Merhamet etmez misin?

İsmail Müftüoğlu Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: AA

"Kendilerine Rab'lerinden gelen her yeni ikazı mutlaka eğlenerek dinlerler."
(Enbiyâ/2)

"(Ey Muhammed) şüphesiz sen en büyük ahlak üzeresin."
(Kalem/4)

En seçkin insan, ahlaken en güzel olandır.

"Ahlak; güzelliğin, asaletin kemalidir."
(Eflatun)  

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, LGBT'ye karşı, meşru, yasal, ölçülü ve dikkatli "Büyük Aile Yürüyüşü"yle ilgili: "LGBT dayatmasına yönelik protestoyu yanlış, günah görebilirsiniz. Hatta aykırı bulabilirsiniz. Nefret söylemi kime karşı olursa olsun kabul edilemez. Çünkü nefret söylemi ile yaşam hakkını engellersiniz" diyerek talihsiz bir açıklamada bulundu.

Aileyi korumakla yükümlü Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı, bu açıklamasıyla, ülkenin ahlaken ne hale geldiğini gösteriyor.  

LGBT lobileri ve onları destekleyenler, ülkemizde ahlakın dibe vurmasının en büyük teyididir. Dıştan güdümlü, aileyi ve nesli yok etmeye çalışan bu nevi kuruluşlar, Müslüman Türk ailesinin ahlakı ile bağdaştırılamaz.

Ancak tepeden inme göreve gelen ve Ak Parti tabanını ziyadesiyle üzen Derya Yanık, haddini aşan açıklamalarda bulunmasıyla, hükümetin de sabrını tüketmiştir.

Böyle bir kimsenin bakan olarak kalmasını milletimiz asla onaylamaz. Bunun için Sayın Cumhurbaşkanı, Derya Yanık'ı derhal görevden almalıdır.

Aksi halde oy kaybı ziyadeleşir. Bakanın mezkur açıklaması zillet ifadesidir. 

Merhum Mehmet Akif der ki;

Müslümanlık bizden evvel böyle zillet görmedi!
Hâlimiz bir inhilâl etmiş vücûdun hâlidir;
Rûh-i izmihlâlimiz ahlâkın izmihlâlidir
Sade bir sözdür fakat hikmetlerin en mücmeli:
Bir halâs imkânı var: Ahlâkımız yükselmeli


Bugün her yerde seyretmeye mecbur bırakıldığımız manzaralar, toplumumuzda ahlakın düştüğü seviyeyi göstermektedir.

Zira ahlak yerine ahlaksızlık moda haline gelmiştir. Bu hal son derece ürkütücüdür. 

Kuvvetin meddahı olmak, aczi hiç söylememek;
Mübtezel birçok merâsim: İnhinâlar, yatmalar
Şaklabanlıklar, riyâlar, muttasıl aldatmalar:
Fırka, milliyet, lisan namıyla daim ayrılık


İşte, halimizin en güzel tarifini, bu mısralarla, Mehmet Akif yapmaktadır. Ahlaksızlığın her türlü taşkınlığını gördüğümüz halde, sesimizi gür bir şekilde çıkartamıyorsak, imanımızı, ahlakımızı sorgulamak durumundayız. 

Bu gibi gayrı ahlaki kepazelikler ve açıklamalar karşısında, 'Büyük Aile Yürüyüşü'nde olduğu gibi, yekvücut olmalı ve millete ders vermeye çalışanların defteri dürülmelidir.

Bu konuda parlamentoya düşen görev olduğu gibi, milletimiz de tavrını koymalıdır.

Bakan Derya Yanık'ın derhal görevden alınması için, millet olarak gür sesimizle bağırmalıyız.

Ancak bu hal, ölçüyü kaçırmadan olmalı, lisan-ı münasip kullanılmalıdır. Malumdur ki "Tatlı dil yılanı deliğinden çıkartır." 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Şaklaban tavır sergileyen politikacılar, ikaz edilmelidir. Gerekirse yasal nümayişler yapılmalıdır.

Bu konuda eline asasını, cübbesini alan herkes ahkâm kesmemeli, toplumu germemeli, cennet ve cehennemle insanları korkutmamalıdır.

Ferdi vahide düşen, bunlara dikkat etmesidir. Devlet gücü elinde imiş gibi bir eda içinde, hoş olmayan açıklamalarda bulunanlar, elbette ikaz edilmelidir. 

Bize düşen, Derya Yanık gibi açıklama yapanları, makamlara getirmemek için, yetkilileri uyarmaktır. Bu husus realize edilir ve makam sahipleri hizaya getirilirse, taban da soluklanır.

Mehmet Akif der ki:

Irzımızdır çiğnenen, evladımızdır doğranan!
Hey sıkılmaz, ağlamazsan, bari gülmekten utan


Hal-i pür melali bu olanların, vaki ikazlara karşı, 'sana ne' diyerek taşkınlık yaptıkları, açıklamalarda bulundukları, cümlenin malumudur.

Bunların toplumu germe niyetleri, kursaklarında kalmalıdır. Çünkü toplumu birleştiren örfler, gelenekler, ananeler var, din var, iman var.

Bunlara herkesin dikkat etmesi gerekmez mi? Bu güzelliklerden nasiptar olmayanlardan hayır gelmez. Onlar sadece yıkımla uğraşır, bize de onarmak düşer. Zira:

Müslümanlık nerde! Bizden geçmiş insanlık bile…
Âlem aldatmaksa maksat, aldanan yok nafile
Kaç hakiki Müslüman gördümse; hep makberdedir,
Müslümanlık bilmem ama galiba göklerdedir.

(Mehmet Akif)


Günümüz insanları için, bundan daha güzel bir tarif olamaz.

Sanayileşmek için çalışıyoruz. Ekonomiyi düzeltmek için uğraşıyoruz.

Dış politikada söz sahibi olmak için mücadele veriyoruz.

Ama ahlakımızı düzeltmek için asla gayret göstermiyoruz.

Bir nevi suskunluğumuzla, ahlaksızlığı ve ahlak dışı davranışları onaylıyoruz. 

Sonuç olarak Mehmet Akif'in dediği gibi:

Dehşet-i mâziyi getir yâdına;
Kimse yetişmez yarın imdâdına.
Merhameti yok diyelim nefsine;
Merhamet etmez misin evlâdına?


Kalın selametle.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU