Çocuklarımı emzirmediğim için hayattaki şansları yok mu oldu?

Yeni bir araştırmada, "daha iyi GCSE sonuçları almaları için" çocukların emzirilmesi tavsiye ediliyor. Peki benim gibi emziremeyen anneler ne olacak? Çocuklarımı yüzüstü mü bıraktım?

Birleşik Krallık, dünyanın en düşük emzirme oranlarından birine sahip (Unsplash)

Emzirmenin anneler ve çocuklar için harika olduğuna şüphe yok. Araştırma gayet açık: (Anne ve çocuk için) daha düşük obeziteyle yaşama ihtimali, bebek için daha iyi beslenme ve bağırsak mikrobiyomunun en iyi hale gelmesi söz konusu. Ancak hepimiz emziremiyoruz. Bazılarımız fizyolojik nedenlerden dolayı (tam şeffaflık: Ben), kimileri işe dönmek zorunda kaldığı için yapamıyor ve bazı kadınlar da kültürel ve sosyal engellerle karşılaşıyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

5 Haziran'da yayımlanan yeni araştırmada, emzirilen çocukların GCSE'de (Genel Ortaöğretim Sertifikası, Birleşik Krallık'ta öğrencilerin ortaöğretimde girdiği bir sınav -ç.n) başarı yakalama ihtimalinin daha yüksek olduğu belirtiliyor. Ancak bu durum sadece, kadınların emziremediklerinde maruz kaldığı yoğun baskı ve utancı artırıyor.

Hatta bugün işe giderken bana bile çocuklarımı emziremeyerek onları nasıl başarısızlığa uğrattığımı sorgulattı. Sorgulayan tek kişi ben olmayacağım. Araştırmanın odaklanmadığı şey, kadınların emzirmekte karşılaştığı çok ama çok sayıdaki engel. Belki de artık sadece emzirebilenlerin övülmesine değil, aynı zamanda pek çok kişinin emziremeyişinin arkasındaki sebeplere odaklanma zamanı gelmiştir?

Bu çalışma, uzun süreli emzirmenin en büyük etkisinin eğitim çıktılarında görüldüğüne işaret ediyor. Bu çocukların yüksek not alma ihtimali yüzde 38-39 oranında daha fazla oluyor. Kulağa harika geliyor. Fakat kadınlar aynı anda nasıl hem işe dönüp (çünkü bizden beklenen şey bu) hem de uzun süreli emziriyor? Anne sütü depolama tesislerine sahip ve emzirme molalarının verildiği işyerlerimiz var mı?

İkisini de aynı anda başarmak için uygun değiliz. Bu nedenle uzun süreli emzirme yoksullardan ziyade, çalışmayı daha uzun süre bırakabilen zenginler için daha muhtemel bir hal alıyor. Asgari ücretin yarısından azıyla pek kimse hayatta kalamaz. Yasal doğum ücretimizin 6 hafta sonraki görünümü bu.

Ticari bebek maması endüstrisinin ezici gücünü de unutmayalım. Bu endüstri yeni annelerin endişelerini ve kaygılarını hedef alıp onları iş fırsatlarına dönüştürmek için gizli ve "saldırgan taktikler" kullanmakla suçlanıyor. Yeni anne endişelerimize yönelik bir dil kullanıyorlar: Mamalar "telaşlı" veya "ağlayan" bebekler için ki ikisi de tamamen normal bebek davranışları.

Yeni anneler olarak tavsiye arıyoruz, endişeleniyoruz, yardım istiyoruz. Büyük bebek maması endüstrisi bunu biliyor. Önde gelen bebek maması oyuncularının reklam harcamaları üzerinde yapılan yakın tarihli bir inceleme, son 10 yılda yüzde 164'lük bir artışı ortaya koydu. Hatta bazı ticari mama grupları, ebeveyn izninin artırılmasına karşı bile lobi yaptı.

Engeller gelmeye devam ediyor: Kadınlar için güvenli emzirme alanlarındaki eksiklik, kadınların memesi hakkında neyin kabul edilebilir olduğuna dair ataerkil görüşler ve kadınların bunu gizlice yapması gerektiği yönündeki modası geçmiş kültürel beklenti... siz bana bunu geride bıraktığımızı söylemeden evvel, geçen sene Sainsbury'de 25 yaşındaki bir anneye 4 haftalık kızını emzirirken örtünmesinin söylendiği, bu yıl nisanda bir kafedeki kadına "daha gizli yap" dendiği ve Avustralya'da bir kadının "jürinin dikkatini dağıtacağı için" mahkeme salonundan çıkmasının istendiği hadiselere dikkatinizi çekeyim.

Yani evet, yasal bakımdan kamusal alanlarda emzirme hakkına sahibiz ama halen ölçülü olmamız ve gizli emzirmemiz beklentisiyle karşılaşıyoruz.

Birleşik Krallık (BK), dünyanın en düşük emzirme oranlarından birine sahip. Kadınların yalnızca yüzde 1'i bebeklerini ilk 6 ay sadece anne sütüyle besliyor. Durumun neden böyle olduğunu sormaya başlamalıyız. Daha uzun emzirmemizi kolaylaştıracak mevcut (veya mevcut olmayan) sistem ve yapılara göz atmamıza, daha iyi ve uzun doğum ücretine, çalışan ve emziren annelerin başarılı olacağı şekilde düzenlenmiş bir işgücüne ve daha az yargılanmaya ihtiyacımız var. Çok daha az yargılanmaya.

Çocuklarımın iyi olacağını sanıyorum ama imtiyazlarımı gözden geçiriyorum. İşim var, evimiz var, çocukların da halihazırda ebeveynleri var. Çocuklarını beslemek için ciddi manada çetin mücadeleler veren anneler var. Bazılarının süpermarketlerden bebek maması çalmaktan başka pek seçeneği kalmadı.

Anneler üzerinde daha az baskıya ve emziremezsek daha az utanca ihtiyacımız var. Birçoğu pek de faydalı koşullara sahip olmadan ellerinden gelenin en iyisini yapmaya gayret gösteriyor.

Dayna Brackley, çocuk sağlığı ve beslenmesini iyileştirmek için çalışan Bremner&Co. kuruluşunda Kıdemli Gıda Politikası Danışmanıdır. Dayna, BK'deki emzirme engellerinin gözden geçirilmesine öncülük ediyor. Aynı zamanda Gıda Politikası Merkezi'nde yüksek lisans öğrencisidir

 

https://www.independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Kerim Çelik

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU