KA.DER, televizyon programlarında erkek egemen konuk düzenine karşı "kadın konuşmacı havuzu" hamlesi başlattı

Televizyon programlarına çağrılan kadın konuk oranının düşüklüğüne tepki gösteren KA.DER Başkanı Nuray Karaoğlu, kendi uzmanlık alanında söz söyleyebilecek kadınların kendilerine ulaşmasını istedi

Haber ve tartışma programlarının ynaı sıra filmler ve dizilere yönelik eleştirilerde de bulunan Karaoğlu, "Erkek karakterler iktidar sahibi, kadınlar ise genellikle güçsüz ya da başkasının ayağına çelme takmaya çalışan kişiler olarak yansıtılıyor" dedi / Fotoğraf: Pixabay

Kadın Adayları Destekleme Derneği (KA.DER), 13 televizyon kanalının 1 Temmuz 2020 ile 1 Ocak 2021 tarihleri arasında prime time'da yayınlanan haber ve tartışma programlarına katılan konukların cinsiyet dağılımını incelendi.

2 bin 89 program mercek altına alınırken, 6 bin 114 konuktan sadece 582'sinin kadın olduğu ortaya konuldu.

Araştırmaya göre en fazla kadın konuşmacıya (yüzde 21) yer veren kanal Halk TV olurken, en az kadın konuk (yüzde 2) Bloomberg HT kanalında yer buldu.

Sözkonusu araştırmanın neleri ortaya koyduğunu, sebeplerini ve yapılması gerekenleri, KA.DER Başkanı Nuray Karaoğlu, Independent Türkçe'ye anlattı.

"Medyadaki cinsiyet eşitsizliğini ortaya koyduk"

KA.DER olarak zaman ve olanak kısıtlılığı nedeniyle bu çalışmada 13 televizyon kanalının haber ve tartışma programlarını inceleyebildiklerini belirten Karaoğlu, ortaya çıkan sonucun medyadaki cinsiyet eşitsizliğini gözler önüne serdiğini ifade etti.

Karaoğlu, medyanın bir toplumun eğitimine, kültürüne olumlu etki etmesi gerekirken, Türkiye'de tam tersi bir durumla karşılaşıldığı eleştirisinde bulundu.

"Var olan cinsiyet eşitsizliği basın yoluyla pekiştiriliyor"

"Medya, toplumun neyi duyması ve görmesi gerektiğine karar veriyor" diyerek basının gücüne vurgu yapan Karaoğlu, aslolanın bunun vatandaşa hizmet amacıyla kullanılması olduğunu belirtti.

Günümüzde kadınların konumunun daha görünür olmasına rağmen var olan cinsiyet eşitsizliğinin basın yoluyla pekiştirildiği dile getiren Karaoğlu, "Medya günümüzde toplumsal cinsiyet eşitsizliğini yeniden üretiyor" ifadelerini kullandı.

 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

 

"Temsil sorunu, yüzde 25'e varan oradan düşük ücret, ev içi bakım sorumluluğu, şiddet…"

KA.DER olarak 24 yıldır pek çok alanda, temsilde eşitlik mücadelesi yürüttüklerini aktaran Karaoğlu, temsil sorununun kadınlar için her zaman en temel sorunlardan biri olduğunu, cinsiyete dayalı ayrımcılığın hayatın her alanında bulunduğunu kaydetti.

Karaoğlu, "Yüzde 25'e varan oranda daha düşük ücret, ev içi bakım sorumluluğu ve şiddete maruz kalma gibi durumlarla karşılaşılıyor. Bütün bunların toplumsal mesele olduğunu hepimiz biliyoruz, çözmek için bekleriz ki hükümetin ana kademedeki karar vericileri bu yönde kararlarını oluştursun ve kamusal politikalarını tabandan tavana yaysın" şeklinde konuştu.

 

KA.DER Genel Başkanı Nuray Karaoğlu.jpeg
Nuray Karaoğlu / Fotoğraf: KA.DER

 

"Bizim adımıza konuşmaktan vazgeçin"

Kadın sorunları tartışılırken, hiçbir kadın konuğa yer verilmeyen televizyon programlarını da sorduğumuz KA.DER Başkanı Karaoğlu, tamamen kadınları ilgilendiren konularda bile konuk konuşmacıların tamamının erkek olduğu tablolara karşılaşıldığını vurgulayarak, "Bırakın, bizi ilgilendiren konularda biz konuşabiliriz, kendi derdimizi anlatabiliriz, bizim adımıza konuşmaktan vazgeçin" şeklinde seslendi.

"Medya, kadınları magazin figürü olarak görmekten çıkarsın"

Önemli bir kuvvet olan basının da üzerine düşen sorumluluğu görmezden gelmemesi gerektiğini ve toplumda cinsiyet eşitliğini oluşturmak adına hamlede bulunulması gerektiğini ifade eden Karaoğlu, "Medya, kadınları magazin figürü olarak görmekten çıkarsın. Kullandığı dili eşitsiz bir dil olmaktan çıkartabilirse, bu yönde söz söyleyecek kadınların da olduğunu fark ederse, toplumu hem değiştirecek hem de dönüştürecek politikaları uygulamış olur" yorumu yaptı.  

Basının içinde bulunduğu görevinin sorumluluğunu fark edip, "popüler kültüre su taşımaması" gerektiğini dile getiren Karaoğlu, haber ve tartışma programlarının yanı sıra diziler ile filmlere de eleştiride bulundu. 

"Kadınlar, sürekli biblo görevi gördükleri ya da dayak yedikleri fotoğraflardan çıkarılıp..."

Ortada bir reyting kaygısı bulunduğunu kabul eden Karaoğlu, bunun toplumsal cinsiyet eşitliği göz önünde bulundurularak da sağlanabileceğini dile getirerek ekledi:

Kadınlar, sürekli biblo görevi gördükleri ya da dayak yedikleri fotoğraflardan çıkarılıp, olması gerektiği hale getirilebilir. 

"Bu toplumun erkek egemen zihniyeti terk etmesi lazım"

Karaoğlu, "Bu toplumun erkek egemen zihniyeti terk etmesi lazım" şeklinde konuştu.

Medya temsilcilerine bu "cinsiyetçi yaklaşımları" sorduklarında, "Konuyla ilgili konuşacak donanıma sahip kadın bulamıyoruz ya da çağırıyoruz gelmiyorlar" yanıtının verildiğini öne süren KA.DER Yönetim Kurulu Başkanı, "İkisi de birbirinden kötü ifadeler. O zaman gelin, biz sizin işinizi kolaylaştıralım. Size, ekonomiden siyasete, çevreden dış ilişkilere ve hukuka, pek çok alanda konuşacak kadın konuk bulalım" diyerek, kadın konuşmacı havuzu oluşturduklarını söyledi.

KA.DER'in kadın konuşmacı havuzu kurduğunu belirten Karaoğlu, "Kendi uzmanlık alanlarında 'Ben söz söyleyebilirim' diyen kadınların mail yoluyla bize başvurmasını istiyoruz" diyerek, [email protected] mail adresi üzerinden kendilerine ulaşılabileceğini kaydetti.

"Kadın konuk bulamıyoruz, çağırıyoruz gelmiyorlar" lafının "tanıdık bir söylem olduğu" yorumunu da yapan Karaoğlu, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

Siyasetçilere de 'Cinsiyet kotası partinizin tüzüğünüzde var, neden uymuyorsunuz, kadınları listelere almıyorsunuz?' diye sorduğumuzda liderler, 'Biz arıyoruz ama istekli kadınları bulamıyoruz' diyorlar. Bunu, hiçbir zemine oturmayan, yalnızca cevap vermeye yönelik bir davranış olarak değerlendiriyoruz. Kadınlar, her alanda vardır ve erkekler kadar söz sahibidir. Yeter ki medya, kadınlara programlarında yer versin!

"Kız çocukları için rol modeller geliştirilmeli, erkek çocukları cinsiyetler arası eşitliği öğrenmeli"

Sadece bu nesil için değil, gelecek kuşaklarda kız çocuklarının "Siyasetle ilgileneceğim, rektör, dekan, siyasi parti lideri olacağım" gibi söylemlerde bulunabilmesi için rol modellerinin şimdiden geliştirilmesi gerektiğini belirten Nuray Karaoğlu, erkek çocuklara da bunun çok normal bir durum olduğunun öğretilmesi gerektiğini söyledi ve ekledi:

Erkek çocukları da cinsiyetler arası eşitliğin olduğunu, kadınların da her alanda bulunduğunu kabul edecekler

KA.DER Genel Başkanı Nuray Karaoğlu.jpg
Nuray Karaoğlu / Fotoğraf: KA.DER

 

"Filmlerde, dizilerde erkek karakterler iktidar sahibi, kadınlar ise genellikle güçsüz ve başkalarının ayağına çelme takmaya çalışan kişiler olarak gösteriliyor"

Haber ve tartışma programlarının yanı sıra filmler ile dizilere yönelik de eleştirilerde bulunan KA.DER Yönetim Kurulu Başkanı Nuray Karaoğlu, "Erkek karakterler iktidar sahibi, kadınlar ise genellikle güçsüz ve başkasının ayağına çelme takmaya çalışan kişiler olarak yansıtılıyor" yorumuyla tepkisini dile getirdi.

Dizi ve film yapımcılarına çağrıda bulunarak bu duruma bir son verilmesi gerektiğini savunan Karaoğlu, "Kaderimizi biz yazarız, kadınlar güçlüdür, daha eşitlikçi bir toplum için kadın ve erkek, birlikte el ele" ifadeleriyle sözlerini noktaladı.                                 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU