Geç yatmak diyabete yol açıyor

Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta anlatıyor

İnsanların kimi erken yatar, kimisi geç yatmayı tercih eder. Ve bu durum elimizde, nedendir bilinmez kuşlarla ifade edilir. 

Yani erken yatanlara "tavuk gibi erken yatıyor" denir.

Geç yatanlar için de "gece kuşu" tabiri kullanılır. 

Neyse bunu bir tarafa bırakalım, işin tıbbi bilimsel yönüne gelelim.

Erken yatmak da geç yatmak da hem çevresel hem de genetik faktörlerle belirlenir. 

Yani bir insan "tavuk gibi" erken yatma eğilimindeyse bu tamamen onun elinde olan bir şey değildir.

Bu kişide genetik bir özellik olarak melatonin salgısı daha erken bir saatte gerçekleşmeye başladığı için erken yatmak durumundadır.

Aynı şey "gece kuşları" için de geçerlidir. 

Ve biz gene atalarımızdan da biliyoruz; "Erken yatın, erken kalkın" diye bir söz de vardır.

Erken yatıp, erken kalkmak, hakikaten sağlığımız bakımından daha faydalıdır; bunu biliyoruz ve bilimsel araştırmalar da bunu gösteriyor. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Gece geç yatanlarda obezite, diyabet, kalp-damar hastalıkları, kanserler, beynin dejeneratif hastalıkları daha fazla görülüyor. 

Bilim insanları da bunu Tip 2 diyabet özelinde daha geniş kapsamlı bir araştırmayla incelemek ve sonucunu duyurmak zorunda hissetmişler kendilerini. 

Amerika'da 64 bin kadar hemşire üzerinde yapılan araştırmada, gece geç yatanlarda diyabet riskinin yüzde 72 daha fazla olduğu ortaya çıkmış. 

Şimdi gece geç yatanlara bakıldığı zaman, bu araştırmada da bu incelenmiş, bunların daha sağlıksız beslendikleri, yani daha çok abur cubur yedikleri, daha çok işlenmiş, yozlaşmış gıda yedikleri, yatana kadar yiyip içtikleri; dolayısıyla daha kilolu oldukları, daha obez oldukları, daha hareketsiz oldukları, daha fazla sigara ve alkol kullandıkları gibi birçok yanlış hayat tarzı unsurunu da tespit etmişler. 

Ve araştırmacılar bu beslenme hatalarını, hareketsizliği, sigara, alkol kullanmayı da hesaba katarak yaptıkları yeni hesaplamada, bunlara rağmen yani bunları ortadan kaldırdıktan elimine ettikten sonra da geç yatanlar da diyabet riskinin yüzde 19 fazla olduğunu bulmuşlar. 

Yani risk azalıyor ama gene de bu şu demek:

Gece geç yatanlarda her şeye rağmen diyabet riski daha fazla. 

Gene araştırmadan çıkan ilginç bir netice de şu:

Gece geç yatanlar, daha geç işe gittiklerinde veya gece vardiyasında çalıştıklarında diyabet riskinde bir artış olmuyormuş. 

Şimdi biz bu araştırmadan ne anlayalım? 

Uyku sağlığımız için son derece önemlidir.

Günde ortalama 7 -8 saat deliksiz bir uyku şarttır. 

Ve ayrıca benim de tecrübelerimle sabit olduğu üzere gündüzleri (öğleden sonra olabilir) 15 dakika, yarım saat bir kestirme, şekerleme yapmak sağlığımız için son derece faydalıdır. 

Ben her gün bu şekilde uyurum ve uyandığımda da kendimi adeta zıpkın gibi hissederim.

Size de tavsiye ederim.

Şimdi bu araştırma vesilesiyle size şunu da hatırlatmak istiyorum:

Vücudumuzun kendi bir iç saati vardır. Yani vücudumuzdaki hormon salgıları, sinir sisteminin çalışması, metabolizma, vücut sıcaklığının belirlenmesi hep bu iç saate göre olur. 

Bütün organların kendine göre öyle bir saati vardır. 

Ve hatta şunu da söyleyelim ki her hücrenin de kendine özgü bir saati vardır ve buna uygun olarak çalışır. 

Mesela gece uykuda vücut hücre içinde biriken artıkları, çöpleri temizler. Bu bakımdan uyku son derece faydalıdır. 

Keza açlıkta da böyledir. Yani uzun süren açlık sırasında vücut hücrelerde biriken ve işe yaramayacak olan ve hatta zararlı olabilecek olan bütün çöplerini temizlemiş olur.

Bu araştırma vesilesiyle size birkaç tavsiyemi tekrar hatırlatmak istiyorum.

Erken yatıp, erken kalkmak, sağlık için çok faydalıdır. 

Yatak odanız zifiri karanlık olmalı ve elektronik eşya, televizyon, bilgisayar, telefon, şarj vs. bulunmamalıdır. 

Sessiz bir oda olmalı, yatağınızda rahat olmalıdır. 

Gündüzlerin 15 -20 dakika bir kakule yapmak son derece faydalıdır. 

Uyku sağlığınız için elzemdir. 

Lütfen her 7 - 8 saat uyumaya dikkat edin. 

Sadece ayakta uyumayın. 

Ve uyaya da kalmayın.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU