İklim bilimi konusunda dünyanın önde gelen otoritesi Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), hızla ısınan dünyamızda insanların emsalsiz bir değişimi nasıl yönlendirdiğine dair şimdiye kadarki en ayrıntılı değerlendirmesini yayımladı.
IPCC'nin insan faaliyeti sonucunda Dünya'nın ikliminin nasıl değiştiğine dair kanıya varmak için 14 bin araştırma makalesinden yararlanan 6. değerlendirme raporunun birinci bölümünün arkasında 66 ülkeden toplam 234 bilim insanı var.
Pazartesi sabahı raporun 41 sayfalık bir özeti kamuoyuyla paylaşıldı. İşte 2013'ten bu yana türünün ilk örneği olan çığır açan değerlendirmeden başlıca 10 çıkarım.
Birleşik ekstrem hava olayları artıyor
Rapora göre insan kaynaklı ısınmanın sonucu olarak eşzamanlı sıcak hava dalgaları ve kuraklıklar gibi birleşik ekstrem hava olayları artıyor.
Bilim insanları bu tarz birleşik ekstrem hava olaylarının büyük orman yangınlarının meydana gelmesi riskini fazlasıyla artırabileceğini söylüyor.
İklim krizinde insanın rolü "tartışmasız"
Raporun özeti sert bir açılış cümlesiyle başlıyor:
İnsan etkisinin atmosferi, okyanusu ve karayı ısıttığı kesindir.
Rapor, 1850-1900 döneminden bu yana insanların dünyanın 1,1 santigrat derece civarında ısınmasına neden olduğunu belirtiyor. Fakat bunun ortalama bir rakam olduğunu, dünyanın bazı bölgelerinin diğerlerinden çok daha hızlı ısındığını da ekliyor. Örneğin, Kuzey Kutbu küresel ortalamanın iki katından daha hızlı bir oranda ısınıyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Dünya'nın "her bölgesi" şimdiden etkilenmiş durumda
Yeni rapor Dünya'daki hiçbir bölgenin iklim krizinin etkilerinden kaçamadığını doğruluyor. Raporda "İnsan kaynaklı iklim değişikliği şimdiden yerkürenin her bölgesinde birçok ekstrem hava ve iklim olayını etkiliyor" ifadeleri yer alıyor.
Rapor sıcak hava dalgaları, şiddetli yağmurlar, kuraklıklar ve kasırgalar gibi ekstrem hava olaylarının iklim krizinin sonucu olarak daha sık ve daha olası hale geldiğine dair her zamankinden daha güçlü kanıtlar ortaya çıkardı.
CO2 seviyeleri "2 milyon yılın" en yüksek seviyesinde
Rapor, küresel ısınmanın birincil nedeni olan CO2 seviyelerinin 2019'da "en az son 2 milyon yıldır" görülenden daha yüksek olduğunu belirtiyor.
Isınmanın sırasıyla en büyük ikinci ve üçüncü nedeni olan metan ve azot oksit seviyelerinin de 2019'da "en az son 800 bin yıldır" görülenden daha yüksek olduğunu ekliyor.
1,5 ve 2 santigrat derecelik iklim hedefleri "erişilemez" hale geliyor
2015'te imzalanan tarihi Paris Anlaşması uyarınca ülkeler, sıcaklıkları 1,5 santigrat derecede tutma arzusuyla küresel ısınmayı sanayi öncesi seviyelerin 2 santigrat derece üzeriyle sınırlamayı kabul etmişti.
Rapor, dünyanın 2021 ile 2040 arasında bir zamanda 1,5 santigrat dereceye ulaşma "ihtimalinin ulaşmama ihtimalinden daha yüksek" olduğunu açıkladı. Rapora göre bu iklim hedeflerine ulaşabilmek için sera gazı salımlarında acil, seri ve büyük ölçekli kesintilere ihtiyaç var.
Metanda "sert ve hızlı" kesintiler şart
CO2 salımlarını azaltmanın yanı sıra dünyanın iklim kriziyle başa çıkabilmesi için rapor, metanda "sert, hızlı ve sürekli azaltmalar" sağlanması gerektiğini belirtiyor.
İnsan kaynaklı metan salımları büyük ölçüde tarımdan, özellikle de hayvancılıktan ve fosil yakıt üretiminden kaynaklanıyor.
İnsanlar kötüye giden sıcaklıkların "asıl nedeni"
Sıcak hava dalgalarının 1950'lerden beri daha sık ve daha yoğun hale geldiğinin "neredeyse kesin" olduğunu belirten rapora göre bu yükselmelerin "asıl nedeni" insan kaynaklı ısınma.
Rapor, iklim krizi olmasaydı son 10 yılda görülen ekstrem sıcaklardan bazılarının "yaşanmasının son derece olasılık dışı" olduğunu da ekliyor.
Buz, okyanus ve deniz seviyelerindeki değişiklikler "yüzlerce yıl telafi edilemeyecek"
Raporda "geçmiş ve gelecek sera gazı salımlarından kaynaklanan birçok değişikliğin yüzlerce yıldan binlerce yıla kadar geri döndürülemez olduğu" dile getiriliyor.
Buna dünya çapında deniz seviyelerindeki, okyanuslardaki ve buz tabakalarındaki değişimler de dahil. Örneğin rapor, okyanusların ısınmasının ve buz tabakasının erimesinin devam etmesi nedeniyle deniz seviyelerinin "yüzlerce yıldan binlerce yıla kadar yükseleceğini" belirtiyor. Deniz seviyelerinin “binlerce yıl yüksek kalacağını” da ekliyor.
İklimdeki taşma noktaları "göz ardı edilemez"
Rapora göre Dünya'nın iklimindeki taşma noktaları, yani küçük bir değişikliğin çarpıcı değişimlere yol açabileceği eşikler "göz ardı edilemez." Rapor, buz tabakasının çökmesinin veya okyanus akıntılarının düzenindeki ani değişimlerin bu tarz taşma noktalarından olabileceğini ekliyor.
Fakat bilim insanları sera gazı salımlarının üzerine gitmek için acilen harekete geçmenin bu tarz taşma noktalarının meydana gelme olasılığını en aza indireceğini söylüyor.
"En ufak" eylem dahi önemli
Yeni raporun bulguları sarsıcı. Fakat raporun yazarlarından Oxford Üniversitesi Çevresel Değişim Enstitüsü Müdür Yardımcısı Dr. Friederike Otto, "sonumuzun gelmediğini" belirtmenin önemli olduğunu söylüyor.
Dr. Otto ve raporun diğer yazarları olan meslektaşları, dünyayı, sera gazı salımlarını azaltmak için dünyanın attığı her adımın fark yaratacağı gerçeğini dikkate almaya çağırdı.
Birleşik Krallık Met Office'te çalışan raporun yazarlarından bilim insanı Dr. Helene Hewitt "Isınmanın her nebzesi gerçekten önemli" diyor.
Uzun vadede görebileceğimiz daha büyük (riskleri) sınırlama şansımızın olması ancak ısınmayı sınırlandırarak mümkün.
IPCC'nin 6. değerlendirme raporunun diğer bölümlerinin 2022'de yayımlanması bekleniyor.
https://www.independent.co.uk/climate-change/news
Independent Türkçe için çeviren: İrem Oral
© The Independent