Hindistan ve Çin arasında Himalaya sınırı konusunda yaşanan gerilimler, Çin'in Fiili Kontrol Hattı (LAC) üzerindeki tartışmalı bir bölge olan Ladakh'taki Galvan Vadisi'ne binlerce asker gönderdiği nisan ayı sonu itibarıyla patlama noktasına geldi.
Anlaşmazlığın fiili nedeni, Hindistan'ın ihtilaflı bölgedeki askeri tesislerini geliştirme kararı oldu. Çin bu hamleye bölgedeki askeri hava üssünü genişleterek ve burada altyapı tesisleri inşa ederek karşılık verdi. Bölgeden ayrılmayı reddetmeleri, dünyanın en kalabalık ülkeleri arasındaki ihtilafları ateşledi.
Önceki hafta yumruk yumruğa yapılan vahşi muharebede en az 20 Hint askeri öldü. Çin ise kendi tarafındaki can kayıplarını açıklamayı reddetti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Çin ve Hindistan arasında bu tür sınır çarpışmaları ilk kez olmuyor. Çizilmiş sınırdan yoksun iki ülke, 1962'de Aksai Chin ve Ladakh arasındaki sınır yüzünden savaştı ve taraflar o gün bugündür bazı ufak tefek anlaşmazlıklar yaşıyor. Sınırda 1975'ten bu yana hiç mermi atılmamış olsa da iki ülke arasındaki gerginlik zaman zaman kaynama noktasına geldi. İki komşu arasında en son görülen büyük anlaşmazlık, 2017'de Çin'de Donglang ve Hindistan'da da Doklam diye bilinen plato boyunca uzanan Çin'in devasa yol genişletme planını durdurmak isteyen Hint askerlerinin, fil ve ejderha arasında kalmış küçük bir ülke olan Butan'a girmesiyle yaşandı.
Ne var ki bu kez son sınır ihtilafının askeri çatışmayı tetikleyebileceğine dair endişeler artıyor. Bu durum iki komşu arasında sıkışan Nepal'i zor bir diplomatik pozisyona sokuyor.
Yerel bir atasözünde Nepal "iki filin arasına uzanmış çimen" diye tarif ediliyor: Onlar savaşsa da sevişse de bu çimen çiğneniyor. İki küresel devin de Nepal'de çıkarları var: Nepal her iki ulus için stratejik önem arz ediyor ve bu Himalaya ülkesi üzerinde hakimiyet kurmaya dair girilen kavga mevcut anlaşmazlığı daha da kötüleştirme ihtimali taşıyor.
Söz konusu çatışma göz önüne alınacak olursa bu ulusun geleceğine yönelik kaygılar için de ortada yeni sebepler bulunuyor. Nepal kısa süre önce Lipulekh, Kalapani ve Limpiyadhura bölgelerini hakimiyeti altındaki toprak parçaları olarak gösteren yeni bir siyasi harita yayımlayarak, Hindistan'la uzun süredir devam eden toprak ihtilafıyla ilgili tutumunu sertleştirdi. Nepal parlamentosu da ülkenin haritasının gözden geçirilmesine yönelik Nepal hükümeti tarafından sunulan değişiklik tasarısını onayladı. Hindistan bu hareketin Nepal'i Çin'in taşeronu haline getirdiğini düşünüyor.
Nepal hükümetinin bu cesur hamlesi, Hindistan'ın Kailaş-Mansarovar hac güzergahının parçası olarak ülkeyi Lipulek üzerinden Çin'e bağlayan bir yol inşa etmesinin ardından geldi. Nepal bu geçiş yolunun kendi topraklarına girdiğini ileri sürdü. Hindistan ise bu iddiayı reddetti. Hindistan Kara Kuvvetleri Komutanı General Manoj Mukund Naravane, Nepal'in Hindistan'ın yaptığı yola karşı çıkmasının başkasının emrine dayandığını söyleyerek bu ülkenin Çin adına hareket ettiğini ima etti. Khadga Prasad Sharma Oli liderliğindeki Nepal hükümeti Çin'e yakın görülüyor.
Çin'in Nepal'deki etkisini artırması Hindistan'ı bir hayli karıştırdı. Son yıllarda Çin hidroelektrik projeleri ve altyapı tesisleri için milyonlarca dolar pompaladı. Devlet Başkanı Şi Cinping'in geçen yıl ekim ayında Nepal'e yaptığı ziyaret sırasında Çin, Himalaya ülkesine neredeyse 500 milyon dolarlık (yaklaşık 3,4 milyar TL) maddi yardım sözü verdi.
Bu sırada Hindistan-Nepal ilişkileri de son yıllarda bozulmaya başladı. Hindistan 2015'te Nepal'in yeni demokratik anayasasıyla ilgili yaşadığı hoşnutsuzluğun göstergesi olarak sınır boyunca gayriresmi bir abluka uyguladı. Bu abluka Himalaya ülkesinin kapısını kuzey komşusu Çin'e açmasıyla sonuçlandı. Dahası Nepal'in komünist hükümeti, rakip Çin'i kışkırtarak güney komşusu Hindistan'a olan bağımlılıktan uzaklaşmaya çalıştı.
Hindistan'ın Nepal'le arasındaki Kalapani anlaşmazlığını, Çin-Hindistan sınır çatışmalarını genişletmeye yönelik bir alt plan olarak görmesinin nedeni belki de budur. Hindistan, Nepal'in son zamanlarda yeni haritasını yayımlama hamlesini bile Çin'in taşeronluğu olarak görüyor.
Nepal gibi karayla çevrili bir ülke için en iyi seçenek tarafsızlık olsa da büyük ülkeler küçük toprakları kendi büyük ihtilaflarına kolayca bulaştırabiliyor.
Hindistan ve Nepal sınır sorunlarını yapıcı diyalog yoluyla hızla çözmezse Nepal için ortada büyük bir risk var: Kendini Çin ve Hindistan arasındaki çok daha büyük kavgada piyon olarak oynanırken bulacak.
https://www.independent.co.uk/voices
Independent Türkçe için çeviren: Ata Türkoğlu
© The Independent