İsrail, Türkiye'ye saldırabilir mi?

Vahap Uluç Independent Türkçe için yazdı

Arz-ı Mevud 

Birkaç gün önce Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurul 28. Dönem 3. Yasama Yılı Açılış Toplantısı'nda konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Filistin ve Lübnan'dan sonra Türkiye'ye saldırabileceği yönünde bir açıklama yaptı. 

Kaç gündür herkes cumhurbaşkanının bu iddiasını tartışıyor. 

Bu açıklama o kadar gündeme oturdu ki ana muhalefet partisi lideri Özgür Özel bu konu ile ilgili bilgilendirilmeleri için hükümete mecliste kapalı oturum önerisinde bulundu.

Gerçekten de İsrail, Türkiye'ye saldırabilir mi? 

Bu saldırının fiziki, askeri ve siyasi koşulları mevcut mudur?

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Başta şunu ifade edelim ki bir konunun analizi rasyonel yoldan olur.

Bir olay ile ilgili rasyonel değerlendirme de normal şartlar altında oluşabilecek gelişmeler üzerinden mümkün.

Aksi takdirde olağanüstü gelişmeler değerlendirme konusu olamayacağı gibi bununla ilgili öngörüde bulunmak da mümkün değil.

Bu bağlamda normal şartlar altında İsrail'in Türkiye'ye saldırabileceğinin rasyonel bir koşulu bulunmuyor.

Öncelikle İsrail'in sıra ile saldırdığı Hamas ve Hizbullah birer örgüt, devlet değil.

Bundan dolayı güçler arasında çok büyük orantısızlık bulunuyor.

Onun için de bu iki örgüt İsrail için "kolay lokma" sayılabilecek pozisyonda.

Bir diğer husus da şu: İsrail bu iki örgütle savaşmayı İsrail'in bekası açısından hayat memat meselesi olarak görüyor.

Hatta saldırılarını meşrulaştırmak için uluslararası camiada ben saldırıya uğradım savunmasını yapıyor.

Yani İsrail, yıllardır savaş halinde olduğu bu iki örgüte saldırısını meşrulaştırmak için dahi, kendince gerekçeler üretmek zorunda hissediyor.

Dolayısıyla sizin saldırdığınız güç devlet değil, örgüt de olsa buna makul bir gerekçe bulmanız gerekir.

İsrail'in Türkiye'ye saldırma ihtimaline gelecek olursak:

Birincisi, İsrail şayet Türkiye'ye saldıracaksa bunun için hangi gerekçeyi ileri sürecek?

Elinde böyle somut bir gerekçe var mı? 

Devletler arası hukuk her ne kadar işlemiyor desek de bu hukukun belli ölçüde caydırıcı bir tarafı da var.
 

İkincisi, İsrail tek başına bütün bu işleri yapmıyor. Arkasında 1979 devriminden bu yana İran'ı "terörist devlet" olarak tanımlayan ve nükleer tesislere sahip İran ile görülecek bir hesabı olan ABD ve batı var. 

İran'ın İsrail'in saldırılarını alttan almasının asıl nedeni de İsrail'in arkasında ABD gibi bir süper gücün olması.

Eğer ABD bu sınırsız desteği vermeseydi İsrail Hamas ve Hizbullah'a dahi saldırmakta bu kadar rahat hareket edemezdi.
 


Şu soruların makul cevabı var mı:

İsrail'in bir NATO ülkesi olan Türkiye'ye saldırması ABD'nin hangi stratejik çıkarlarına hizmet edecek? 

Bir saldırı durumunda Türkiye'de çok sayıda üssü bulunan ABD bu üslerini nasıl koruyabilecek?

Durmadan kendisine füze fırlatan İran'a karşı dahi temkinli olan İsrail hangi gücü ile Türkiye'ye saldırabilecek?

Ancak İsrail Türkiye'nin Suriye'deki çıkarlarını zedeleyecek girişimlerde bulunabilir, denilirse bu makul bir açıklama olur. 

Evet, bugünkü konjonktürde İsrail Türkiye'ye zarar vermek ister ve bunun için de örneğin Suriye'de PYD gibi gruplara destek verebilir. 

Yanı sıra Mossad, Türkiye'nin içinde birtakım operasyonlara öncülük edebilir.

Türkiye'nin bir yumuşak karnı İdlib'dir.

İsrail İdlib'e saldırarak radikal selefi militanlarla birlikte 300-400 bin sivili Türkiye'ye göçe zorlayabilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Tevrat'ta geçen ve "Arz-ı Mev'ud" ya da "vaadedilmiş topraklar" denilen İsrail'in mega idealine işaret etti. 

Ancak İsrail'in Arz-ı Mev'ud'u varsa Yunanlılar'ın da "megali iİdea"sı, Türkler'in "Kızılelma"sı var.

Birçok milletin bu yönde birtakım idealleri olabilir.

Bu idealler üzerinden her devlet bir diğer devlet için tehdit unsurudur zaten.

Dolayısıyla İsrail'in "Arz-ı Mev'ud" idealinden hareketle bu toprakların içinde kalan ülkelere Hamas ve Hizbullah'a olduğu gibi sıra ile saldıracağı anlamına gelmez.

Büyük bir ihtimalle Millî İstihbarat Teşkilâtı'nın (MİT) elinde İsrail'in Türkiye'ye yönelik operasyonlar yapabileceği yönünde bazı bilgiler var. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu operasyon ihtimalini fiziki saldırı düzeyinde bir tehdit şeklinde göstererek İsrail karşıtı daha güçlü bir iç kamuoyu oluşturmak istiyor olabilir.

Bazı çevreler, bu açıklama ile ekonomide yaşanan olumsuzluklar ve hayat pahalılığına karşı gündemin yönünün değiştirilmek istendiğini iddia etmektedirler.

Doğrusu direkt bir nedensellik ilişkisi var mı; o konuda bir şey söylenemez belki ama bu tür açıklamalar her halükârda gündemin yönünü değiştiriyor.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU