27 Mart Cumartesi günü 10 yaşındaki bir çocuk Myanmar'daki Yangon şehir merkezinin yakınlarında hafta sonunun tadını 13 yaşındaki arkadaşıyla kağıt oynayarak çıkarıyordu. Dünyanın dört bir yanındaki diğer ülkelerde yaşayan çocuklar gibi oyun oynuyorlardı. Ne var ki bu çocuklar, onları koruması gereken yetişkinlerin neden olduğu bir krizin kurbanı olmak üzereydi.
Görgü tanıklarına göre silahlı güçler askeri bir kamyonla yanaştı ve havaya ateş etmeye başladı. Tanıklar, Vice News'e verdikleri demeçte çocuğun arkadaşının elini tutup kaçtığını fakat arkadaşının başının arkasından vurulup yere düştüğünü söyledi.
Çocuk koştu ve askerlerden saklandı. Daha sonrasında arkadaşının cenazesinde boyu tabutun içini görebilecek kadar bile olmadığı için birinin onu kaldırması gerekti.
Herhangi bir çocuğun arkadaşının kafasından vurulduğunu görmesi tasavvur edilemez. Yine de Siyasi Mahkumlara Yardım Derneği'ne (Assistance Association for Political Prisoners, AAPP) göre 13 yaşındaki çocuk, Myanmar'da askeri darbenin başladığı 1 Şubat'tan bu yana geçen iki ayda öldürülen 43 çocuktan yalnızca biri.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Bana göre Myanmar'ın artık çocuklar için güvenli bir yer olmadığı ürpertici derecede açık.
Geçen birkaç haftada çocukların kendi evlerinde bile güvende olmadıkları görüldü. Save the Children'dan Myanmar'daki meslektaşlarım bana son 10 gün içinde silahlı güçler tarafından evlerinde vurularak öldürülen en az üç çocuk (7, 11 ve 12 yaşlarında) olduğunu söyledi. Geçen hafta 7 yaşındaki bir kız vurularak öldürüldü, haberi dünya çapında manşetlere taşındı.
Çocukların bu ölümcül saldırıların hedefi olmaya devam etmesi karşısında dehşete düşüyorum. Tüm çocukların şiddetten uzakta büyüme hakkı var. Neredeyse her gün bu kadar çok çocuğun öldürüldüğü gerçeği silahlı güçlerin insan hayatına (ve uluslararası hukuka) hiçbir şekilde aldırış etmediğini gösteriyor.
Save the Children ve ortakları zarar gören çocuklara ve ailelerine mümkün olduğunca destek sağlıyor. Personelimiz şiddete tanıklık eden çocuklara sahada duygusal destek veriyor ve ciddi akıl sağlığı gereksinimleri olan çocukları uzmanlara yönlendiriyor.
Ekibimiz 2 ve 4 yaşındaki iki kız kardeşinin Kayin Vilayaleti'ndeki köylerine düzenlenen kundaklama saldırısında ölmesine tanıklık eden 12 yaşındaki bir kız çocuğuna yardım etti. Akıl sağlığı üzerindeki etkileri şiddetliydi. Başka çocuklar da aile üyelerinin ölmesinden mustarip fakat bazıları hâlâ dehşeti anlayamayacak kadar küçük. Babasını kaybeden bir çocuk babasının “sadece uyuduğuna” inanıyordu.
Ayrıca çocuklara ve bakıcılarına kriz sırasında kendi akıl sağlıklarını nasıl en iyi şekilde idare edeceklerine dair tavsiyeler sağlayacak dijital olarak erişilebilir kaynaklar geliştiriyoruz. Güvensizlik ve devam eden Kovid-19 kısıtlamaları nedeniyle bu işlerin çoğu uzaktan yapılıyor ve birçok çocuk çaresizce ihtiyaç duyduğu desteği hâlâ alamıyor.
Ayrıca bazı çocukların yaşadığı daha az gözle görülür acılar da bizi üzüyor. AAPP'ye göre 20'si çocuk 2 bin 608 kişi hâlâ tutuklu durumda.
Hapishane bir çocuğa uygun bir yer değildir ve gözaltında tutulmak, özellikle halihazırda bu şiddetli baskıların neden olduğu korku, kayıp ve yaralanmalarla mücadele eden küçük çocuklar için son derece travmatik olabilir. Serbest bırakılan çocuklar gözaltında tutuldukları sırada dehşete düşmüş hissettiklerini ve uyuyamadıklarını söylüyor. Save the Children gözaltındaki çocukların gıdaya erişim de dahil olmak üzere yeterli bakım görmediklerinden endişe duyuyor.
Dünyadaki her krizde çocuklar masum kurbanlar oluyor. Her koşulda güvenliklerine öncelik verilmeli ve güvenlikleri korunmalı. Myanmar'da çocukları korumanın tek yoluysa insanlara karşı şiddeti tamamen durdurmak.
Dolayısıyla Save the Children, daha fazla çocuk yaralanmadan veya öldürülmeden silahlı güçlerin protestoculara yönelik bu ölümcül saldırıları derhal sona erdirmesi yönündeki çağrısını yineliyor.
Fakat kolektif sözlerimiz yeterli değil. Eyleme ihtiyacımız var. Save the Children, Myanmar'ın çocuklarını desteklemek için sahada elinden gelen her şeyi yapmaya devam edecek fakat dünya liderleri Myanmar'daki insanların hayatlarını ve özgürlüklerini korumak ve bu içler acısı şiddet nedeniyle daha fazla can kaybı olmamasını sağlamak için acilen bir araya gelmeli.
13 yaşındaki oğlan ve bu krizin diğer genç kurbanları için ne yazık ki çok geç.
Kevin Watkins, Save the Children UK'in CEO'sudur
https://www.independent.co.uk/independentpremium/voices
Independent Türkçe için çeviren: Noyan Öztürk
© The Independent