G20 dönem başkanlığını sürdüren Hindistan, 22-24 Mayıs tarihlerinde G20 3. Turizm Çalışma Grubu Toplantısını Cammu-Keşmir'in başkenti Srinagar'da düzenledi.
G20'nin bir toplantısının Srinagar'da düzenlenmesi, Hindistan'ın 2019'da Keşmir'in özel statüsünü kaldırmasından bu yana düzenlenen en büyük uluslararası organizasyon olması hem de toplantının yerine ilişkin tartışmalar açısından önemli.
Hatırlanacağı üzere, Yeni Delhi yönetimi Ağustos 2019'da Cammu-Keşmir'in özel statüsünü kaldırmış ve bölgeyi doğrudan merkezi hükümete bağlamıştı.
Srinagar'daki G20 toplantısına Çin, Mısır ve Umman resmi ya da gayr-ı resmi hiçbir şekilde katılmadılar.
Mısır ve Umman G20 üyesi olmamasına rağmen, Hindistan'ın Eylül G20 Zirvesi'ne konuk olarak davet ettiği dokuz ülke arasında yer alıyor.
G20 üyesi olan Türkiye ve Suudi Arabistan'dan resmi bir katılım olmamasına rağmen Türkiye'den üç seyahat sektörü temsilcisi ve Suudi Arabistan'dan da iki seyahat sektörü temsilcisi katıldı.
Hindistan medyası Pakistan'ın, Cammu-Keşmir'in tartışmalı bölge olduğu gerekçesiyle Srinagar'a davet edilen İslam İşbirliği Teşkilatı'na (İİT) üye ülkelerin toplantıya katılmaması için lobi faaliyeti yürüttüğünü iddia ediyor.
İİT üyesi olmasına rağmen Nijerya ve Bangladeş toplantıya resmi heyetlerle katıldı. Birleşik Arap Emirlikleri'nden hem resmi hem de seyahat sektörü temsilcileri katıldı.
Dünyanın en kalabalık Müslüman ülkesi olan G20 ve İİT üyesi Endonezya'yı ise Yeni Delhi Büyükelçiliğinden resmi bir temsilcinin temsil etmesi dikkat çekici.
Ayrıca başta Birleşmiş Milletler Genel Merkezi, Dünya Turizm Örgütü (UNWTO), BM Çevre Programı (UNEP), Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi (WTTC) ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) olmak üzere uluslararası örgütler de resmi temsilci gönderdi.
Katılımcıları özetlemek gerekirse, G20'nin Çin, Suudi Arabistan ve Türkiye haricindeki 17 üye resmi olarak katıldı. İİT üyesi davetli üyelerden ise BAE, Bangladeş, Nijerya ve Endonezya toplantıya katılan ülkeler arasında yer aldı.
Hindistan medyası İİT üyesi ülkelerin toplantıya katılmış olmasını ön plana çıkardıkları görülüyor. Yeni Delhi de Müslüman ülkelerin Keşmir'de yapılan bir uluslararası toplantıya katılmasına ve burada yatırım yapmasını çok önemsiyor.
Hint medyasından bazı analizlerde haberlerde Türkiye, Suudi Arabistan ve Mısır'ın toplantıya katılmamasını Çin ile dayanışma olarak gören yorumlarla da karşılaşmak mümkün.
Fakat Keşmir konusunda Türkiye, Mısır, Suudi Arabistan'ın Pakistan ile yakın ilişkilerinin olduğu bilinen bir gerçeklik. Bu ülkeler toplantıya katılmazken, toplantının Keşmir'de yapılmasını eleştiren, kınayan bir açıklamada yapmadılar.
Bu üç ülkenin toplantıya katılmamasını Çin ya da Pakistan ile bir dayanışmadan daha çok tartışmalı olarak gördükleri bölgedeki bir uluslararası toplantıdan imtina etmek olarak görülebilir.
Hint medyasının aksine geçmişle kıyaslandığında bu üç ülkenin de Keşmir konusunda daha dengeli bir politika izlemeye çalıştıkları görülebilir.
Pakistan ve Çin'den tepkiler
Toplantının Srinagar'da gerçekleştirilmesi kesinleşince en büyük tepkiyi doğal olarak Pakistan gösterdi. Toplantı öncesi de geçen nisan ayında G20 üyesi olmayan Pakistan, Hindistan'ın toplantıları Keşmir'de düzenleme kararını "sorumsuzca" bir hareket olarak nitelendirdi.
Pakistan Dışişleri Bakanı Bilaval Butto Zerdari toplantı ile ilgili yaptığı açıklamada, Hindistan'ın Cammu-Keşmir'de G20 toplantısı düzenlemesinin yasa dışı olduğunu, Yeni Delhi'nin bu adımla tartışmalı bölge üzerinde "meşruiyet" aradığını ve bu toplantı ile Hindistan'ın G20 dönem başkanlığını "suistimal ettiğini" belirtti.
Pakistan'dan sonra Keşmir'de toplantı düzenlenmesine en büyük tepki Çin'den geldi. Çin Dışişleri bakanlığı sözcüsü Wang Wenbin yaptığı açıklamada Çin'in, tartışmalı olarak gördüğü topraklarda herhangi bir G20 toplantısını yapılmasına kesinlikle karşı çıktıklarını ve bu tür toplantılara katılmayacaklarını söyledi.
Çin, Srinagar toplantısını boykot ettiğini kamuoyuna açıklayan tek G20 ülkesi oldu. Çin'in açıklamalarına benzer bir açıklamanın toplantıya katılmayan Türkiye, Suudi Arabistan ve Mısır tarafından yapılmadığını tekrar belirtmekte fayda var.
Açıkçası Çin'den doğrudan tartışmalı bölge vurgusuyla resmi bir açıklama yapması, Pekin'in Keşmir politikasını mı değiştiriyor sorusunu akıllara getiriyor.
Çin, uzun bir süredir Keşmir konusunda tarafsız ve sessiz kalmayı tercih ederken, bu açıklamalarla Pakistan lehine taraf eğilimi gösteriyor.
Bu arada Çin kendisini sorununda taraf olarak görmese de Keşmir'in bir parçası olarak kabul edilen Şaksgam Vadisi nedeniyle Hindistan'la ihtilaflı. Bu değişimin stratejik bir değişim mi taktiksel/konjonktürel bir değişim mi olduğunu zaman gösterecektir.
Çin'in bu açıklamasının temel dinamiğinin ise Pakistan ile dayanışmayı göz ardı etmeden, Haziran 2020'den beri kötü olan ilişkilerinin düzelememesi ve Hindistan'ın Hint-Pasifik stratejisi çerçevesinde Çin ile aksi yönde politikalar izlemesinin olduğunu söyleyebiliriz.
Çin'in bu açıklamalara karşı, Hindistan medyası da Çin'e bir misilleme mahiyetinde Tayvan'ın ve Tibet ‘in de "tartışmalı" bölgeler olduğunu gündeme getirdikleri görülmekte.
Hindistan neden Srinagar'ı tercih etti?
G20 dönem başkanlığını yürüten Hindistan yıl içerisinde ülke genelinde 100'den fazla toplantı gerçekleştirmeyi hedefliyor.
Yeni Delhi'nin genel yaklaşımı Cammu-Keşmir'in Hindistan'ın ayrılmaz bir parçası olduğu ve burada toplantı düzenlemenin de doğal olduğu yönünde.
Hintli yetkililer, G20 toplantısı için Cammu-Keşmir'in seçilmesinin bölgenin turizm potansiyelini göstermeyi hedeflediklerini belirtiyorlar.
Bu kapsamda da toplantıda katılımcılar, yeşil turizm, destinasyon yönetimi gibi konuları ve eko-turizm ve filmlerin turizm destinasyonlarını tanıtmadaki rolünü tartıştılar.
Ayrıca Hintliler, Srinagar'daki G20 toplantısının amacını, ekonomik büyümeyi güçlendirmeyi, kültürel mirası korumayı ve bölgenin sürdürülebilir kalkınmasını teşvik etmek olarak açıklıyorlar.
Ayrıca, G20 toplantısının Srinagar'da düzenlenmesinin siyasi amacının da olduğu bir gerçeklik. Bilindiği üzere, Hindistan, Pakistan ve Çin arasında yer alan Keşmir, uzun süredir siyasi gerilimler ve bölgesel anlaşmazlıklarla gölgelenen çekişmeli bir bölge. Hindistan, Keşmir'i dış dünyaya açmaya çalışıyor.
Yeni Delhi yönetimi bölgede artık çatışmaların sona erdiğini, barışın hakim olduğunu uluslararası toplantıda bütün katılımcılara göstermeye çabalıyor.
Böylece aslında 2019'daki kararın da uluslararası alanda destek bulmasını hedefliyor. Böylece Keşmir'de zirveye ev sahipliği yaparak, uluslararası toplumdan, bölgedeki istikrarı destekleme taahhüdü almayı amaçlıyor.
Dolayısıyla Yeni Delhi, 2019'daki anayasal değişikliğin bölgeye "barış ve refah" getirdiği bu fırsatla dünyaya göstermeye çalışıyor. Keşmir'in bu artan görünürlüğü, bölgenin kalkınması ve istikrarı için yardım, yatırım çekmesini hızlandırabilir.
Ciddi bir doğa turizmi potansiyeli olan Keşmir'de turizmin gelişmesi, küresel ekonomiye açılması, ekonomik ve sosyal refahın artması çatışmalardan yılmış halkın da sükunete olan desteğinin devam edebilmesi açısından önemli.
Sonuç yerine, Hindistan G20 etkinliklerini ve toplantılarını ülkenin ayrılmaz ve ayrılmaz bir parçası olan "Jammu ve Keşmir ve Ladakh'ta" düzenlemenin "doğal" olduğunu savunuyor.
G20'nin 17 üyesinin katılmış olması da aslında Cammu-Keşmir'de bir toplantı düzenlenmesinin dünyanın en büyük 20 ülkesinden 17'sinin bu konuda hiçbir şekilde rahatsız olmadığını gösteriyor.
Türkiye, Suudi Arabistan ve Mısır'ın da toplantıya bir tepki göstermediler. Bu bağlamda bakıldığında Hindistan için bir başarıdan da söz edilebilir.
Fakat bu toplantı aynı zamanda Çin-Hindistan çekişmesine sahne olduğunu belirtmeliyiz. Hindistan-Çin çekişmesinden de 1980'lerden beri Keşmir meselesinde kendisini tarafsız olarak tanımlayıp dışarı da tutuyordu.
Fakat geçen nisan ayı sonunda yapılan Şanghay İşbirliği Örgütü Ulusal Güvenlik Danışmanları toplantısında da çekişme yaşanmıştı.
Görünen o ki, Hindistan-Çin çekişmesine yeni alanlarda giriyor, girecek.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish