15 Nisan'dan beri Sudan'da devam eden iç çatışma süreci artık yüksek yoğunluklu bir çatışmaya dönüştü ve aslında bunun adı bir nevi iç savaş.

Çatışan tarafları hatırlayalım: Sudan Silahlı Kuvvetleri ve ülkedeki paramiliter güç olan Sudan Hızlı Destek Güçleri.

Sudan Silahlı Kuvvetleri'nin başında General Abdülfettah El Burhan bulunurken Hızlı Destek Güçlerinin başındaysa General Muhammed Hamdan Dagalo bulunuyor.

İki askeri güç ve iki askeri lider de Sudan'ın kontrolü için savaşıyor.

Peki, Sudan bu noktaya nasıl gelmişti, hatırlayalım:

Hızlı Destek Kuvvetleri adı verilen parametre oluşum başlangıçta Suriye hükümeti tarafından kontrol ediliyordu ve Sudan Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Servisi'nin desteğiyle çalışıyordu.  

Yapılan tüm operasyonlar hükümete bildiriliyor ve hükümetin kontrolü ve denetiminde yapılıyordu. Ta ki Sudan'da 2019'da patlak veren politik krize kadar.

Bu krizde demokrasi yanlısı bazı gösterileri bastırmak için Sudan hükümeti, Hızlı Destek Güçleri'ni kullandı ve Hızlı Destek Güçleri son derece kanlı şekilde ülkedeki mitingleri ve bazı demokrasi gösterilerini bastırdı.

3 Haziran 2019 tarihinde Hartum'da hızlı destek güçleri büyük ve kitlesel bir katliam gerçekleştirdi.

15 Nisan 2023'te Hızlı Destek Güçleri ve Sudan Silahlı Kuvvetleri arasında artık bir iç çatışma yaşandı ve bu durum biraz da sürpriz oldu.

Tabii pek beklenmeyen bir durumdu. Ben daha önce köşemde yine sizler için bu durumu, bu ihtimali ifade etmiştim. Ne yazık ki bu öngörüm de gerçekleşmiş oldu. 

Hızlı Destek Güçleri ile Sudan Silahlı Kuvvetleri arasındaki çatışmalar şu an artan bir ivmeyle devam ediyor ve hızlı destek güçleri Hartum Uluslararası Havalimanı'nın kontrolünü ele geçirmiş durumda.

Bunun dışında Hartum'daki hava savunma karargahı ve başkanlık sarayı dahil tüm bölgeleri işgal etmiş durumda.

Artık bu yaşanan yüksek yoğunluklu bir çatışma ve bir iç savaşa doğru evrildi. Hızlı Destek Güçleri artık büyük ölçüde suluğunu kontrol ele geçirmek üzere ve aslında Sudan hükümeti artık kendi ülkesinin de Libya'ya döndüğünü, Libya'ya benzediğini kabul etmiş durumda.

Tabii ben Mısır'ın sorunun komşusu ve önemli bölgede önemli bir askeri güç olan Mısır'ın bu sürece tepkisiz kalacağını düşünmüyorum.

Öte yandan hızlı destek güçlerine ve General Dagala'ya destek veren ülkelerin başında Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) geliyor.

BAE'den ciddi bir lojistik destek yani savunma alanında ciddi bir lojistik destek söz konusu.

Aynı zamanda tabii İsrail de bölgede gelişmeleri izliyor. İsrail'in de ben şu an gelişmeleri izlediğini ve bir değerlendirme yaptığını görüyorum.

Tabii ki ülkenin büyük bölümünü kontrol eden hızlı destek güçlerine, İsrail'in desteğinin ağır basacağını düşünüyorum.

İsrail son derece pragmatik yaklaşacaktır bu sürece ve bunun dışında aslında Sudan tıpkı Libya'da olduğu gibi Türkiye'nin de bölgeye gelmesi, bölgeye müdahale etmesini yakın süreçte isteyebilir.

Peki Türkiye'nin tutumu ne olur?

Bunu kestirebilmek henüz zor.

Bunun dışında tabii Mısır'ın desteğini de isteyecektir belki Sudan hükümeti.

Ama Hızlı Destek Güçleri ve General Muhammet Hamdan Dagalo artık ülkenin büyük büyük kısmında kontrol ele geçirmiş durumda ve artık bu iç çatışmanın daha doğrusu artık evrimleşmiş iç savaşın sonucu aslında şimdiden belli gibi gözüküyor.

Hızlı Destek Güçleri sahip oldukları ciddi lojistik güçle ve askeri güçle Sudan Silahlı Kuvvetleri karşısında nihai bir üstünlük sağlamış durumda.

İlerleyen süreçte ben yine bölgedeki gelişmeleri sizler için değerlendirmeye devam edeceğim efendim.

Esenlikler diliyorum.

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.