Orta Amerika ülkesi Kosta Rika'da 3 Nisan Pazar günü genel seçimlerin ikinci turu tamamlandı. Skandallarla dolu ikinci tur oylamasının ardında eski Maliye Bakanı Rodrigo Chaves, Kosta Rika'nın yeni başkanı oldu.
Kosta Rika Yüksek Seçim Mahkemesi, pazar günü geç saatlerde yaptığı açıklamada, muhafazakar ekonomist Rodrigo Chaves'in oyların yüzde 53'üne sahip olduğunu, buna karşılık eski Başkan José Figueres Ferrer'in yüzde 47 oy aldığını açıkladı.
İlk sonuçların açıklanmasından bir süre sonra, Chaves'in rakibi, eski Cumhurbaşkanı Jose Maria Figueres yenilgiyi kabul etti.
Ancak seçmenlerin yüzde 42'den fazlası pazar günkü ikinci tur oylamasına katılmadı. Bu ilgisizlik, Kosta Rikalıların her iki adaya da duyduğu isteksizliği yansıtıyor.
Çünkü hem Chaves hem de Figueres, yolsuzluk ve cinsel taciz iddialarıyla birbirlerini suçladı. Merkezci eski başkan Jose Maria Figueres de muhafazakar eski maliye bakanı Rodrigo Chaves de iddiaları reddediyor.
Her iki aday da, kampanyalarını gölgeleyen önceki skandallara rağmen, rakiplerini geride bırakarak ilk ikiye kaldı.
Rodrigo Chaves, Dünya Bankası'ndaki 10 yıldan fazla görev süresi boyunca Endonezya'da ülke müdürü direktörlüğüne yükselmiş bir ekonomistti.
Ancak Chaves Endenozya'da "cinsel nitelikte uygunsuz davranış" iddiasıyla bir iç soruşturma geçirdi. Neticede görevinden alınmadı; fakat Dünya Bankası'nda yeniden görev almasına engel oldu.
Figueres,1953 ile 2010 arasındaki 15 seçimden dokuzunu kazanan merkezci Ulusal Kurtuluş Partisi'ni (PLN) temsil etti.
Figueres, 1994'ten 1998'e kadar ülkenin cumhurbaşkanıydı. Kosta Rika medyasının iddiasına göre Fransız Alcatel firmasından 900 bin dolar (814 bin euro) kabul ettiği için yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasıyla karşı karşıya kaldı.
Kosta Rika genel seçimleri ekonomik krizin ortasında geldi. Kosta Rikalılar son zamanlardaki yolsuzluk skandalları, Kovid-19 enfeksiyonu artışı ve kötü ekonomik koşullar nedeniyle ciddi bir hayal kırıklığı yaşıyor.
Keza, Kosta Rika ekonomisinin ana motorlarından biri turizmdir ve çevre korumada dünya lideri olan ülke, bu anlamda önemli bir eko-turizm destinasyonu olarak kabul edilir.
Çünkü Kosta Rika, Latin Amerika'nın "en mutlu" ülkesi olarak bilinirdi. Ancak ülkenin turizm endüstrisi koronavirüs pandemisinden büyük ölçüde etkilendi.
Ayrıca Kosta Rika, Peru ile birlikte 2019-2020 yıllarında istihdamda yüzde 14'lük bir düşüş yaşadı.
Kosta Rika, küresel salgının yol açtığı son 40 yılın en kötü durgunluğunu yaşıyor. İşsizlik on yıldan fazla bir süredir istikrarlı bir şekilde artıyor ve 2021'de yüzde 14,4'e ulaştı.
Yoksulluk 2021'de yüzde 23'e ulaştı ve şimdi borç GSYİH'nın yüzde 70'ine ulaştı. Dolayısıyla yüksek düzeyde bir eşitsizlik var.
Mevcut başkan Carlos Alvarado Quesada'nın partisi Yurttaş Hareket Partisi (PAC) hükümeti, ülkenin ekonomik sıkıntılarından sorumlu tutulması nedeniyle ağır bir yenilgiye uğradı.
Chaves, Kovid-19 pandemisi nedeniyle yıpranmış ekonomiyi canlandırmak ve 5,1 milyonluk nüfusun yaklaşık yüzde 23'ünün yoksulluk içinde yaşadığı zorluklarla karşı karşıya.
Artan gelir eşitsizliği, yaklaşık yüzde 15'lik işsizlik oranıyla Kosta Rika'yı dünyanın en eşitsiz ülkelerinden biri yapıyor.
Kosta Rika Ocak 2021'de, Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) 1,78 milyar dolarlık mali yardım almayı kabul etti.
Kendisine "pragmatist" diyen Chaves, "verimli, şeffaf kamu harcamalarının" önemini vurguladı. Ayrıca Kosta Rika'nın mali krizini çözmek için vergileri artırmayı da gerekli görmüyor.
Kosta Rika'nın açık ara en büyük ticaret ve turizm ortağı ABD'dir. Her iki adayın da ABD ile kişisel bağları olduğu için seçimi kim kazanırsa ilişkilerin iyi yönde devam etmesi muhtemeldi.
Ancak Çin'in Kosta Rika ekonomisinde tedarikçi olarak artan rolü, hem Chaves'in hem de Figueres'in, ekonomik bağları güçlendirmek için fırsat görmesine neden oluyor.
Chaves seçimi kazanırsa "Çin'den gelen turizmin tanıtımına vurgu yapacağını" söylerken; Figueres "Kosta Rika'nın ABD ve Avrupa ile olan dostluğunu ihmal etmeden Çin ile daha derin bir ilişkiye sahip olmanın önemini kabul edeceğini" açıkladı.
Mevcut Kosta Rika hükümeti, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısını şiddetle kınarken; Chaves'in de bu duruşu sürdürmesi bekleniyor.
Kosta Rika, yasadışı uyuşturucu ticareti nedeniyle bir geçiş ülkesidir. İş ve siyasi yaşam üzerinde ciddi bir yozlaştırıcı etkisi vardır.
Bu bağlamda ABD uluslararası uyuşturucu kaçakçılığı, kara para aklama ve yolsuzluk iddialarının Kosta Rika gibi küçük devletlere yönelik tehditler konusunda endişelerini dönem dönem dile getirmektedir.
Eski maliye bakanı Rodrigo Chaves, Kosta Rika seçimlerini yaklaşık altı puan veya 100.000 oyla kazandı. Katılım, Kosta Rika'nın olağan ortalamasının altında kaldı.
Chaves'in "piyasa dostu" bir tasviri var. Ancak Chaves'in piyasa dostu olmayacağını düşünmek için nedenler de var. Çünkü diğer partilerle iletişim sorunu yaşaması ve yolsuzluk skandalları nedeniyle ciddi handikaplara sahip.
Chaves'in seçilmesi, siyasi parti sistemlerinin Kosta Rika'da ve daha geniş anlamda Latin Amerika'da gerilediği bir modele uyuyor.
Yeni başkan şimdi diğer partilerle müzakere etmesi gereken bir Kongre sistemiyle karşı karşıya kalacak.
Sonuç olarak; seçimi kim kazanırsa kazansın, meclis çoğunluğu olmadan yönetme zorluğuyla karşı karşıya kalacaktı. Bu nedenle Chaves, herhangi bir yasayı ‘kongreden’ geçirmek için muhalefet partileriyle birlikte çalışması gerekecek.
30 yıldır Dünya Bankası'nda çalışan bir ekonomist olan Chaves, "evi temizlemeye" söz vererek yolsuzluk reformu için kampanya yürütüyor. Ancak hakkındaki yolsuzluk iddiaları peşini bırakmıyor.
Chaves'in zaferi perçinlemesine rağmen, Kongre'deki zayıf desteği, seçim vaadini yerine getirmeyi zorlaştıracaktır. Çünkü Chaves'in Partisi, Kosta Rika'nın 57 kongre sandalyesinden sadece 10'una sahip.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish