Kaybeden, teknik adama yazar

Okan Can Independent Türkçe için yazdı

Kolaj: Independent Türkçe

Son yılların en önemli maçlarından biri olacak Fenerbahçe-Galatasaray maçı.

Burun buruna giden yarışta, kazanan yelkenlerine rüzgâr doldururken, kaybeden içinse tartışmalar başlayacak.

Çünkü iki takımın teknik adamı da tartışılmaya müsait ve en ufak sorunda, hedef olabiliyorlar.

Bu açıdan birbirlerine benzer tarafları var İsmail Kartal ve Okan Buruk'un.

Bakıldığında, iki takım arasında rekabet kalmadı zaten. Çünkü aleni şekilde bir savaş var resmen.

Bu savaşın düzenli orduları var ve iki tarafta birbirlerini yok etmeye çalışıyor.

Saha içine gelirsek; teknik adamların şu ana kadar gösterdiği performanslarda pek de birbirinden ayrıştığını söyleyemeyiz aslında.

Yani teknik adam yeteneklerinden çok, kadro gücü ile ilerliyor iki takım.

Galatasaray'ın sezon başındaki yanlış kadro mühendisliği ile Avrupa'da nasıl zorlandığı ve sonuç alamadığı Avrupa maçlarında görüldü.

Maliyeti yüksek Galatasaray kadrosunun, çok kötü bir dönemdeki Manchester United ve Kopenhanglı grupta, şampiyonlar ligine devam edemedi.

Grup maçlarında oyun olarak enerjik ve tempolu oyunlar ortaya koysa da Galatasaray, strateji ve oyun zekâsı açısından sorunlar yaşadı.

Galatasaray'ın yerel ligdeki oyununun, Avrupa'da yetmediği ve yerel rekabetin, teknik adam deneyimleri açısından bir katkı sunmadığı da görüldü.

Bu açıdan Türkiye şampiyonluğunun, oyun olarak Avrupa'da bir karşılığı yok.
 

aa.jpg
Fotoğraf: AA

 

Avrupa maçları, Galatasaray'ın defolarını gösterdi

Avrupa maçları, Galatasaray'ın saha içinde oyun merkezi oluşturma ve merkezden çözüm üretme konusunda yetersiz kalmasını ve iyi oynar gibi gözüktüğü maçlarda, oyun zekasının sonuca ulaşmakta yetmediğini de ortaya çıkardı. 

Mesela Icardi, Zaha, Tete, Kerem,Barış Alper, hatta Bakambu'nun ön alanda yarattığı baskının yüksek bir enerji ile kaotik bir oyuna dönüşmesi, şampiyonlar liginde sonuç getirmedi.

Burada orta saha oyuncularının takım boyunu ve oyuncu mesafelerini ayarlayamaması ile oyunu kontrol edememesi, fiziksel gücün orantısız harcanmasına sebep olmuştu.

Örneğin, Kopenhang maçında oyuna müdahale eden Okan Buruk'un tüm hücum oyuncularını sahaya atarak skor bulmak istemesi, sonuç getirmedi.

Çünkü Galatasaray'ın oyunu, bilinçli üretimden uzak ve öngörülebilirdi.

Her ne kadar Okan Buruk, yapılan orta sayısı ile oyunundan memnun kalsa da aslında bu oyun doldur boşaltan başka bir şey değildi.

Bayern Münih ve Manchester United maçlarında ise sürekli yüksek enerji koyup, maçın geneline yaymadığı enerji ve sonuçsuz oyun da aslında takımın strateji ve oyun aklından uzak olduğunu gösteriyor. 
 

ntv.jpg
Görsel: NTV Spor

 

Fenerbahçe orta sahası Galatasaray orta sahasına göre daha üretken

Bu açıdan doğru oyun konusunda İsmail Kartal ve Fenerbahçe'nin de bazı maçları soru işaretleri barındırıyor.

Örneğin hem Trabzonspor hem de Nordsjaelland maçında, ihtiyacı olan oyunu değil, önde baskı oyununu oynamaya çalıştı Fenerbahçe, hem de takımdaki eksik oyuncularını dikkate almadan.

Çünkü bazı maçlarda kadro ve rakibin durumu, puan tablosundaki yerinize göre oyun stratejisi belirlenir.

Rakibi nerede karşılayacağınız, oyunu nerde kabul edeceğiniz oyunu nereden kuracağınız ve rakiplerinizin zaafları, oyun planınızı şekillendirir.

Bu açıdan Jorge Jesus'un yanlış stratejisinin geçen yıl hem Galatarasay hem de Beşiktaş maçlarında, Fenerbahçe'ye nasıl bedeller ödettiğini unutmamak gerek.

Galatasaray'a göre merkezi daha kuvvetli ve merkezden oyun kurma yeteneği daha fazla Fenerbahçe'nin. Asist sayılarına baktığımızda bu da görülüyor zaten.

Galatasaray'ın 19 asistinde Icardi en fazla asist yapan oyuncuyken, aynı zamanda en fazla gol atan oyuncu.

Fenerbahçe'de ise 25 asistte Tadic, en fazla asisti yaparken, Szymański, İrfan Can ve Fred asistlerde dengeleyici oluyor.

Bununla beraber, Fenerbahçe'nin hücum oyuncuları da gol dağılımında daha dengeli.

İsmail Kartal'ın asıl problemi ise oyunu okumada ve oyuna müdahalede.

Oyuncu değiştirerek oyuna müdahale eden İsmail Kartal, mağlup duruma düştüğünde geç reaksiyon vermesinin yanı sıra, oyunu değiştirmede de sorun yaşıyor.

Bu açıdan öngörülebilir ve tutucu bir teknik adam.

Bu maçta, Fred ve Becao'nun eksiklikleri ile yerlerine kimin oynayacağından çok, oyun stratejisini nasıl kuracağı önemli İsmail Kartal'ın.


Fenerbahçe'nin ön alan baskı tercihi, ikinci bir Trabzonspor maçı yaşatabilir

Fenerbahçe orta sahası, Toriera üzerinde baskı yaratabilirse ve onun alan hakimiyetini kırabilirse oyunu kazanabilir.

Zira önde baskı takıntısı olursa, Fenerbahçe'nin ikinci bir Trabzonspor maçı yaşaması muhtemel.

Zira oyunu, Galatasaray'ın zayıf olduğu yerde kurması ve oyuncu eksikliklerini en az indirecek oyun planına ihtiyacı var Fenerbahçe'nin.

Galatasaray'ın ise oyunu kazanmasından çok Fenerbahçe'nin alanlarını daraltarak, oyununu bozmasına ihtiyacı gerekiyor.

Zira oldukça kaliteli ayakları olan Galatasaray'ın, pozisyon sayısı az olsa bile skor yapmada zorlanmayabilir.


Güzel bir maç olması ve hakemlerin konuşulmaması dileğiyle.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU