İslam'ın Avrupa kültürüne katkıları

Gürbüz Evren Independent Türkçe için yazdı

Görsel: Wikipedia

Günümüzde İslam dünyasına ayrışma, çatışma, savaşlar ve maalesef geri kalmışlık hâkim. 

Hemen her alanda gelişmelerin gerisinde kalınması, Müslümanlar için acı bir gerçek olarak önümüzde duruyor. 

Oysa Müslümanlar birkaç yüzyıl öncesinde, geri kalmış Hristiyan dünyasını, Avrupa'yı aydınlatacak yeniliklere, buluşlara imza atıyordu. 

Müslüman bilim insanları astrolojiden tıbba, matematikten coğrafyaya, felsefeden fiziğe kadar daha sayamayacağımız birçok alanda ilklerin, yeniliklerin öncüsü olmuşlardır. 

Örneğin, 858-929 yılları arasında yaşayan Battani, trigonometriyi bulan, sinus ve kosinüs tanımlamalarını ilk kullanan bilim insanıdır. 

Yine 870-950 yılları arasında yaşayan Farabi, sesi ilk defa fiziki açıdan ele alıp, açıklayan, izah eden bilim insanıdır. 

Devam edersek, 1332-1406 yılları arasında yaşayan İbni Haldun, sosyolojiyi kurmakla kalmamış, şehircilik uzmanı özelliği ile de öne çıkmıştır.

Bu liste, tıp alanındaki ilklere imza atan İbni Sina ve Zehravi, astronominin alimi İbni Yunus, Cebir'in kurucusu El Harezm ve daha niceleriyle uzar gider. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Benim size tanıtmak, bilenlere de hatırlatmak istediğim Müslüman bilgin ise 789-857 yılları arasında yaşamış, Ziryap yani Karakuş (esmer tenli olduğu için) olarak bilinen Ebul Hasan Ali ibn Nafi'dir. 

Bağdat'ta eğitim gören İbn Nafi öylesine başarılı bir öğrencidir ki, hocasını kısa sürede aşmıştır. 

O dönemde böylesi durumlarda, öğrenciler artık hocasının yanında kalamazdı. 

Kovulduğu iddia edilse de İbn Nafi, hocasına saygısızlık olmasın diye Bağdat'tan ayrılacaktır. 

Hakkında Arap, Pakistanlı, Kürt ya da İranlı olduğu yönünde iddialar bulunan İbn Nafi Suriye, Mısır ve Tunus'ta yaşadıktan sonra 822 yılında, Endülüs Emevî devletinin hâkimiyetindeki İspanya'nın Kordoba kentine yerleşti. 

Burada, Endülüs Emiri II. Abdurrahman ile tanışması ve ondan aldığı büyük destekle de yaşamı bir anda değişmeye başladı.

Astronom, botanikçi, coğrafyacı özellikleri de bulunan İbn Nafi'nin diğer Müslüman bilim insanlarından farkı müzik, giyim, sofra düzeni ve adabı gibi alanlarda getirdiği yeniliklerin tüm Avrupa'ya yayılmasıdır. 

Müzikten başlarsak, İspanyol Flamenko müziği İbn Nafi ile ortaya çıkmıştır. 

Beş telli udu ilk kez yapmış ve kullanmıştır. 

Udu, ahşap mızrap yerine kartal pençesinden yapılan mızrap ile çalması ise büyük ilgi çekmiş, bu diğer müzisyenler arasında moda olmuştur. 

Udun yayılmasıyla birlikte İspanyolların geleneksel müzik aleti gitarın da ortaya çıkışını sağlamıştır. 

Müzikte 20'den fazla makamın da yaratıcısıdır. 

Kimileri 10 bin şarkıyı ezbere bildiğini iddia etse de öğrencilere söylediği, "İnsanları müzikle tedavi ediyorum. Bildiğim 500 kadar şarkı buna yetiyor" sözleri gerçek sayı hakkında bilgi verecek niteliktedir. 

Sadece bunlar değil, Nafi Cordoba, Toledo, Valencia, Sevilla ve Granada gibi kentlerde İslam dünyasının ilk müzik konservatuvarlarını da kurmuştur. 

Endülüs'teki yaşamında, yemek kültürü konusunda getirdiği yenilikler de tarihe geçmiştir. 

Sadece ana yemekten oluşan uygulamaya son vermiş, çorba ile başlangıç, ana yemek ve ardından tatlı ya da meyve sunulması geleneğini başlatmıştır. 

Üç öğün yemek uygulamasını getirmiştir. 

Yemek masalarına örtü örtülmesi, bıçak, çatal ve kaşık kullanımı İbni Nafi'nin öğretisidir. 

O zamana kadar masalarda kullanılan altın ve gümüş bardak, tabakları kaldırıp, cam ile kristal malzemeye geçişi sağlamıştır.
 

İbni Nafi
İbni Nafi / Görsel: Wikipedia

 

İbni Nafi, takma adı Ziryab'ın Kuzey Afrika ve İspanyol yemek kültürüne kazandırdığı tatlı ve yemek çeşitleri, yeni sebze türleri de vardır. 

Halen İspanya'nın bazı kentlerinde Ziryab'ın adı ile anılan yemek ve tatlıların olduğunu söylemeden geçmeyelim. 

İbni Nafi'nin bir diğer özelliği de bakım, giyim, kuşam ve temizlik alışkanlıklarında yaptığı değişikliklerdir. 

Dönemin moda tasarımcısı olmuştur. 

Saç kesimi, makyaj nasıl yapılır, mevsime uygun kıyafet nasıl olmalı sorularına ilk yanıt bulan kişidir. 

Kadınlara, çamaşır yıkarken tuz kullanmaları gerektiğini öğretmiştir. 

Kendi bulduğu formülle yaptığı kremle diş bakımı kültürünü başlatmıştır.

Satrancı ve Polo sporunu İspanya'ya getiren ilk kişi de yine İbni Nafi'dir.

68 yaşında hayata veda eden İnbi Nafi'nin, tam 35 yıl yaşadığı İspanya, bu ülkenin ve Avrupa'nın kültürüne katkıları Avrupalı tarihçiler tarafından övülmektedir. 

Fransız yazar Henry Terress ise en çarpıcı değerlendirmeyi yapan isimdir. 

Terress, İbni Nafi için şöyle demektedir:

Bir insan toplumu ancak bu kadar derinden etkileyebilir ve değiştirilebilirdi.


Bir örnek daha vermek gerekirse, Oxford Üniversitesi müzik profesörü Richard Nicholson'un sözlerini aktarmakta yarar var.  

Nicholson, Ebul Hasan Ali ibn Nafi hakkında "Sadece müzikte değil birçok alanda öyle öğretileri var ki, insan ruhunun derinliklerine bunları işledi. Adını bilmeden, insanlar yüzyıllar boyunca onun yeniliklerini, keşiflerini kullandılar ve kullanmaya devam edecekler" değerlendirmesini yapmıştır.

 

 

*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU