Tarihçi Sami Mubayyed, Al Majalla'deki yazısında bağımsızlığından bu yana Suriye'yi yöneten hem sivil hem de askeri cumhurbaşkanlarını, darbeleri ve darbe girişimlerini, suikastları ve suikast girişimlerini, son olarak da, eski devlet başkanı Hafız Esad'ın başlattığı ve Beşşar Esad ile rejimin diğer ayağı ve korkutucu bir üne sahip olan Mahir'in Rusya'ya kaçmasına kadar süren Tashih (düzeltme) Hareketi'ni inceliyor.
Bu sunumdan açıkça anlaşılıyor ki, Arap veya Arap olmayan hiçbir ülke, bu kadar inanılmaz sayıda güç mücadelesine tanık olmamıştır.
Hafız Esad ile başlayan uzun istikrar döneminde bile Rıfat Esad kardeşini devirmeye çalışmıştı.
Cemal Abdunnasır'ın birleşik devletin başkanlığını yaptığı ve Suriye'nin olaylar ve ayrılıklar tarihinin en meşhur ayrılıkçısına dönüştüğü kısa dönem de uzun sürmedi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Sivil aşamanın sona ermesi ve anayasal yönetimin nihai çöküşünden sonra Suriye, sosyalizmi savunan ve "oligarşi"ye yani kayırmacılık ve yolsuzluk yoluyla zengin olanlara dayanan bir rejime tanık oldu.
Geleneksel siyasi sınıf siyasetten tamamen uzaklaştırıldı.
Gazetelerin tek arenası haline geldiği savaş bahanesiyle, bir kemer sıkma ekonomisi oluşturuldu.
Doğu Avrupa ülkelerinde olduğu gibi tüm gazete ve dergiler kapatıldı.
Geriye sadece 3 resmi gazete kaldı, bunların da başlıca haberleri cumhurbaşkanının kimi kabul ettiğiydi.
Gazetelerle birlikte tek devlet kanalı da sayın başkanın konuşmalarını yayımlıyordu.
Bağımsızlık ve Düzeltme Hareketi arasında Şam, devlet adamları ve ulusal liderlerin önderliğinde kısa bir süre devlet hayatı yaşadı.
Sonra sabah uyandığınızda tankların gürültüsü ve okunan "Bir Numaralı Bildiri" ile karşılaştığınız bir aşamaya girdi.
Darbelerin çoğu daha ikinci bildiriyi yayınlayamadan başarısız oluyorlardı.
Hartum'dan Libya, Irak, Yemen ve hatta Somali'ye kadar söylemler, kışlalar, boş nutuklar salgını birçok ülkeyi vurdu, geride sefalet, yoksulluk ve kıtlık bıraktı.
Suriye modeli üçüncü dünyada genelleşti.
Bağışıklığı en zayıf olan ülkeler ordu ve yolsuzluklar tarafından yok edildi.
Suriye, Fransa'nın kendisinden kopardığı sancakları (İskenderun Sancağı) geri isterken, kendisi bölgelere, sancaklara ve devletçiklere dönüştürüldü.
Şimdi de İran'ın derinliklerinde bir süre kaldıktan sonra, orijinal biçimi olan Suriye Arap Cumhuriyeti'ne dönmeye çalışıyor.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.