ABD eski Başkan Yardımcısı ve şimdinin ABD Başkan adayı Joe Biden’ın, Tayyip Erdoğan Hükümetini devirmekten söz eden konuşması bir süredir gündemde.
Aslında Joe Biden, bu konuşmasıyla ABD’nin bilinen huyunu dile getirmekte.
ABD’nin hükümetleri deviren darbeci huyu dünyaca biliniyor.
Dünyalılar ABD’nin darbeciliğini daha çocukluklarında öğreniyor.
Alfabenin ilk üç harfinin ABC olduğunu öğrendikleri gibi, darbeciliğin alfabesinin ilk üç harfinin ABD olduğunu daha çocukluklarında öğreniyor!
Çocuklar bile biliyor ki, ABD işine gelmeyen hükümetleri devirir.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Hadi geçtik diğer dünya ülkelerini, bizim ülkemizde halkın seçip iktidara getirdiklerini ABD ve onun ülkemizdeki işbirlikçileri devirmiştir.
Malumunuz Türkiye’de demokratik sisteme 1950 yılında geçildi.
1950 yılındaki ilk seçimlerde halk Demokrat Parti’yi iktidara getirdi.
Ancak Adnan Menderes’in başbakanı olduğu Demokrat Parti Hükümeti, kendilerine “Kemalist subaylar” diyen ABD destekli darbecilerce 27 Mayıs 1960’da devrildi.
Daha sonraki seçimlerde halkın iktidara getirdiği Süleyman Demirel Hükümetleri de, kendilerine “Kemalist subaylar” diyen ABD destekli darbecilerce 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980’de devrildi.
Bu darbeleri yapan darbeciler, “Atatürk ilke ve inkılaplarını koruyup kollamak için ülke yönetimine el koyduk” dedi.
Yine 1997’deki 28 Şubat döneminde Necmettin Erbakan Hükümeti de, kendilerine “Kemalist subaylar” diyen ve Atatürk ilke ve inkılaplarının koruyup kollayıcısı olduklarını söyleyen ABD destekli darbecilerce alaşağı edildi.
Tıpkı ABD gibi darbeciliği huy edinmiş bizdeki darbecilerin bir kısmı subay, diğer kısmı sivildi.
Ama hepsi de kendisine “Kemalist” demekteydi.
Kendilerine “Kemalist” diyen subaylar ile siviller aralarında bir işbölümü yapmışlardı.
Darbelerin ortamını sivil darbeciler hazırlıyorlardı.
Hükümetlere devirici darbeyi ise bunlarla işbirliği içindeki darbeci subaylar vuruyorlardı.
Bu sivil darbecilerin en tipik örneği Doğu Perinçek’tir.
Doğu Perinçek tam bir militaristtir.
Militarizm onun zihin dünyasının temelidir.
Nitekim Doğu Perinçek, bugün bile Başbakan Adnan Menderes ve bakanlarını asan 27 Mayıs darbesini var gücüyle desteklemektedir.
Onun 12 Mart darbesinin öncesindeki 9 Mart cuntasının yandaşı olduğu da bilinmektedir.
Doğu Perinçek’in 12 Eylül darbesini yapan generallerin başındaki Kenan Evren’e, “Sizi destekliyoruz; emrinizdeyiz” diyen bir mektup yolladığı da bilinmektedir.
Yine onun 28 Şubat darbesi döneminde darbeci generallerin dindarlara yaptıkları zulümleri yetersiz bulduğu, “Devrim kanunları uygulansın” diyerek kafasına göre adam asan İstiklal Mahkemeleri’nin kurulmasını istediği de bilinmektedir.
Bakın Doğu Perinçek’in sahibi ve başyazarı olduğu Aydınlık gazetesi, 1 Ağustos 2016 tarihinde şunları yazıp 28 Şubat darbesini savunmaktadır:
28 Şubat Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ideolojisidir. Keşke 28 Şubat bin yıl sürdürülebilseydi. 28 Şubat Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ideolojisine düşman olanlara karşı yapılmıştır.
Bu da gösteriyor ki, Doğu Perinçek militarist zihniyetin sonsuza dek ülkeyi yönetmesini istemektedir.
Askeri vesayetin sonsuza dek hüküm sürmesini istemektedir.
İşte onun için Doğu Perinçek’in tipik örneği olduğu militarist zihniyete karşı her an tetikte olmak gerekir.
Sakın kimse 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimine bakıp da militarist zihniyettekilerin darbecilikten vazgeçtiklerini sanmasın.
Kimse 15 Temmuz darbe girişimine bakıp da görüntüye aldanmasın.
Eğer 15 Temmuz darbe girişimini Gülenist subaylar değil de kendilerine “Kemalist” diyen subaylar yapsaydı, militarist zihniyettekiler var güçleriyle bu darbeye destek olmazlar mıydı?
Ve eğer bu darbeciler ülke yönetimini ele geçirip Adnan Menderes gibi Tayyip Erdoğan’ı da assalardı, militarist zihniyettekiler düğün bayram yapmazlar mıydı?
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish