Hindistan Başbakanı Narendra Modi, "Ahlan Modi" mega diaspora etkinliği için 13 Şubat'ta Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) başkenti Abu Dhabi'de olacak.
Bu, Modi'nin büyük olasılıkla Hindistan genel seçimlerinden önceki son yurtdışı ziyareti.
Arapçada "Merhaba/Hoş Geldiniz Modi" olarak tercüme edilen etkinlik, kabaca 65 bin katılımcı beklentisi ile Hint diasporasının şimdiye kadarki en büyük toplantılarından biri olmaya hazırlanıyor.
Abu Dhabi'deki Zayed Sports City Stadyumu'nda düzenlenecek olan Ahlan Modi etkinliğinden önce Modi'nin bugüne kadarki en büyük diaspora etkinliği 2015 yılında Londra'daki Wembley Stadyumu'nda Hint diasporasının yaklaşık 60 bin üyesinin katıldığı etkinlikti.
Modi, 2014 yılında iktidara geldiğinden bu yana ülkesinin yurtdışındaki çıkarlarını ilerletmek için "marka elçileri" olarak adlandırdığı göçmen Hintler ile yakın ilişkiler kurmaya çalışıyor.
Eylül 2014'te ABD'ye yaptığı ilk ziyarette, New York'taki Madison Square Garden'da toplanan yaklaşık 20 bin diaspora üyesine seslenmişti.
Sonraki her yurtdışı ziyareti, diaspora ile oldukça görünür bir toplantıya dönüştü.
Sonuncusu, 22 Eylül 2019'da Houston, Teksas'ta düzenlenen ve Modi'nin dönemin Amerika Başkanı Donald Trump ile birlikte büyük bir toplantıya hitap ettiği "Howdy Modi" (Merhaba/Nasılsın Modi) etkinliğinde yaklaşık 50 bin Hint diaspora üyesinin katılımı söz konusu olmuştu.
Birleşmiş Milletler'e göre kabaca 18 milyon, Hindistan'a göre 30 milyonun üzerinde olduğu tahmin edilen Hint diasporasının yaklaşık 3,5 milyonu Birleşik Arap Emirlikleri'nde yaşıyor ki BAE'nin toplam nüfusunun neredeyse yüzde 35'ini oluşturuyor ve bu da onu yaklaşık 4,5 milyon diasporanın bulunduğu Amerika Birleşik Devletleri'nden (ABD) sonra Hint diasporası için ikinci en büyük ülke konumuna getiriyor.
Çoğunlukla Körfez Devletleri, ABD, Kanada ve Birleşik Krallık'ta yaşayan Hindistan diasporasının sayıları son 20 yılda iki katına çıktı ve bu göçmenler büyük bir ekonomik güce dönüştü.
Dünya Bankası'nın 2022'de yayınladığı Göç ve Kalkınma Özeti'ne göre, ilk kez bir ülkenin, Hindistan'ın diasporası, 100 milyar doların üzerinde uluslararası havale sağladı ve bu da Hindistan'ı göçmenler tarafından evlerine gönderilen para ve malların dünyanın önde gelen alıcısı haline getirdi.
Yani Dünya Göç Raporu'na göre, Çin, Meksika, Filipinler ve Mısır'ın da yer aldığı listede Hindistan'ın göçmen dövizi alan ilk 5 ülke arasında ilk sırada yer aldığı belirtiliyor.
Bu arada, BAE'deki Ahlan Modi etkinliği, Modi'nin töreni yöneteceği, temeli 20 Nisan 2019'da atılan ve Ortadoğu'nun ilk geleneksel taş tapınağı, Abu Dhabi'nin ilk Hindu tapınağı olacak BAPS Hindu Mandir'in 14 Şubat'taki açılışından hemen önce gerçekleşiyor.
Ve bu projenin geçmişi, BAE hükümetinin tapınak için arazi tahsis ettiği Modi'nin 2015 yılındaki ziyaretine kadar uzanıyor.
Hindistan'ın "tapınak diplomasisi" ocak ayında Ayodhya'daki Ram Mandir'in görkemli açılışı ile fazlasıyla konuşulan bir gündem yaratmıştı.
Tapınaklar Vietnam'dan Abu Dhabi'ye kadar Hindistan'ın "yumuşak güç" diplomasisinin araçları olarak karşımıza çıkıyor.
Hadi önce Hindistan'ın tapınak diplomasisine bir bakalım:
Tapınakların Hindistan dış politikasında ilginç ama önemli bir rolü var.
Hindistan'ın Güneydoğu Asya'da yeni diplomatik ilişkiler kurmasına yardımcı oldular ve ayrıca Hindistan'ın yumuşak gücünü artırmak için de kullanıldılar.
1990'larda Soğuk Savaş'ın sona ermesi Hindistan'ı yeni diplomatik ortaklar aramaya zorladı ve işte tapınak diplomasisi burada devreye girdi.
Hindistan yıllardır nispeten ihmal edilen Güneydoğu Asya'ya yönelirken tapınak diplomasisi Hindistan'ın Güneydoğu Asya'ya diplomatik erişiminde önemli bir rol oynadı.
Hindistan bu ülkelerle bağlantı kurmak için kültüre güvenerek Güneydoğu Asya ile ortak Hinduizm ve Budizm mirasına odaklandı.
Bu inançlar yaklaşık 1600 yıl önce Hindistan'dan bölgeye yayılmış ve elit ve popüler kültürün önemli bir parçası haline gelmiştir.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Hindistan, ünlü bir ulusal miras alanını restore ederek yabancı uluslardaki yumuşak gücünü ve imajını geliştirmeye yöneldi.
1986'da Kamboçya'nın ikonik Angkor Wat tapınağını restore etmeyi kabul ederek 12'nci yüzyılda inşa edilmiş olan Budist Ta Prohm Tapınağı'nı restore etti; Vietnam'da 2014 yılında Hindu My Son Tapınaklarını korumayı kabul etti; Myanmar'da hasar gören Bagan pagodalarının restore edilmesine yardımcı oldu; Laos'ta koruma projeleri üstlendi.
Bugün Güneydoğu Asya'yı ziyaret eden hemen her Hint politikacı, Hindistan'ın restore ettiği bu tapınakları ziyaret ediyor.
Tapınaklar aynı zamanda Hindistan'ın kendi mahallesindeki yumuşak gücünün de bir aracı.
Sri Lanka'da Hindistan, her iki ülkede de Tamiller için önemli bir kültürel bağlantı olan ve Sri Lanka'nın bir yıl süren iç savaşında hasar gören Thiruketheeswaram Tapınağı'nın restore edilmesine yardımcı olurken ayrıca Bangladeş'teki tapınakların restorasyonunda ve Bhutan'da Budist manastırlarının inşasında da aktif rol alıyor.
Hindistan için tapınaklar gitgide kültürel milliyetçiliğin sembolü haline geliyor ki Hindistan Dışişleri Bakanı Subrahmanyam Jaishankar'ın piyasaya yeni çıkan "Why Bharat Matters" (Bharat Neden Önemlidir) kitabında da değindiği üzere kültürel güven Hindistan'ın dış politikasını değiştiriyor ve Hindistan'ın yükselişi aynı zamanda kültürel yükselişi anlamına da geliyor; yani yurtdışındaki tapınaklar gibi kültürel semboller giderek Hint kültürünün yayılıp yükseldiğinin bir işareti haline geliyor.
Bu, Modi'nin BAPS Tapınağı'nın açılışını yapmak için neden şubat ayında BAE, Abu Dhabi'ye gideceğini de açıklıyor.
Peki Hindistan ile Birleşik Arap Emirlikleri'nin ikili ilişkileri ne durumda?
Son yıllarda iki ülke ilişkileri, her iki ülkenin de aktif olarak üst düzey ziyaretler ve diplomatik temaslarda bulunmasıyla dikkate değer bir büyüme kaydetti.
Yaklaşan BAE ziyareti, Modi'nin 34 yıl sonra Körfez ülkesini ziyaret eden ilk Hindistan Başbakanı olduğu 2015'ten bu yana yedinci ziyareti olacak.
Bu ziyaretler, Yeni Delhi-Abu Dhabi ticaretinin yeni boyutlara ulaşmasıyla ikili ilişkinin geliştirilmesinde önemli bir rol oynadı.
Hindistan'ın üçüncü büyük ticaret ortağı olan BAE ile şu anda değeri yaklaşık 85 milyar dolar olan ticaret hacmi, 1970'lerdeki yıllık 180 milyon dolara kıyasla önemli ölçüde artmış durumda.
Hindistan'ın BAE'ye ihracatı da kayda değer bir büyüme kaydetti ve yaklaşık 32 milyar dolara ulaşan bu ihracat da BAE'yi Hindistan için ABD'den sonra ikinci büyük ihracat noktası haline getirdi.
Her iki ülke de 2022'de Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması'nı imzalayarak ekonomik işbirliklerini daha da güçlendirdi.
BAE, Hindistan'da önemli bir yatırımcı ve 15 milyar doları "Doğrudan Yabancı Yatırım" olmak üzere tahmini 20-21 milyar dolar katkıda bulundu; bu, BAE'yi Hindistan'daki 7. büyük doğrudan yabancı yatırım kaynağı konumuna getiriyor.
Hindistan ile BAE arasındaki bağlar üç temele dayanıyor:
BAE'den milyarlarca dolarlık petrol ticareti ile enerji, Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması ile birlikte 1 Şubat'ta Hindistan kabinesi tarafından onaylanan İkili Yatırım Anlaşması ile vurgulanan ekonomi ve BAE'nin sosyoekonomik dokusuna katkıda bulunan 3,5 milyonluk önemli bir Hint diasporası.
Bu arada BAE, Hindistan'ın hem Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması'na hem de İkili Yatırım Anlaşması'na sahip olduğu tek ülke oldu; Güney Kore, Japonya ve Singapur gibi ülkelerin dahi Hindistan ile Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması var ancak İkili Yatırım Anlaşması yok.
Yeni Delhi ile Abu Dhabi aynı zamanda Hindistan Gujarat'taki Mundra Limanı'nı deniz yolu ile BAE'deki Fujairah Limanı'na, ardından demiryolu ile Suudi Arabistan ve Ürdün'e ve oradan da deniz yolu ile Avrupa'ya bağlayan Hindistan Ortadoğu Avrupa Ekonomik Koridoru (IMEC) projesinin de kilit ortakları konumunda.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish
