'ın yanı sıra anakarada hak iddia ettiği 4 bölgenin de ilhakını tanımaya zorlamak isteyecek. Amerikalılar, Ukrayna'nın itirazlarına bakmaksızın Rusya'nın savaş kazanımlarının uluslararası alanda tanınmasına öncülük ederse Kremlin muhtemelen Kiev'in egemenlik iddialarının geçiştirilmesini kabul edebilir.
Öte yandan Rus hava saldırıları Ukrayna'nın enerji altyapısına ağır darbe vuruyor.
Rus ordusunun Dinyeper Nehri üzerindeki Zaporijya Nükleer Santrali'ni (Avrupa'nın en büyüğü) ve cephe hattındaki Sovyet döneminden kalma devasa hidroelektrik barajını kontrol altında tutması, Çernobil tarzı bir radyoaktif sızıntıya yol açabilecek bir askeri saldırı için endişe odağı oldu.
Ancak enerji kaynağına erişim, tıpkı güneydoğudaki Donbas'ta Rus işgali altındaki bölgelerin elektrik ihtiyacını karşılayabileceği gibi, Ukrayna'nın çatışma sonrası ekonomik toparlanmasına da yardımcı olacaktır. Reaktörler elbette Rus modeli, dolayısıyla onları çalışır durumda tutmak için pratik işbirliği mantıklı olacaktır ancak savaşın acımasızlığı işbirliğini (karşılıklı çıkar için bile olsa) zorlaştıracak.
Trump'ın Ukrayna'nın doğal kaynaklarına, özellikle de minerallerine ve nadir toprak elementlerine (500 milyar dolar ya da daha fazla değerde olduğu söyleniyor) erişim talepleri, Zelenski'nin Amerikalıları Rusya'yla barış anlaşmasının altına imza attırmak için herhangi bir umudu varsa, cuma günü bunları kabul etmek zorunda kalacağı anlamına geliyor.
Avrupalılar, Trump'ın hem Rusya'yı hem de Ukrayna'yı ikisinin de gerçekten inanmadığı bir barışa ikna etmek için kullanabileceği para, ham güç ve Putin'le kişisel temas karışımına sahip değil.
Gerçek şu ki bu kırılgan barış ne kadar tatsız olursa olsun sürebilir çünkü her iki taraf da çok ağır bedeller ödemeden Amerikan başkanını gücendirmeyi göze alamaz.
Mark Almond, Oxford Kriz Araştırma Enstitüsü'nün direktörüdür
Independent Türkçe için çeviren: Çağatay Koparal
© The Independent