Charles Michel'in inisiyatifiyle 6 Ekim 2022'de Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'da, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın aynı masa etrafında samimi fotoğrafları paylaşılırken, ardından Sayın Erdoğan'ın Paşinyan'ı kabul ederek bölgede barışın, istikrarın ve gelişimin sağlanması için önemli telkinlerde bulunduğu açıklanıştı.
AB ile varılan anlaşma sonucunda "gözlemci misyonu" Ermenistan-Azerbaycan sınırına çok yakın bölgelere yerleşirken, Azerbaycan bu durumdan sürekli yakındı.
Ekim ayı sonunda "Bensiz Olmaz" parolasıyla Azerbaycan ve Ermenistan liderleriyle yeniden bir araya gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, o gelişmelerden sonra Ermenistan üzerinde aşırı baskı kurmadığına veya kuramadığına tanık olduk.
Saflar netleşirken, Nikol Paşinyan Batı ile ilişkilerini geliştirme yönünüdaki hamlelerini hızlandırdı, Azerbaycan ise Rusya'ya yakınlaşmayı tercih etti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
AB ve ABD'nin ısrarlarına rağmen, Ermenistan Başbakanı ile Avrupa'da buluşmayı reddeden Sayın Aliyev, bunun yerine BDT'nin Bişkek Zirvesi'nde, Nikol Paşinyan'ın "Bişkek'e gelmeyip uzaklara gitmeyi tercih etmesinden" bizzat Vladimir Putin'e şikayetçi oldu.
5 Nisan 2024'te, dönemin ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in de katılımıyla AB üst düzey yöneticileri Brüksel'de, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'a çok yönlü destek açıklarken, Azerbaycan bu durumdan yine şikayetçi oldu. 31 Temmuz 2024'te Rusya askerlerinin Erivan'ın Zvartnots Havalimanı'ndaki görevi sonlandırılırken, BDT zirvelerine katılmayan Nikol Paşinyan, ülkesinin Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'ndeki üyeliğini ve aidat ödemesini durdurdu. Hatta geçtiğimiz Aralık ayı sonunda yapılan toplantılara "virüs kaptığını" gerekçe göstererek katılmadı ve özellikle Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko'ya ağır sözler söyledi.
14 Ocak'ta Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan ile görev süresinin son günlerinde ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken arasında imzalanan stratejik ortaklık anlaşmasının, bölge ülkelerinde yakından analiz edildiğini gördük.
Yani, 2 sene önce AB'den Gözlemci Misyonu desteği alan Ermenistan'ın şimdi de ABD ile stratejik ortak olmasının özellikle İran ve Rusya'yı rahatsız etmemesi imkansız.
Son günlerde ise Ermenistan topraklarındaki yabancı asker sayısının artmasına ilişkin iddialar ortaya atıldı.
Bu iddiaların doğruluğunu Independent Türkçe aracılığıyla Erivan'daki Güvenlik ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü program koordinatörü Ruben Mehrabyan'a sorduk.
"Böyle bir karar yok; resmi veya gayriresmi açıklama yapılmadı"
Ermenistan topraklarında yabancı asker sayısının artmasına ilişkin haberi ilk kez duyduğunu söyleyen Mehrabyan, "Böyle bir delil yok, bir karar yok, bununla ilgili hiçbir resmi veya gayriresmi açıklama yapılmadı. Ermenistan basınında da böyle bir haber yer almadı. Fransız basınında da bu konuda hiçbir şey yazılmadı. Birilerinin kenardan hangi anlamda konuştuğunu bilmiyorum. Halihazırda AB Gözlemci Misyonu'nun görev süresinin uzatılması konusu üzerinde çalışılıyor. Bu konuda bir karar vardır ve teknik konular üzerindeki çalışmalar bitmek üzere. Önümüzdeki günlerde bu konudaki durumla ilgili açıklama yapılacaktır" dedi.
"Fransa'nın değil, Avrupa Birliği'nin sivil bir misyonu"
Sadece gözlemci müsyonun görev süresinin uzatılmasıyla ilgili çalışmalar yapıldığını vurgulayan Ruben Mehrabyan, "Bu, Fransa'nın değil, Avrupa Birliği'nin sivil bir misyonu. Doğrusu, gözlemci sayısının artırılacağı veya aynı kalacağına ilişkin de kesin bir bilgi yok. Önümüzdeki günlerde bu konu kesinleşecek, çünkü misyonun 2 senelik görev süresi dolmak üzere ve kararın daha önceden alınması gerekir" şeklinde kouştu.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish