Lokantalar, restoranlar, fastfoodlar, aşevleri, hazır yemek pişirme yerleri, otellerdeki, hastanelerdeki, okullardaki ve işyerlerindeki yemek pişirme yerleri, fabrikalarda gıda hazır gıda üretim yerleri, işyerlerinin ve evlerin mutfaklarında yemek pişirme ve kızartma esnasında önemli miktarda bitkisel ve hayvansal atık yağlar ve kızartma atık yağları oluşması muhtemel potansiyel yerlerdir.
Bundan sonra bitkisel ve hayvansal atık yağlara ve kızartma atık yağlara bitkisel atık yağ (BAY) denecektir.
AB ülkeleri, BAY'lardan fosil yakıt yerine kullanılmak üzere uçak yakıtı üretiyor ve denemesini yapıyor.
Bir A380 süperjumbo, BAY'dan üretilmiş yakıtla çalışan bir uçuşu yeni tamamladı.
Ağırlıklı olarak kullanılmış BAY'lardan üretilmiş yenilebilir yakıt olan Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF), yalnızca Rolls-Royce Trent 900 motorunda çalışıyor.
Airbus daha sonra 29 Mart'ta Toulouse'dan Nice'e uçan aynı BAY yakıtını kullanan ikinci bir A380 uçuşunu izledi.
İkinci uçuş, kalkış ve iniş sırasında SAF kullanımını izlemiştir.
Uçaklarda fosil yakıtların kullanılması sonucu sera gazı CO2 salımını azaltmak için bu tür yenilebilir enerji kaynakları ile ilgili çalışmalar yapılmaktadır.
Bizde ise BAY'ları yemeklerde kullanma hilesi yapılıyor ve insanların hastalanmasına davetiye çıkartılıyor.
Bitkisel atık yağların (BAY) büyük miktarlarda oluştuğu tesisler, polar madde tespit (örneğin: Oleotest) yöntemleri kullanmaları ve bu parametreye göre oluşan BAY'larını sadece lisanslı toplayıcılara teslim etmeleri gerekir. Bu izleme ve takip sistemi geliştirilmelidir.
Vicdansız karanlık yapılar BAY'dan;
- Margarin,
- Sıvı yağ,
- Sabun,
- Tavuk yemi ve balık yemi
üretilerek yasa dışı olarak satmaktadırlar.
Kanserojen madde içerme ihtimali çok yüksek olan ve balık ve tavuk yemi olarak üretilmesi yasak olan (gıda zinciri yolu ile insanlara ulaşabilir) BAY'ların, vicdansız karanlık insanlar tarafından, yasa dışı olarak toplanması, ara depolanması ve tekrar gıda sanayinde kullanılması sağlık için ciddi sorunlar oluşturur.
İçerisi görülmesin diye yasa dışı ara depolama tesislerinin camları kağıtla kapatılmaktadır.
BAY'lar serbest radikaller içerdiği için kanserojen etkisi yapar, yemeklerde kullanılması sağlık açısından cinayettir ve kansere davetiyedir.
Vicdansız karanlık insanlar, merdiven altından kullanıma (pazara) servis ettikleri BAY'ları temiz göstermek için filtreleme ve magnezyum silikat gibi kimyasallarla ağartma işleminden sonra tekrar kullanılmak üzere piyasaya sunmaktadırlar.
Satın alınan veya kullanılan yağın BAY olup olmadığını öğrenmek için yaklaşık iki saat buzdolabında bekletilmeli ve sonra köpüklü görünüyorsa, bu yağ sağlık için çok tehlikeli bir maddedir.
Diğer bir pratik, yağ içinde BAY varsa kokar. Başka bir tanıma işlemi birkaç yemek kaşığı yağı ısıtın, koklayın yağınıza BAY karıştırılıp karıştırılmadığını kokusundan anlarsınız.
Kaçak olarak toplanan BAY'ların ara depolandığı yerlerin görüntüsü Resim 3'de verilmiştir.
Resim 3'de verilen pis ve kirli yerlerde BAY'lar depolanmaktadır.
İnsan sağlığı hiçe sayılarak BAY'lardan margarin ve kızartmalık bitkisel susuz sıvı yağ üretimi yapılarak satılmaktadır (Resim 4).
Ayrıca mevcut bitkisel yağlara katılarak piyasaya sunulmaktadır.
Çoğu belediyelerin mücavir alanları içinde kaçak olarak faaliyet gösteren illegal ara depolama tesisleri sıkı şekilde denetlenirse bunların hepsi tespit edilebilir.
İllegal BAY toplayan ve ara depolayan tesislerin denetimi ve yaptırımı için belediyeler, Bakanlıktan yetki talep edebilir ve alacağı bu yetki ile illegal çalışan tesislere ve şahıslara Çevre kanunun 20'nci maddesine göre cezai işlem uygulayabilir.
2018 yılı değerlerine göre ceza şahıslar için x bin TL, kurum ve şirketler için üç katıdır.
Belediyeler talep edeceği yaptırım yetkisi ile şehrinde BAY'nın legal yere gitmesini sağlayabilir ve insan sağlığına zarar vermesini önleyebilir.
Yemeklerde BAY kullanıldığı zaman serbest radikaller kendilerini sağlıklı hücrelere bağlar ve buda hastalıklara yol açar.
Bu serbest radikaller kanserojen olabilir, yani kansere ve aynı zamanda ateroskleroza yol açabilir, bu da atardamarları bloke ederek kötü kolesterol seviyelerinde artışa neden olabilir.
BAY'ların gıdalarda kullanılması, örneğin, polimerizasyon denilen yağların değişmesine neden olur. Basitçe söylemek gerekirse, yağ molekülünün yapısı değişmiş demektir.
Bu, daha az kullanılabilir, vücut tarafından farklı şekilde işlenen ve bazı durumlarda zararlı olabilecek yeni bileşikler oluşturur.
BAY'ların yemeklerde kullanımı, kızarmış yağ formları nedeniyle tüketiciler için tehlikelidir, çünkü kızartılmış yağ, termolitik, hidroliz ve oksidasyon gibi çeşitli reaksiyonlar yoluyla peroksitler, aldehit ve polimer gibi toksik bileşikler oluşturur.
Yiyecekleri kızartmak için optimum sıcaklık 180°C olarak kabul edilir.
180 °C'nin üzerindeki yüksek sıcaklıklarda oksijen olmadığında termolitik reaksiyon meydana gelir.
Bu reaksiyon, doymuş yağ asitlerinin oksidatif olmayan ayrışmasından üretilen alkanlar, alkenler, düşük yağ asitleri, simetrik ketonlar, oksopropil esterler, CO ve CO2 ürünlerini oluşturur.
Bu arada, dehidromerler, doymuş dimerler ve polisiklik gibi doymamış bileşikler, termolitik reaksiyon yoluyla üretilir.
Kızartma işlemi açık havada yapıldığında yağın oksidasyonu meydana gelir. Serbest oksijen molekülleri, tipik serbest radikal mekanizmaları yoluyla doymamış yağ asitleri ile reaksiyona girer.
Daha sonra, konjuge dien gruplarıyla birçok başka bileşik üreten oksijen saldırısı nedeniyle birincil ürünler olarak hidroperoksitler oluşur.
Hidroperoksitlerin O-O bağının kesilmesiyle oluşan alkoksi radikali ayrıca aldehitler, hidrokarbonlar, yarı aldehitler ve asitler üretir.
Fazla oksijende alkoksi ve peroksi radikalleri dimerik ve oligomerik bileşikler oluşturur. Bu yüzden BAY'lar kanserojendir.
Yağları tekrar tekrar kullanmak insan sağlığı için çok tehlikelidir.
Gıda zinciri yoluyla insan döngüsüne dönebilen kanserojen bileşikler nedeniyle AB ve Türkiye BAY'ların hayvan yemi olarak dahi tüketimi yasaklanmıştır.
Midenizde ve boğazınızda yanma hissi her zamankinden daha şiddetli hale geldiyse, bunun arkasındaki suçlu yemeklerde, pasta ve börkelerde, BAY kullanılmış olabilir.
Zehirli polimerler, aldehitler, peroksit ve benzeri maddeler gibi kirleticiler içeren ve gıda güvenliğini riske sokan BAY'ların gıdalarda kullanılmasıyla ilgili potansiyel sağlık riskleri şunlardır:
- Baş ağrısı, kusma, ishal yaygın klinik semptomları,
- Akciğer kanseri ve meme kanseri,
- Kan basıncının artması,
- Stres, hipertansiyon, ateroskleroz ve lipid birikimi,
- Obezite hastalığı
- Kötü kolesterol seviyesinin artırması,
- Koroner kalp hastalığı,
- Damar tıkanıklığı,
- Alzheimer ve Parkinson hastalığı,
- Diyabet ve inme
- Boğazda tahribat
ile ilişkilendirilebilir.
Gıdalarda BAY kullanımı arttıkça yukarıda sıralanan hastalıklar katlanarak artar.
BAY'ların gıdalarda kullanılması, tüketenleri gelecekte hastalıklara yatkın hale getirebilir.
Eski bir özdeyiş, "Ne yersen osun" der ve yediğimiz yiyecekler ya sağlığı destekleyebilir ya da onu tehlikeye atabilir.
BAY'ların yeniden ısıl işleme tabi tutulmasından dolayı oksitlenmiş ürünlerin oluşumu damarların fonksiyonu üzerinde zararlı bir etkiye yol açar.
Endotelyum türevli rahatlatıcı faktör olarak da bilinen nitrik oksit (NO), bütünlüğünü korumak için vasküler sistemin homeostazisini düzenlemek için endotel tarafından serbest bırakılır.
NO siklik guanosin monofosfat yoluyla vasküler düz kas gevşemesine neden olur.
BAY, yemeklik yağ olarak kullanılması, serbest radikallerin üretimi, antioksidan ve vitamin seviyelerinin azaltılması, oksidatif strese yol açar.
Oksidatif stres ve endotelyal fonksiyon bozukluğu, diyet modifikasyonu ile kontrol edilebilen kardiyovasküler hastalıkların oluşumunda önemli rol oynar.
Kullanılması yasak ve tehlikeli kimyasal olduğu halde, bazı vicdansız karanlık insanlar, restoranlar, lokantalar, fastfoodlar, aşevleri, pastaneler, hazır yemek firmaları ve vb. yerlerden kanser yapıcı BAY'ları tekrar gıdada kullanılmak üzere satın almakta, fitre ve ağartma işleminden sonra piyasaya satmaktadırlar. İllegal yeraltı sanayi zinciri oluşturulmaktadır.
Yağ fiyatlarının yüksek olduğu bu günlerde bazı vicdansız karanlık insanlar illegal olarak topladıkları BAY'ları, filtre edip magnezyum silikatla ağartma işleminden sonra bitkisel yağların içine katarak vatandaşa satması ayrıca bir faciadır.
BAY'ların kaynakta ayrı toplanması için;
- Lokanta ve restoran işletmeleri,
- Pastaneler,
- Aşevleri ve hazır gıda sektörü
- Fastfood işletmeleri,
kendi BAY'larının lisanslı yerlere verildiğini, illegal yerlere verilmediğini ve BAY'ları işletmelerinde kesinlikle kullanmadıkları ile ilgili halka güven verici çalışmalar başlatmalılar.
BAY'ları hızlı, seri, pratik ve ekonomik olarak tanımlayacak basit ölçüm (Oleotest gibi) sistemleri geliştirilmeli ve vatandaş yağ satın alırken pratik test yapabilmeli.
Bakanlık kütle balansının esas alarak MoTAT sistemini uygulamaya koyarak, BAY'ların üretildiği yerden nihai biyodizel üretim tesisine varıncaya kadar takip edebilir, kontrolünü yapabilir ve illegal çalışanlara ağır yaptırımlar uygulayabilir.
Doğru ve tekniğine uygun geri dönüştürülürse BAY, asla çöp olmaz ve boşa harcanmaz.
Son söz;
Türkiye'de firesi alındıktan sonra yılda 315 milyon kilogram BAY oluştuğu tahmin edilmekte. Tamamının geri kazanıldığı kabul edilirse biyodizel tesisinde 315 milyon kilogram biyodizel ve 3 milyon kilogram gliserin üretilebilir. Biyodizelin yoğunluğu 0.86-0.90 kilogram/lt arasında değişir.
Motorin yerine biyodizel kullanıldığında sera gazı CO2 emisyonu yüzde 78,45 oranında azalır. Biyodizel yaşam döngüsü dikkate alındığında gerçek CO2 emisyonu 0,578 ton/metreküptür.
Motorinin CO2 emisyonu ise 2.683 ton/metreküptür. Buna göre 360.000 m3 BAY, biyodizele dönüştürülüp araçlarda fosil yakıt motorin yerine kullanıldığı zaman 758 bin 520 ton/yıl CO2 emisyonu azaltılır.
Biyodizel üretilse ekonomik değeri 560 milyon dolar olan 315 milyon kilogram/yıl üretilen BAY nerede?
BAY'lar şimdi kaçakçıların iştahını kabartmış durumda.
BAY'ların illegal kullanılmasının ana nedeni, denetimsizlik, takipsizlik, raporlama ve yaptırım yapılmamasıdır.
Son olarak BAY'ları kesinlikle lavaboya dökülmemelidir.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish