Libya'nın başkenti Trablus'ta geçen perşembe gecesi, ikisi de Ulusal Birlik Hükümeti'nin (UBH) Başbakanı Abdülhamid Dibeybe'yi destekleyen milis grupları olan RADA Özel Caydırıcılık Kuvvetleri ile Trablus Devrimciler Tugayı arasında çatışma patlak verdi.
UBH Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre çatışmalarda şu ana kadar üçü sivil, 16 kişi öldü 52 kişi yaralandı.
Libya Ulusal Ordusu (LUO) Moral Rehberlik Departmanı Direktörü Tümgeneral Halid El-Mahcub, basına yaptığı açıklamada, başkentte meydana gelen çatışmaların başkentte düzenli bir ordu olmamasının ve Başbakan Dibyebe'nin Libya'da ordunun birleştirilmesini engelleyerek kendine bağlı milis güçlerini güçlendirmesinin sebep olduğunu söyledi.
Mahcub, Libya Ulusal Ordusu'nın kontrolünde olan Libya'nın doğusu ve güneyinde böyle bir durumun yaşanmasının mümkün olmadığını; çünkü oralarda düzenli bir ordu ve silahlı kuvvetlerin
askeri hiyerarşisinin olduğunu ve hükümetin milis güçlerine para aktarmak yerine orduyu güçlendirmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Trablus'taki çatışmalar, Eyüb Ebu Ras liderliğindeki Trablus Devrimciler Tugayı adlı milis gücünün üyesi bir kişinin, RADA güçleri adlı milis grubunun üyeleri tarafından tutuklanması nedeni ile başladı.
Hala çok sayıda sivil, çatışmaların yaşandığı bölgede mahsur kalmış durumda. Çatışmalarda ölen siviller, çatışmaların başladığı anda bölgedeki bir düğün salonunda olan misafirlerden oluşuyor.
Libya Meclis Başkanı Akila Salih de Trablus'ta yaşanan çatışmalar nedeniyle bir açıklama yaptı.
Salih açıklamasında, başkent Trablus'ta silahlı milisler arasındaki çıkan son çatışmaları kınadı ve şiddetin vatandaşları korkuttuğunu ve can ve mallarını tehlikeye attığını söyledi.
Salih, açıklamasında, bu silahlı grupların bağlı olduğu partileri bu talihsiz olayların sorumluluğunu üstlenmeye çağırdı.
Birleşmiş Milletler Libya Destek Misyonu (UNSMIL) bu konuda cuma günü yaşanan çatışmalardan endişe duyduğunu ve sorunların diyalogla çözülmesi gerektiğini belirten bir açıklamada bulundu.
Twitter'da yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:
UNSMIL, dün gece Trablus'ta iki silahlı grup arasında çıkan çatışmalarda sivil kayıplara ilişkin raporlar aldı.
UNSMIL, bu gelişmelerden derin endişe duymaktadır ve olayla ilgili soruşturma ve mağdurlar ve aileleri için adalet çağrısında bulunmaktadır. Sivillerin hayatını tehlikeye atan hiçbir eylem kabul edilemez.
Misyon, tüm Libyalıları bu hassas zamanda ülkenin kırılgan istikrarını korumak için mümkün olan her şeyi yapmaya çağırıyor.
Tüm aktörler azami itidal sergilemeli, anlaşmazlıklarını diyalog yoluyla çözülmeli ve sivilleri ve sivil alt yapıyı korumak için ulusal ve uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerine uymalıdır.
Trablus'ta yaşanan çatışmalardan sonra Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe, cuma günü İçişleri bakanı Halid Mazen'i görevden aldı.
Hükümetten yapılan açıklamada, Yerel Yönetim Bakanı Bedr El-Din El-Tumi'nin Mazen'in görevini de yerine getireceği belirtildi.
Trablus'ta endişeli durum devam ederken, cumartesi günü Misrata'dan da rakip milis güçleri arasında çatışmalar yaşandı.
Libya Temsilciler Meclisi'nin geçen ocak ayında başbakan atadığı Ulusal İstikrar Hükümeti'nin
Fethi Başağa'nın çarşamba günü Misrata'ya gitmesi üzerine, Ulusal Birlik Hükümeti'nin Başbakanı Abdülhamid Dibeybe'yi destekleyen bir grup, Başağa'yı gözaltına almak istedi.
Başağa'yı destekleyen milislerin olay yerine gelmesi ise diğer grup bölgeyi terk etti.
Cumartesi günü Fethi Başağa'yı destekleyen bir grup, Misrata-Trablus yolunda devriye gezen Dibeybe yanlısı milis grubuna ateş edip yolu kapattı ve yolda bir kontrol noktası kurdu ve yolu tarfiğe kapattı.
Çıkan çatışmada iki kişinin öldüğü iddia edildi, Pazar günü yol tekrar açıldı.
Bir süreden beri üretimi durmuş olan petrol kuyuları geçen hafta tekrar açıldı ve petrol üretimi yeniden başladı.
Dibeybe hükümetinin Petrol ve Gaz Bakanlığı 12 Temmuz'da , Başbakan Dibeybe'nin Libya Petrol Şirketi'nin başkanı Mustafa Sanalla ve şirketin yönetim kurulu üyelerini görevden aldığını açıklamıştı.
Daha sonra Mustafa Sanalla'nın yerine Ferhat Bengdara'nın atandığı açıklanmıştı.
Başbakan Dibeybe'nin hükümeti Fethi Başağa'ya devretmeyi reddetmesi üzerine, General Hafter'in kontrol ettiği bölgelerde bulunan petrol kuyuları bölgedeki halk ve yerel milisler tarafından basılmış ve petrol üretimi durmuştu.
Başağa, bu konuda yaptığı bir açıklamada, petrol üretiminin tekrar başlaması için Dibeybe'nin istifa etmesi gerektiğini söylemişti.
Petrol kuyularının tekrar açılması üzerine, kuyuların açılması konusunda Fethi Başağa'nın devre dışı bırakılarak Dibeybe ile General Hafter arasında bir anlaşma olduğu yorumları yapılıyor.
Kendisinin devre dışı bırakılarak Dibyebe ile bir anlaşma yapılmasına kızan Başağa'nın bu yüzden Misrata'ya gittiği ve kendisini destekleyen milisleri organize ederek Trablus'a girmeyi planladığı şeklinde iddialar da var.
Libya Siyasi Kalkınma Örgütü başkanı Cemal El-Felah, "Misrata şehri içindeki çatışmaların, Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başkbanı Abdulhamid Dibeybe'yi destekleyen milisler ile Libya Ulusal İstikrar hükümeti Başbakanı Fethi Başağa'yı destekleyen milisler arasında yaşandığını" söyledi .
El-Felah basına yaptığı açıklamada, "Başaga, Misrata'ya geldiğinde Dibeybe, Başağa'nın tutuklanması emrini verdi ama Dibeybe'ye bağlı güçler bunu başaramadı. Başağa, Misrata'yı kontrol etmek için şehirdeki Dibeybe'ye bağlı güçleri ortadan kaldırmaya çalışıyor, Misrata'daki Dibeybe yanlısı güçler Başğaşa tarafına geçebilir. Bu gerçekleşirse Başağa, Trablus'taki kendisini destekleyen grupları yanında bazı diğer grupları da ikna edip da harekete geçirerek Misrata'dan Trablus'a hareket edip Trablus'u ele geçirebilir. Bazı küçük gruplar buna karşı çıksa bile Başağa'nın Trablus'a girmesi kolay olur" dedi.
Fethi Başağa, pazar günü ABD'nin Libya Büyükelçisi Richard Norland ile yaptığı telefon görüşmesinden sonra Twitter'da yaptığı açıklamada, Dibeybe hükümetini yolsuzluk çetesi olmakla suçladı ve Dibeybe hükümetinin reform yapamayacağını iddia etti.
Başağa açıklamasına şunları söyledi:
Bugün Büyükelçi Norland ile güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Son zamanlardaki huzursuzluğu durdurmak için birlikte çalışma gereği üzerinde anlaşsak da, şiddetin yasadışı bir hükümet tarafından işlendiğini açıkça belirttim.
Sadece Libya'nın toparlanma yol haritamda ortaya koyduğum çözümlerin Libya sorunlarını çözebileceğini ve yolsuzluk ve bozguncuların asla reformcu olamayacağını yineledim.
Bizim endişemiz, sivillerin güvenliği ve emniyeti ve Libya devletine sızan ve onun Rönesans'ını engelleyen yolsuzluk çetesinden kurtulmamızı sağlayan özgür ve adil seçimlerin yapılması içindir.
Trablus ve Misrata'daki gergin durum devam ederken, Başağa ve Dibeybe, ülkenin yasal başbakanı oldukları konusundaki iddialarından geri adım atacak gibi görünmüyor ve iki taraf da silahlı bir çatışmayı göze almış gibi görünüyor.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish