Anlaşmasız ayrılık hayaleti nihayet Avrupa'dan kovuldu

Boris Johnson, en kötü Brexit senaryosunun üstesinden geldi ve karamsarları şaşırttı

Boris Johnson, AB ticaret müzakerelerinde Ursula von der Leyen'le birkaç defa telefonda görüştü (Birleşik Krallık Başkabakanlık Ofisi)

Boris Johnson, AB ticaret anlaşması nihayet açıklandığında, "bu ülkenin insanlarının içgüdüsel olarak yapılabilir olduğunu bildikleri ancak onlara imkansız olduğu söylenen şeyi" başardığımızı öne sürdü. Johnson'ın, Britanyalı seçmenlerin kıl payı bir çoğunlukla 4 buçuk yıl önce oy verdikleri şeyin gerçekleştirilmesi nedeniyle övgü talep etmeye hakkı vardı. Boris Johnson, en kötü Brexit senaryosunun üstesinden geldi ve karamsarları şaşırttı.

"Anlaşmasız ayrılık" hayaleti artık Britanya siyasetine musallat olmuyor. AB'den ayrılan ülkenin zayıf bir pazarlık konumunda olması Brexit'in gerçeklerinden biriydi ve kullanabileceği birkaç inandırıcı tehditten biri olan şartları kabul etmeden basıp gitmek, terk etmekte olduğu birlikten çok kendisine zarar verecekti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, bu öğleden sonra (25 Aralık) düzenlediği basın toplantısında AB'nin "güçlü müzakere konumunun" nedenlerini açıkça ortaya koydu: "Sert bir Brexit her iki taraf için de iyi olmazdı ancak Birleşik Krallık'ı daha sert vururdu."

Theresa May'le "Anlaşmasız ayrılık, kötü bir anlaşmadan daha iyidir" dediği için alay edilmesi bu yüzdendi. Her iki taraf da May'in bunu kastetmediğini biliyordu. May, anlaşmasız çıkıştan kaçınmaya can atıyordu ve her halükarda buna izin vermeyecek bir parlamentoya bağlıydı. Ancak parlamento da, May'in BK'nin tamamını AB gümrük birliğinde tutarak İrlanda sınır sorununu çözecek olan çekilme anlaşmasını kabul etmeyecekti.

Boris Johnson, May'in çekilme anlaşmasını pek değiştirmedi. Mali anlaşmayı sürdürdü; şu anda kimse ayrıntılarını hatırlayamıyor ama önümüzdeki 44 yıl içinde AB'ye 24 milyar sterlin (yaklaşık 246 milyar 861 milyon 557 bin TL) ödeyeceğiz. Ayrıca gümrük birliğine de son verdi. Fakat daha da önemlisi, Johnson, bir seçim düzenleyerek ve o seçimi kazanarak parlamentoyu değiştirmeyi başardı ve bu yılın başında AB üyeliğimizi sonlandırarak Brexit'in birinci aşamasını tamamladı.

Bu, olası bir anlaşmasız ayrılık sonucunun güçlüklerini müzakerelerin ikinci aşamasına erteledi. Johnson, anlaşma olmadan ayrılmaya istekliymiş gibi davranmakta May'den daha iyiydi. Görüşmelerde AB tarafı Johnson'ın blöf yaptığını düşündü ama asla tam olarak emin olamadı. Brexit karşıtları, geçiş döneminin anlaşma olmadan bitirilmesine karşı uyarıda bulunarak ve gümrük vergilerinin dehşeti konusunda feryat edip kendilerini parçalayarak Johnson'ın işini bir hayli kolaylaştırdı.

Johnson'a beklenenden daha çok pazarlık gücü vermek için birkaç başka şey de bir araya geldi. Biri İrlanda'ydı. Brexit'in ilk aşamasında (çekilme anlaşmasının müzakere edildiği süreç), ABD'nin İrlanda'yla dayanışması ve Kuzey İrlanda'yla açık sınırın korunmasına dair ısrarı üzerinde fazlasıyla durulmuştu. Ancak İrlanda anlaşmasız ayrılık sonucundan BK kadar kötü ve diğer AB üyelerinden daha kötü etkileneceği için dayanışma iddiaları karmaşık hale geldi. İrlandalı liderler anlaşmasız ayrılık anlamına gelse bile dayanışma konusunda kamuoyu önünde ısrar etti; ama özelde anlaşmaya büyük ilgi duyuyorlardı.

Asıl son tarih olan 1 Ocak yaklaştıkça güç dengesi de değişti çünkü AB tarafı 27 lideri ve Avrupa Parlamentosu'nu memnun etmek zorundaydı, oysa BK'nin tek karar vericisi Johnson'dı. Bu dengesizlik, müzakerelerin başlarında AB tarafına yardımcı oldu çünkü konumundaki herhangi bir değişiklik tüm taraflarca kabul edilmeliydi. Ancak son tarihler gelip geçtikçe, gerginleşen AB oldu. Johnson, Britanyalıların anlaşmayı onaylayabileceği bir durumu kolayca inşa etmişken, AB tarafının 27 imza alması ve Avrupa Parlamentosu'nda bir oylama düzenlemesi gerekiyordu.
 


Nihayetinde AB'ye karşı olan Muhafazakâr tutucular, yani anlaşmasız çıkışı gerçekten tercih edenler güçsüz kaldı. Gelecekte Johnson için sorun yaratabilirler ancak anlaşmayı durduramazlar. Anlaşmayı beğenmiyorlarsa, gelecek hafta aceleyle BK parlamentosundan geçirilecek olan ve anlaşmayı Britanya hukukunda kanunlaştıracak yasaya karşı oy kullanabilirler, ancak ticaret anlaşmasının kendisinin hükümet tarafından imzalanmasını durduramazlar. Ve yasa, Keir Starmer İşçi Partili parlamenterlerden lehte oy vermelerini isteyeceği için her halükarda kabul edilecek.

Başbakan, bugün (25 Aralık) düzenlediği basın toplantısında, AB ortak pazarına erişimi ve dünya çapında serbest ticaret anlaşmalarını görüşme yetisini başarılı bir şekilde müzakere ettiğini iddia etmeye yaklaştı. Johnson, neredeyse hem karnımızın doyacağını hem pastamızın duracağını söyledi. Johnson, iki tarafın da birbirinden övgüyle bahsetmesi gereken bir günde bunun incelikli olmayacağını fark ederek "Bunun tümüyle avantaj getiren ve sorunsuz bir anlaşma olduğunu iddia etmeyeceğim" dedi. Ancak bu zaten doğru olmazdı çünkü anlaşma BK'ye uzun vadeli bir ekonomik maliyet getiriyor.

Aslında anlaşmayla ilgili en önemli şey, anlaşmaya varmama tehdidinin ortadan kalkması. Bu, en AB karşıtı konumdaki birkaç Muhafazakar Partili parlamenter ve muhtemelen onlara eşit kuvvette ve ters yönde olan en AB yanlısı birkaç parlamenter hariç herkes için bir rahatlama olmalı. Çünkü ithalat ve ihracatta daha fazla kesinti ve maliyet olmayacağı anlamına geliyor; yani koronavirüs kısıtlamalarının dayattığının üstüne ek yük olmayacak.

Elbette AB'den ayrılmanın uzun vadeli bir ekonomik bedeli yine de olacak. AB'yle BK arasında gidip gelen mallarda daha önce gerekli olmayan kontroller olacak ancak bunlar “hafif dokunuşlar”. Kısa sürede önemli bir değişiklik fark etmeyecek olsak da ticaretteki sürtüşme, bizi aksi durumda olacağımızdan daha yoksul hale getirecek.

Bu yüzden, son anlaşma yükümlülüklerini yırtıp atarak uluslararası hukuku çiğnemekle tehdit etmesine rağmen Johnson'ın AB liderleriyle görüşmelere devam etmesinden memnun olmalıyız. En büyük ticaret ortaklarımızla iyi bir iş ilişkisine ihtiyacımız olacak ve artık anlaşmasız Brexit tehdidi ortadan kaldırıldığına göre işler daha kötü olmadığı için rahatlamalıyız.

 

independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Onur Bayrakçeken

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU