Toplumsal ilişkileri tanımlayan önemli terimler vardır.
Bu terimler kelime olarak her yerde mevcuttur.
"St" harflerinden türeyen bu kelimeler çok önemli ve özeldir.
Mesela; "Structure", bu terim toplumsal ilişkiler, bir toplumun altyapısını oluşturan gövdenin uyumlu, organik, diri ve yapıcı ögelerini içeren dizgeden ibaret olduğunu ifade eder.
Bu toplumsal ilişkilerde temel terimimiz "st" üzerinden gelişir.
Yani strüktür (structure), bu toplumun değişmez parçalarını temsil eder.
Bu sistemin bir altyapısı bulunmaktadır. Bu altyapının üzerine "Institution" ya da kurum adında sağlam sütunlar konulmuştur.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Bu sütunlar arasında irtibat halinde olan damarlar ve sinirler şeklinde bağlantılar, kanunlar, işaretler, semboller ve biçimler denebilecek çeşitli ilişkiler zinciri yer almaktadır.
Toplum gövdesini oluşturan yapının sözcüklerini oluşturan harflerimiz "st"dir.
Yani esas yapı, toplumun kurulduğu gövdeyi oluşturan yapıyı kendisi üretir; "structure" gibi.
Hint-Avrupa dillerinin tamamında toplumsal altyapısını oluşturan kelimelerin tamamının "st" kökünden geldiğini görüyoruz.
"St" kökünden türeyen kelimeler değişmezliğe, yerleşikliğe karşılık gelir.
Hint-Avrupa ve Aryen dillerinde "steh-no" yer, çevre, yurt, bölge; "steh" durmak, beklemek.
"Stanam/Yer", "ste/durmak", beklemek olarak "stan" son eki Sanskritçe "stha", Avesta dilinde ve Kadim Farsçada "sta" beklemek, durmak; Farsça ve Kürtçe gibi yeni İrani dillerde ise "st" olarak görülmektedir.
Antik çağlardan bu yana Kürdistan, farklı çeşitlerde ancak fonetik yapıları açısından aynı anlama gelen isimlerle adlandırılmıştır.
Örnek olarak: Kürtçede; hestî/kemik, (este/kemik, estene/var olmak. -kırdî-) stûn/direk, stû/boyun, stêr/yıldız, pestîl/baskılanmış, xwestin/istemek, dest/el, rast/doğru, durist/dürüst, diklik, düzlük, sabitlik, katlanarak yükselme, standin/almak, stro/boynuz, stûn/sütun, stasyon/istasyon, stewr/kısır, stop, vs. veya istan-stan, Goristan, Gulistan, Bostan, Şaristan, Şehristan, Germistan, Zivistan.
"St" harfleri Aryen dilleri grubunda bütünüyle "imek", yer almak, duruş anlamında bulunmaktadır.
Yani, asla Kürdis-tan veya Gülis-tan gibi "st" harflerini ayrı yazamazsınız.
"St" harfleri ayrı yazılma aptallığına izin vermez.
Neden?
Çünkü varlık ve sübutu gibi.
Kürtçede de Farsçada da bolca örnek vermek mümkündür.
Misal olarak, "est" veya "hest" bunu göstermektedir.
"Istaden/durmak", "istgah/durak", "ustunhan/kemik" yine bu köktendir.
Kemik; duruş ve sübutu bulunan beden parçası anlamı taşır.
"Institution", enstitü toplumun iskeleti çekirdeğidir.
Arapçada ism-i mekân kalıbı olan "mefal" ile ifade edildiği gibi: Mekteb, menfez, mehcer, merkeb, meşreb, mezheb.
Kürtçe ve Farsçada "istan" eki ism-i mekân olduğu gibi.
Avrupa dillerinde "est", Farsçada "hest"tir.
"İstasyon", "istah"dır. Kürtçede "stasyon" demektir.
Avrupa dillerinde "var olan şey" anlamına gelen "statü" de aynı köktendir.
"Station", "est", "institu", "structure" gibi kelimeler yerleşikliğe, durağanlığa işaret eder.
Dolayısıyla "st" kökünden türeyen kelimeler; var olan, üretilmemiş, onaylanmamış, vazedilmemiş bir şeyin nitelik ya da yeni bir temel, yeni bir kurum olarak topluma eklenmediği, tersine, bireyin toplumda gözünü açtığında gördüğü, kendisinden önce var olan şeylerden oluşan bölümler anlamı taşımaktadır.
Bu noktada Kürdistan sözcüğü ve toplumsal altyapısı, yani sosyal st-strüktür (structure sociale), "st" kökünden gövdenin hareketli ve değişken ögeleri karşısında değişmez temel kısmından üretilmiştir.
O büyük meyvenin çekirdeği anlamındadır.
Kürdistan, Bulgaristan, Afganistan, Gürcistan vs. gibi toplumsal altyapının değişmez yerleşik değerlerini ifade eder; bu değerler, yani "st" üzerinde üretilen kelimeler, insandan önce olan, insanın onun üzerine geldiği toplumsal altyapının ögelerini bize verir.
Kürt sorununun temel, yani Baz'ın (base) temel öğesini de bize verir.
Karşılıklı ilişkilerde bir doku durumunda bulunan ilişkilerin adı Strüktürdür.
Bu Strüktür ya da toplumsal ilişkiler üzerinde kurumlardan yani "Institution" ibaresidir.
Kurumlar iki türlüdür; temel kurumlar (yaygın anlamıyla) toplumun esas temellerinde ve sütunların karşısında bulundukları ve kendisinden önce var olduklarını görür.
Örneğin: Dil kurumudur, doğan her birey, kendinden önceki ait olduğu toplumda dilin bulunduğunu ve kendisinin sadece öğrenmesi gerektiğini görür.
Aile, devlet, hükümet, din, gelenek bunlar değişmezdir.
Aynı şekilde inançlar, din ya da dinler, ideolojiler, edebiyat, bilimler, kültür, felsefe, sanat, tüm bunlar toplumun üst yapılarından bir parçadır.
Bütündeyse toplumlar bu şekliyle karmaşık bir şekil barındırır.
Yani, bir temel, baz/altyapı, toplumsal ilişkilerde strüktür var ve üst yapınız olan ideolojik kurumlarınızı onun üzerinden tanımlarsınız.
Kürdistan sözcüğünün de üretildiği harfler "st" üzerinden okumak mümkündür.
Kürdistan ile ilgili tarih metinlerinde kullanılan; Kardu, Kardkhi, Karduşi, Karda, Kurdivan, Kurdiya, Guti, Kordi, Kardalar, vs. vs. sözcükler Kürtlere işaret etse de, coğrafi bir tanımlama değildir.
Dolayısıyla Kürdistan sözcüğünde kullanılan "st" harfleri, konumuzun altyapısını oluşturuyor.
Bu iki harfin ayrı olarak ele alınması ya bilmemezliktir ya da provoke edilmesidir.
En nihayetinde sorun Kürdistan kelimesine gelip dayanıp tıkanıyor oluşu tesadüf değildir.
*Daha fazla bilgi için bkz: Osmanlı Arşiv Belgeleriyle Şeyh Ubeydullah
*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish