11 Aralık Pazartesi akşamı bir anda infial oldu. Sosyal medya ve haber kanalları, hakem Halil Umut Meler'e yapılan barbarca saldırıyı veriyordu ve herkes yaşanan bu olaydan dolayı isyan ediyordu.
Ankaragücü-Rizespor maçının bitiminde Ankaragücü Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Koca, yanındakiler ile birlikte saha içinde büyük bir hınçla koşarak, maçın hakemi Halil Umut Meler'e bir yumruk attı ve yere düşen hakeme, sonrasında ise nefretli tekmeler geldi.
Görüntüleri izleyen herkes, kızgın ve tepkiliydi.
Peki nereden çıkmıştı bu görüntü, bir anda ne olmuştu?
Sanki, 2015 yılında daha önce Fenerbahçe takım otobüsüne toplu katliam olacak şekilde silahlı saldırı olmuştu.
Sanki, 2015 yılında Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, oynadıkları maçın ardından, maçın hakemlerini 4 saat soyunma odasında rehin almıştı.
Sanki, 2016 yılında Trabzonspor-Fenerbahçe maçının son dakikalarında sahaya inen taraftar, maçın hakemi Volkan Bayarslan'a hayati tehlike yaratacak derecede saldırmıştı.
Sanki, 2020 yılında Trabzonspor-Alanyaspor maçında Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, saha içinde adam kovalamıştı.
Sanki, 2022 yılında Ankaragücü-Beşiktaş maçında sahaya giren Ankaragücülü taraftarlar, Beşiktaşlı oyunculara saldırmıştı.
Sanki, bugünün Türkiye Futbol Federasyon Başkanı Mehmet Büyükekşi, Gaziantep FK Başkanı iken, sürekli hakemleri hedef gösteriyordu.
Sanki, fanatikleşmiş, holiganlaşmış yorumcu adı altındaki bir takım spor medyasındaki kişiler, camiaları birbirine düşürmek için sürekli çalışıyordu.
Nereden çıkmıştı bu şiddet gerçekten?
Futbol sistemindeki kaosla sayısız insan para kazanıyor
Türkiye'de oynanan futbolun, sporla alakası yok artık.
Keskin güç savaşının yaşandığı, içinde bahsin, menajerlerin, elitlerin, yorumcu-muhabir görünümlü bir kısım spor medyasının ve borçların, at koşturduğu kaotik bir düzendir Türkiye'de futbol.
Skor tabelasında sadece bu düzen içindekilerin kazandığını görürsünüz.
Taraftarları, kendilerine kalkan yaparlar bu sistemde. En önde taraftar çatışır ve arkada büyük bir ekonomi döner. Ve bu ekonomiden pay alır herkes.
Çapsız teknik adamların, bir kısım bilgisiz spor yorumcularının, düzenden para kazanan karanlık menajerlerin, kendine fayda sağlayan yöneticilerin, bile bile yanlış ve provakatif karar veren hakemlerin yeridir bu sistem.
Bu yüzden bakmayın bazıların tepkisine, aslında bu düzenin yarattığı bu şiddet, bir taraftan da para kazandırıyor.
Yoksa bilerek bu kadar kötü hakem kararları olur mu?
Ya da daha önce en az Halil Umut Meler'e yapılan saldırı gibi defalarca yaşanmış olaylara, yaptırım çıkmış mı, failleri bulunmuş mu mesela?
Ya da bu kadar başarısız ve beceriksiz federasyon başkanları, sürekli göreve gelir mi?
Kendi etkileşimleri ve bu etkileşimlerle sosyal medyadan para kazanan, nerdeyse kulüplerin iletişim elemanı olmuş medya mensupları, bu kadar özgüvenle hareket ederler mi?
Ya da yıllardır Türk futbolundaki sorunları çözmeye, kimsenin istekli olduğunu gördünüz mü?
TFF başkanları yıllardır "oyna, devam" dedi
Ankaragücü Kulübü Yönetim Kurulu, Faruk Koca'nın yumruğu aslında bir sonuç. Zaten bu sonuca ulaşmak için yıllardır çalışıyor Türk futbolu.
Bu yumruktan defalarca atıldı ve yumruğu atanlara da bir şey de olmadı çünkü.
Ve şimdi 3-5 günlük erteleme, sonra tekrar kaldığı yerden devam eder bu kaos futbolu.
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı'ndan ise anlamsız açıklamalar ve sonrasında ise "oyna, devam" her zamanki gibi.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish