Önceki ay, birçok iklim felaketine şahit olduk. Alplerin bir kısmı çöktü, Bangladeş "hafızalardaki en kötü sel felaketiyle" karşı karşıya kaldı ve Kuzey Afrika, Güneybatı Asya (veya Ortadoğu), Doğu Asya ve Avrupa'da 40 santigrat derecenin üzerine çıkan sıcaklıklarla rekor kıran sıcak hava dalgaları yaşandı. Temmuzda Birleşik Krallık'ta sıcaklıklar ilk kez 40 dereceyi aştı. ABD'de Başkan Joe Biden ulusal iklim acil durumu ilan etmeyi düşünüyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
İklim krizinin bu aşırı hava olaylarını daha da şiddetlendirdiğini ortaya koyan birçok çalışma yayımlandı. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC - The Intergovernmental Panel on Climate Change) raporları, nasıl halihazırda iklim krizinin yaşandığını ve hemen harekete geçmezsek çok daha kötüye gidecek bir yolda olduğumuzu defalarca açıkladı.
İklim krizine neden olan sera gazı salımlarının başlıca sorumluları, hem geçmişte hem de şu anda, Küresel Kuzey'in çokuluslu şirketleri ve fosil yakıt endüstrileri. Yine de Küresel Kuzey'in politikacıları sorumluluklarını görmezden gelmeye devam ediyor.
G7 zirvesi, dünyanın en büyük ekonomilerinin her yıl bir araya gelerek dünya genelindeki acil konuları ele aldığı bir toplantı. Ancak haziran sonunda gerçekleşen bu yılki G7 zirvesi bir kez daha beklentileri karşılamadı. Rusya-Ukrayna savaşı, gıda güvensizliği ve iklim krizine yönelik çözümler hakkında konuşmaları gerekiyordu. Lakin şimdi doğalgaza daha fazla bağlanıyorlar zira önerdikleri farklı kısa ve uzun vadeli çözümler, bu farklı krizlerin hiçbiri için yeterli değil. Avrupa Parlamentosu'nun doğalgaz yatırımlarının yeşil olarak etiketlenmesini desteklemesiyle bu durum bir kez daha yankı buldu. Yedi yıl önceki G7 zirvesinde fosil yakıtlara yönelik devlet teşviklerinin 2025'te sonlandırılması sözü verilmişti ancak küresel çapta teşvikler hala azalmadı. Biden, fosil yakıt sübvansiyonlarının 2022'de muhtemelen artacağını söyleyecek kadar ileriye bile gitti.
Öte yandan, halk hareketleri ve hatta en savunmasız ülkelerin liderleri, borçların hafifletilmesi çağrısı için bir araya geliyor. İklim Kırılganlığı Forumu'nun V20'si (Kırılgan 20), devletlerden alacakları dış borç ödemelerini koşulsuz olarak iptal etmeleri için, tüm kredi verenlere çağrıda bulundu. İklim için Borç kampanyası giderek daha fazla destek topluyor. Dünyadaki borç krizi büyürken, borç hafifletme ve borç iptali iklim tazminatlarının önemli bir şeklidir.
Adaletsizlik ve eşitsizlik büyümeye devam ediyor. Tüm bunların birbirlerini nasıl şiddetlendirdiğini ve içinde yaşadığımız kâr odaklı sistemden kaynaklandığını kabul etmeliyiz. Birlikte karşı koymalıyız.
Filipinler'den gelen mesajlar
30 Haziran'da, Filipinler'in eski diktatörünün oğlu Marcos Jr. Filipinler Devlet Başkanı olarak göreve başladı ve onunla birlikte, son 6 yılda görev yapan acımasız devlet başkanının kızı Sara Duterte de başkan yardımcısı oldu. İktidara gelmek için bu ikisinin hile yaptığına inanıyorum. Son birkaç aydır haber bültenini okuduysanız, bu ikilinin iktidarda olmasının etkilerini biliyorsunuzdur. Bir faşist hükümetten diğerine; önümüzde daha karanlık günler var fakat toplumumuzda umut ve ışık da bulunuyor. Dünyanın her yerinde karanlık bizi yutacak gibi görünse de biz buna müsaade etmeyeceğiz. İşler düzelecek çünkü biz mücadeleyi sürdüreceğiz. Biz mücadeleye devam ettiğimiz sürece işler düzelecek. Kazanacağımız daha iyi bir dünya var ve bunu birlikte kurmalıyız.
Göreve başlama töreninden önceki günlerde aktivistlerin, çevre örgütlerinin ve medya ağlarının susturulup sansürlendiğini gördük.
İşe başlama gününde yaptığı konuşmada Marcos, şu ifadeleri kullandı:
Çok küçük bir karbon ayak izine sahip olmasına rağmen en yüksek risk altında olan Filipinler'e, ortaklarımız ve dostlarımızdan yardım bekliyoruz.
Önce kurbanları koruyun, sonra iyileşmelerine yardımcı olun ve iklim değişikliğinin zararlı etkilerini azaltarak devam edin.
BLA BLA BLA! Marcos'un ağzından çıkanların hepsi yalan. Onun başkan olmasıyla birlikte hayatlar risk altında, özellikle de iklim krizinden en kötü etkilenenlerinki...
Ayrıca, bir kez daha, defalarca yanlışlığı kanıtlanmasına rağmen Ilocos'taki yel değirmenlerini kendine mal etti. Bu diktatör halka alenen yalan söyledikçe, hiçbir şekilde gerçek bir iklim eylemi ve iklim adaleti bekleyemeyiz.
Çevre savunucuları için tehlikeli bir ülke olma konusunda halihazırda sabıkaya sahip Filipinler, Marcos'un iktidara gelişiyle daha da büyük bir risk altına girdi. İklim adaleti talep eden ve iklim emperyalizmine meydan okuyan bir lidere ihtiyacımız var. Halkın refahına ve haklarına kişisel kazanç ve açgözlülükten daha fazla öncelik verecek bir lidere ihtiyacımız var. Marcos bunu asla yapamayacak.
Dünyadan olup biteni izlemelerini istiyoruz. Bu diktatörlüğe karşı mücadelemizde bize katılın.
https://www.independent.co.uk/climate-change
Independent Türkçe için çeviren: İpek Uyar
© The Independent