Sözü asla eğip bükmeye gerek yok: Casusların en hasını, iktidarın ta kendisi yaratmıştır.
Nasıl mı? Şeref ve haysiyetten yoksun gazeteci müsveddelerine villalar, Mercedes'ler (şoförleriyle hem de), evler, TV kanalları, gazeteler, internet siteleri verip başlarından para yağdırarak...
İşte, burunlarını kahve rengine boyayarak, qoy-qoylarıyla, pohpohlamalarıyla, yağlamaları, tuzlamaları, sabunlamalarıyla iktidarın ayağının yerden kesilip dünyayla irtibatının kaybolmasına onlar neden oluyor.
Düşünebiliyor musunuz? Kral XIV. Louis'nin 18'inci yüzyılda söylediği "Devlet benim" sözünü, 21'inci yüzyılda Azerbaycan devlet başkanı için söyleyebilenler vardır.
Ve devlet başkanı buna hiçbir tepki göstermiyor.
Hiçbir casus şebekesi, ülkenin iç dokusunu "devleti ve devletçiliği savunma" adıyla Azerbaycan iktidarının finanse ettiği medya kadar darmadağın edemezdi, bundan emin olun.
Ve o internet sitelerinden biri, Rusya'nın Azerbaycan'daki casus ağını ifşa eden bir haber yayımlıyor. Hem de imzasız!
Şimdi sıra, Türk okurlarının da Rusya'nın Azerbaycan'daki casus şebekesinde olduğu iddia edilen o şahısları tanımasına geldi...
Listenin ilk sırasında, 1996 yılından itibaren yürüttüğü Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri görevinden 2019 yılında alınarak Ulusal Bilimler Akademisi Başkanı görevine atanan ve ülkenin en yüksek ödülü sayılan Haydar Aliyev Madalyası'nın bizzat devlet başkanı İlham Aliyev tarafından boynuna asıldığı (madalyaya ürkek ürkek baktığında kuşku uyandırmıştı zaten) Ramiz Mehdiyev'in ismi var.
1938 Nahçıvan doğumlu Ramiz Mehdiyev, SSCB döneminde bizzat Haydar Aliyev tarafından veya onun telkinleriyle üst düzey görevlere atandı.
Azerbaycan Komünist Partisi'nde Mayıs 1988'de yaşanan yönetim değişikliğinden sonra koltuğunu kaybeden Mehdiyev, Moskova ile sıkı irtibatını hiçbir zaman koparmadı.
Bir süre Bilimler Akademisi'nde araştırmacı olarak çalışan Mehdiyev, Cumhurbaşkanı Ebülfez Elçibey'in iktidarı Haydar Aliyev'e devredip köyüne yerleşmesinden hemen sonra Cumhurbaşkanlığı'nda üst düzey bir göreve getirildi.
1996 yılında ise Haydar Aliyev, Ramiz Mehdiyev'i Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği'ne atadı, yani kendisinden sonraki ikinci şahıs konumuna yükseltti.
Ekim 2003'te İlham Aliyev'in devlet başkanlığı görevini üstlenmesinden sonra Mehdiyev sınırsız yetkiler elde etti.
Örneğin, Aliyev'in yerine yıllık basın toplantılarını o gerçekleştirdi, birkaç bakanlığı bir araya getirerek kendi başkanlığında komisyonlar kurdu ve kendine bakanlar üstü bir rol biçti.
Başta ABD olmak üzere Batılı ülkelerin Bakü'deki büyükelçiliklerinin "demokrasi" taleplerini olduğu gibi kendilerine iade ederek, onların yüzlerine "Biz sizinle demokrasi değil, istikrar üzerinde anlaşmışız. Petrolü sorunsuz sevk etmeniz için" tokatlarını atmaktan asla çekinmedi.
Mehriban Aliyeva'nın Mart 2017'de Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı görevine atanmasıyla Ramiz Mehdiyev'in etkisi nispeten azalsa da kendisi zaten o zamana kadar adına "devlet" denilen mekanizmanın birçok köşe taşını eline geçirmeyi başarmıştı.
Tüm alanlardaki kadrolaşma büyük ölçüde onun eseriydi.
Kasım 2019'da görevden ayrılıp Ulusal Bilimler Akademisi Başkanlığı'na geçtikten kısa süre sonra, ültimatom tarzında bir açıklamayla adeta iktidarın diğer ortağı konumundaki Paşayev klanına meydan okudu:
Azerbaycan'da bin yıl sonra da Haydar Aliyev çizgisi sürecek, farklı bir düşünceyi asla kabul edemeyiz.
Bir zamanlar görev verdiği kişiler tarafından ağır hakaretlere maruz kalmasına rağmen bir süre Bilimler Akademisi'nin başında duran Mehdiyev, nihayet iki sene önce orayı da bırakmaya zorlandı.
Ancak yönetimin derin katlarındaki etkisini koruduğu söyleniyor.
İşte, Haydar Aliyev'in sadece Sovyet döneminde değil, bağımsız Azerbaycan'da da en çok itimat ettiği birkaç şahıstan biri olan ve devlet başkanı İlham Aliyev'le tam 16 sene birlikte çalışmış 87 yaşındaki Ramiz Mehdiyev'in isminin şimdi "Azerbaycan'daki Rusya ajan şebekesi"nin ilk sırasına yazılması, şu mealde bir şey olmalı:
Bir kuş gördüm ayağını nallatır
Gel de bunun manasını ver şimdi
Uzun süre İçişleri Bakanlığı'na bağlı Mali Polis Dairesi'nde çalıştıktan sonra Temmuz 2004'te devlet başkanı İlham Aliyev tarafından Ulusal Güvenlik Bakanı görevine atanan Eldar Mahmudov, ilk başarısını İçişleri Bakanlığı Cinayetlerle Mücadele Dairesi elemanlarından Albay Hacı Mammadov'un grubuna karşı yaptığı operasyonla kazanmıştı (bu çeteyle ilgili Independent Türkçe'nin arşivinde yazımız var).
İçişleri Bakanlığı'nda görev yapmasına rağmen 1995 yılında kurduğu çeteye Kuzey Kafkasya menşeli insanları da dahil ederek, aralarında akademisyen, gazeteci, savcı ve üst düzey polis görevlilerinin bulunduğu 100'ün üzerinde insanı katleden Hacı Mammadov'un talimatıyla, Şubat 2005'te Eximbank Genel Müdürü Cihangir Hacıyev'in eşi Zamira (halihazırda Londra'da yaşıyor) Lexus markalı araç ve BMW markalı eskortla güzellik salonuna giderken kaçırılmış ve 1 milyon dolar fidye istenmişti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Aslında kaçırma olayını hangi çetenin yaptığı, istihbarata da polise de belliyken, Ulusal Güvenlik Bakanlığı operasyonu yaklaşık 1 ay sonra gerçekleşmiş ve Hacı Mammadov çetesini çökerten ekip, devlet başkanı Aliyev ile hatıra fotoğrafı çektirmişti.
Daha sonra Ulusal Güvenlik Bakanlığı'nın üst düzey elemanları (bir kısmını Bakan Eldar Mahmudov İçişleri Bakanlığı'ndan getirmişti) tüccar, esnaf ve işadamlarının korkulu rüyası haline geldi ve istihbarat generallerinin aylık haraç toplamalarına ilişkin haberler ayyuka çıktı.
Gücünü her geçen gün artıran Bakan Mahmudov'un Eximbank'ta birikmiş yaklaşık 10 milyar dolar paranın bir kısmına el koyarak yurtdışına kaçırdığı bile iddia edilmişti.
Ve galiba devlet başkanı Aliyev, bu kurumun artık iflah olmaz hale geldiğini görerek, Ekim 2016'da Mahmudov'u görevden almakla yetinmeyerek, Ulusal Güvenlik Bakanlığı'nı tamamen feshetti. Mahmudov'la çok yakın ilişki içinde bulunmuş bir dizi general tutuklandı, uzun süren soruşturmaların sonucunda bir kısmının rütbesi sökülürken, diğer kısmının ise milyonlarca dolarlık servetine el kondu.
Mahmudov'un ev hapsinde bulunduğunun iddia edilmesine rağmen kendisi bazı soruşturmalarda ifade verdi, bazı zamanlarda ise pahalı araçları, korumaları ve eskortlarıyla belirli yerlerde göründü.
Ancak bugüne kadar ne herhangi bir cezaya çarptırıldığını ne de herhangi bir maddi zarara uğradığını duyan oldu.
Çocukları ise Avrupa'daki ticari işleriyle dedelerinden kaldığını söyledikleri 100 milyonlarca euroyu, bugün çoktan milyar doların üzerine çıkarmış olmalı.
İşte 11.5 sene devlet başkanı İlham Aliyev'in Ulusal Güvenlik Bakanlığı yapmış Eldar Mahmudov, şimdi Azerbaycan'ın iktidar tarafından yemlenen basınında yer alan anonim habere göre, Rusya'nın Azerbaycan'daki ajan setinin içindeymiş.
Mahmudov'un elemanlarından biri, uzun süre Azerbaycan'ın İstanbul'daki Başkonsolosluğunda görev yapmış Parviz Mammadzada ise Ulusal Güvenlik Bakanlığı'nın feshinden sonra İstanbul'da kalmış ve halihazırda Türkiye'deki Azerbaycan diasporasını örgütleme ve kontrol altında tutma görevini yerine getiriyor.
"Devlet başkanının 24 saat ulaşamayıp da azlettiği dışişleri bakanı"
Azerbaycan'ın Roma Büyükelçisi iken Nisan 2004'te İlham Aliyev tarafından Dışişleri Bakanı görevine getirilen Elmar Mammadyarov, bu görevde Temmuz 2020'ye kadar kaldı.
Göreve gelir gelmez, "Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki sorunların diplomasi yoluyla çözümü" amacıyla (Bakan'a göre, 1993-2003 yılları arasında bu alanda hiçbir ilerleme kaydedilmemişti; Baba Aliyev'in dönemindeki girişimlerin tamamı reddediliyordu) "Prag Süreci"ni başlatan Elmar Mammadyarov, beyefendiliği ve Azerbaycan dilindeki ilginç konuşmalarıyla hafızalarda kazındı.
İki oğlunun adına New York'ta toplam değeri yaklaşık 5 milyon doları bulan iki daire alınca, Mammadyarov, bu konuda suskun kalmayı tercih ederek basın sözcüsü Leyla Abdullayeva'nın açıklama yapmasını uygun gördü.
Basın sözcüsü Abdullayeva kısa ve öz konuştu:
Evlatlarının New York'taki daire konusu Bakanın tamamen özel işi olduğu için özel işle ilgili açıklama yapmıyoruz.
(Leyla Abdullayeva, halihazırda Azerbaycan'ın Paris Büyükelçisi görevini yürütüyor.)
Şahsen, benim hafızamda Sayın Mammadyarov, bir de oğlunun New York'taki düğününde oynadığı tivistle de kaldı.
Okuyup yazmaktan yorulduğumda açar, seyrederim.
Birkaç sene önce, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile temasının sürdüğünü ifade eden Mammadyarov, halihazırda belirli konularda açıklamalar yapmasından, gazetecilerle temas içinde olmasından, kısacası susmamasından dolayı "Rusya ajanı" ilan edildiğini belirtiyor.
Bunun ne ölçüde ikna edici olacağı, önümüzdeki günler gösterecek.
"Rus ajan ağı"nda olduğu iddia edilen Ebülfes Garayev, 1994-2006 yılları arasında Gençler, Spor ve Turizm Bakanlığı yaptıktan sonra Kültür ve Turizm Bakanı olarak atanmış ve bu görevi Mayıs 2020 yılına kadar sürdürdü.
Görevden alındıktan sonra hakkında bir hayli yolsuzluk iddiası gündeme gelen Ebülfes Garayev, kendini derin bilimsel çalışmalara adadığını iddia ederek toplum içinde pek gözükmedi.
2006-2021 yılları arasında Gençler ve Spor Bakanı olmuş Azad Rahimov'un da ismi "Rus ajanları" listesinde geçiyor.
Devlet Başkanı Aliyev'in sportif faaliyetlere verdiği önemden dolayı ismi çoğu zaman ön planda oldu Azad Rahimov, 30 Nisan 2021'de New York'ta kanserden hayatını kaybetmeseydi, muhtemelen Azerbaycan medyasında açıklanmış "Rusya ajanı" listesinde ismi geçmeyeceği gibi görevini de sürdürecekti.
Ancak yaklaşık 4 yıldan bu yana hayatta olmayan birinin isminin "Rusya ajan ağı"nda olması gerçekten ilginç bir durum.
Bu iki şahsın önemsizliğini hesaba katarak, kendileriyle ilgili teferrüatların üzerinde durmayı zaman kaybı sayıyoruz.
Şimdi...
Bu satırların kaleme alındığı dakikalarda, Bakü'deki Rus Evi'nin tabela ve panolarının demonte edildiği haberi geldi ve ardından videolar paylaşıldı.
Bu durum, devlet başkanı Aliyev'in niyetinin ciddi olduğunu gösteriyor: muhtemelen önümüzdeki günlerde atın yokuşa sürülmesi süreci devam edecek.
Azerbaycan devlet televizyonunun yayınları da şimdilik bunu gösteriyor (tabii ki farklı bir talimatın geldiği anda içeriğin değişmesi işten bile olmayacak).
Azerbaycan'ın atacağı bundan sonraki adımların arasında, medyada isimleri "Rus ajan ağı" üyeliğine çıkmış Cumhurbaşkanlığı eski Genel Sekreteri Ramiz Mehdiyev, eski Ulusal Güvenlik Bakanı Eldar Mahmudov ve eski Dışişleri Bakanı Elmar Mammadyarov'la ilgili "ajanlık" suçlamasıyla soruşturma başlatılabilir mi?
Yönetim kendi ciddiyetini göstermek istiyorsa, bu adımı atmaktan da çekinmemesi gerekecek.
Ve medyaya anonim şekilde yansıtılmış bu iddiayı Rusya tarafı nasıl karşılayacak?
1997'de kurulmuş Rus Evi'nin çalışmalarının durdurulması asla kolay bir iş değildi, ancak Sayın Aliyev kararlılıkla bu işin üzerine gitti. Ya Rusya tarafı da aynı tarzda yanıt vermeye kalkarsa?
Rus Evi'nin çalışmalarına son verilirken Putin-Aliyev buluşmasının gerçekleşme ihtimali ne kadar yüksek? Bunu tahmin edebilen var mı?
Nasıl demişti cennet mekan Mirza Ali Ekper Sabir:
Karışıktır şimdilik milletin istidadı (yeteneği)
Eledikçe safı bir yan, tozu bir yanlık olur.
Gönlüm Azerbaycan'ın bu tutumunu sürdürmesinden yana...
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish