14 Mayıs seçim değerlendirmeleri (1): TBMM seçimleri

Dr. Kerem Yavaşça Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: AA

14 Mayıs seçimlerinde hiçbir aday yüzde 50 barajını geçemediği için cumhurbaşkanlığı seçimleri ikinci tura kaldı.

Milletvekili seçimlerinde ise millet ittifakı beklentilerin gerisinde kalırken Cumhur İttifakı, meclis çoğunluğunu sağlayacak sayıda milletvekili çıkartmayı başardı.

Parlamento seçimleri ana hatlarıyla değerlendirildiğinde, seçimlerin, kayıplar yaşamasına rağmen, açık bir şekilde iktidar bloğu lehine sonuçlandığı görülmektedir.

2017 referandumuyla değişen hükümet sistemi nedeniyle sonuçların iktidar ve muhalefet blokları açısından yani ittifaklar açısından değerlendirilmesi daha anlamlı sonuçlara ulaşılmasını sağlayacaktır.  
 


İlk olarak iktidar bloğunu oluşturan Cumhur İttifakı'nın seçim performansına bakıldığında, 2018 genel seçimlerine göre önemli bir oy kaybı olduğu söylenmeli.

2018'de AK Parti, MHP ve BBP'nin oluşturduğu ittifak seçimlere iki parti listesi altında katılmıştı. Bu seçimlerden AK Parti yüzde 42,5 oyla 295 vekil ve MHP ise yüzde 11,1 oyla 49 milletvekili çıkartmıştı.

2023 seçimlerinde ise Cumhur İttifakı'na 3 parti daha katıldı. İttifaka son anda dahil olan DSP ve Hüda-Par AKP listelerinden seçime girerken, Yeniden Refah Partisi ise kendi listeleri ile seçime girdi.

Ayrıca, 2018'de AK Parti listelerinden seçimlere giren BBP ise 14 Mayıs'ta kendi listesiyle seçimlere girmeyi tercih etti. 

AK Parti, MHP ve BBP 2018'de toplamda yüzde 53,6 oy alırken, 2023'te yaklaşık 7 puan kayıpla yüzde 46,6 oy alabildi.

Özellikle AK Parti oylarındaki gerileme oldukça önemli. Bu oy oranı ile 2002'de ilk iktidara geldiği oy oranına çok yakın bir noktaya gerilemiş oldu.

Ancak YRP'nin yüzde 2,8'lik katkısının Cumhur ittifakının kayıplarını azaltarak sonuçlar açısından önemli bir rol oynadığı söylenmeli.

İlk seçimlerine tek başına girerek 5 milletvekiliyle iktidar ortağı haline gelen YRP'nin ilerleyen dönemlerde görünürlüğünün ve toplumsal desteğinin daha da artacağı ön görülebilir. 

Millet İttifakı'na bakıldığında ise, anketleri büyük oranda yanıltan bir sonuç ortaya çıktığı görülmektedir. Seçimlere parlamento çoğunluğunu elde etme yani 300'ü aşma amacıyla giren ittifak toplamda ancak 212 milletvekili çıkartabildi.

Millet İttifakı'nı oluşturan 4 parti (CHP, İYİP, SP ve DP) 2018 seçimlerine 3 partinin logoları altında girmişti.

2023 seçimlerinde ise daha önce kendi listesiyle seçime giren SP, CHP listelerinden seçime girmeyi tercih etti İttifaka sonradan dahil olan DEVA ve Gelecek partileri de CHP'nin listelerinden seçime girdiler. Böylece Millet İttifakı 2023 seçimlerine 2 parti logosu altında girmiş oldu. 

İYİ Parti iki genel seçimde de hemen hemen eşit oranda oy ve eşit sayıda milletvekili çıkarttı. CHP ise seçimlerde umduğu gibi bir sonuç elde edemedi.

2018'de parlamentoda 143 milletvekili ile temsil edilen CHP, 2023'te 169 vekil çıkarmasına rağmen, bunların 43'ü kendi partilerine döneceği için ancak 126 vekil ile temsil edilebilecek.

Halbuki seçim öncesinde CHP'de yapılan hesaplara göre, muhafazakâr partilere büyük ödünler verilmesine rağmen, ortaya çıkacak sinerji nedeniyle normalde çıkaracağı vekil sayısından 12-15 fazla vekil çıkaracaktı. Ne var ki, bu hesabın açıkça tutmadığı görülüyor.

Keza, 2018'de toplamda yüzde 24 oy alan (CHP yüzde 22,65; SP yüzde 1,35) CHP, Demokrat Parti ve Saadet Partisi, 2023 seçimlerinde DEVA ve Gelecek partilerinin eklenmesine rağmen ancak yüzde 25,3 oy alabildi.

Yani oransal olarak bakıldığında CHP bu birliktelikten yalnızca 1,3 puan kazanmış görünüyor. Hülasa, AK Parti'deki 7 puan gerilemeye rağmen, bu oyların hedeflendiği gibi Millet İttifakı'na getirilemediği açık hale geliyor.  

Bu katkı oranının çok ötesinde verilen milletvekili sayıları ise CHP'de bugünlerde tartışılan konuların başında geliyor.

Muhafazakâr partilere büyük ödün vererek kendi listelerinden aday gösteren CHP'nin iş birliği modelinin hedeflenenin tam tersi yönünde bir kaybet-kaybet modeline dönüşme ihtimali içerdiğine 9 Nisan tarihli yazımda dikkat çekmiştim.

Genel olarak Millet İttifakı ve özel olarak CHP içinde yaşanan tartışmalara bakıldığında, bu ihtimalin gerçekleşmiş olduğu söylenebilir.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU