Çocuğumu kreşten almama izin vermedikleri için işimden ayrıldım sonra da intikamımı aldım

Yılda yaklaşık 54 bin kadın sadece bebeği olduğundan işini kaybediyor. Ben de onlardan biriydim: İşimden ayrıldım, istifa ettim, parasız kaldım, faydasız hissettim. Ama sonra yasalar kadınlara yaramıyorsa, yasayı değiştirmenin vakti geldiğine karar verdim

(Unsplash)

Tarih 12 Mart 2015'ti. Esnek çalışma talebim reddedildiği için kıdemli metin yazarı olarak çalıştığım işimden yeni ayrılmıştım. Kreşten çocuğumu almak için 15 dakika erken çıkabilmek adına 15 dakika erken gelmeyi talep etmiştim. 

Reddedilme nedeni şuydu: Bu, esneklik isteyen diğerlerinin "önünü açabilir". Ayrıldım, istifa ettim, beş parasız kaldım ve kendimi işe yaramaz hissettim. Her yıl sadece bebek sahibi oldukları için işlerini kaybeden 54 bin kadın gibi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İşimden istifa ettiğimde esnek çalışma düzeni için baskı yapan bir kampanya olan Flex Appeal'ı tek bir misyonla kurdum: Hiç kimsenin biraz esnekliğe ihtiyaç duyduğu için işinden ayrılmak zorunda kalmamasını sağlamak. Aradan 8 uzun yıl geçti ancak zamanı hızlıca ileri sarıp günümüze bakın, 6 Nisan'da yeni Esnek Çalışma yasa tasarısı sunulacak.

Başardık! Flex Appeal'ın arkasında duran herkes ve her yerdeki kampanyacılarla esnek çalışma yasa tasarısını 10 Numara'nın kapılarından (BK Başbakanlık Konutu ve Ofisi -ed.n.) Lordlar Kamarası'na ve en önemlisi de işverenlerin ellerine ulaştırdık.

Bu yıldan başlayarak her bir çalışan 26. haftadan itibaren değil, ilk günden esnek çalışma talebinde bulunabilecek. İşverenlerin genellikle kişisel tercihlere göre şekillenen yanıtlarını artık "iş sebepleri"yle değil, somut verilerle gerekçelendirmeleri gerekecek; ihtiyacımız olan da bu. Ayrıca daha hızlı yanıt vermeleri gerekecek, bu da çok önemli çünkü esnek çalışmaya ihtiyaç duyanlar üç ay bekleyemez.

Ancak sağlıklı bir iş-yaşam dengesi kurmakta zorlanan her ebeveynde olduğu gibi bu kampanya bile kişisel bir kayıpla aynı zamana denk geldi.

Bu kampanya ilerlerken, arka planda da ilişkim bozuluyordu. Böylesine güçlü bir hareketin kamu yüzü olmak ve aynı zamanda bir ilişkinin çöküşünü yönetmek zordu. Bu kampanyanın zirvelerinden bazıları kişisel düşüşlerimle çakıştı.
 


Büyük bir sevgi ve iyimserlikle evlendiğim adamdan boşanmayı asla hayal edemezdim. "Ölüm bizi ayırana dek" sözleri kulaklarımda çınlıyordu. Ben "ölüm bizi ayırana dek" diyen bir iyimserdim. O yeminleri gerçekten sonsuza kadar mutlu olacağıma hatta birlikte yaşlanacağımıza inanarak etmiştim.

Bu yüzden bütün bu karmaşanın içinde eski eşim ve ben büyük B'nin üstesinden gelirken zorluklar da yaşadık. Büyük Patlama ya da dramatik bir çıkış olmadı; bu, boşanmadan çok bir yenilgiydi. İşte bu noktada ayrılık boyunca arkadaşlığımızın bazı kırıntılarını koruduğumuzu düşünüyorum. İşler kötüden daha kötüye gidip bizi mahvetmeden ve birbirimize avukat mektupları savurup çocuklarla zaman geçirmek için hırçın bir şekilde tartışmaya başlamadan önce ayrılmaya karar verdik.

Bizi olması gerekenden daha uzun süre bir arada tutan şey çocuklardı. Onların hayatını altüst etmek istemedik. Fakat onlara boşanacağımızı söylemek için birlikte oturduğumuz anı asla unutmayacağım. En büyük çocuğum "Bu artık tartışmayacağınız anlamına mı geliyor?" ve ardından da "Bu artık geceleri ağlamayacağın anlamına mı geliyor anne?" diye sormuştu. Olan şeyleri görebiliyorlardı ve aslında boşanmak daha büyük bir mutluluk getirdi.

Bu yıl boyunca yeni çocuk bakımı işlerini dengelemenin getirdiği zorluklara rağmen kampanyalarımız devam ediyor. Tüm şirketlerin esnek çalışma uygulamalarını duyurmalarını sağlamalı, katılım ve üretkenlik yerine presenteesim'e presenteesim'e (çalışanların bedensel ya da ruhsal rahatsızlıkları nedeniyle işe gitmemeleri gerekirken iş yerlerinde bulunmaları -çn.) değer veren dinozorların ofisleri geri almasına karşı kampanya yürütmeliyiz.

Bu Dünya Kadınlar Günü'nde esnek çalışmaya en çok ihtiyaç duyanların geride bırakıldığını kabul etmeliyiz. Tıpkı kasetlere şarkı kaydetmeye güldüğümüz gibi kızlarımın da bir zamanlar esnek çalışma talep etmek zorunda kaldığımız zamanlara gülmesinin önünü açmak istiyorum. Kadınlara çocuklarını kreşten alma seçeneğinin verilmemesinin gülünç, hatta akılalmaz görünmesini istiyorum.

Esnek çalışma son 8 yılda ışık yılı kadar ilerleme kaydetti ama henüz yolun sonuna gelmedik. Şimdi duramayız.


https://www.independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Gökçe Uçak

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU