Sözcü gazetesi yazarı Emin Çölaşan, Vatan Partisi’nin yayın organı Ulusal Kanal’ın Digitürk’te yayına başlamak için parayı nereden bulduğunun “merak konusu olduğunu” söyledi. Çölaşan, Digitürk’e verilmesi gereken 500 bin doların Ulusal Kanal'a örtülü ödenekten verildiğine dair iddiaların olduğunu öne sürdü.
Çölaşan, bugünkü köşe yazısında Ulusal Kanal ve Vatan Partisi ile ilgili olarak şunları yazdı:
Sevgili okurlarım, 1 Mart itibarıyla Türkiye'de ilginç bir gelişme oldu. Sanırım pek kimse bu olayı önemsemedi, ya da üzerinde durmaya değer bulmadı. Vatan Partisi ilginç bir yapı. Aslında Türk siyasetinde hiçbir ağırlığı ve önemi yok. Rağbet gören bir siyasi yapıya sahip değil. Seçimlere giriyor ama binde bir'lerle ölçülen sembolik bir oy oranından yukarı çıkması mümkün olmuyor. Oysa biz geçmiş yıllarda bu partiyi (küçük bile olsa) solcu olarak bilirdik… Hatta bazıları “Komünist” bilir ve çok kızardı! Çin'e yakın, Çin'in adeta Türkiye temsilcisi ve sözcüsü olarak görev yapan bir parti!
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Vatan Partisi son yıllarda ilginç bir çizgi değişikliği yaptığına dikkati çeken Çölaşan, şöyle yazdı:
Ve AKP-MHP ortaklığının en büyük yandaşı, destekçisi oldu. Kendi çapında, aynen MHP gibi, muhalefete karşı muhalefet sergilemeye koyuldu. Özellikle de CHP, İYİ Parti ve HDP'ye… Partinin iki yayın organı var. Gazete olarak Aydınlık. Televizyon kanalı olarak Ulusal Kanal. Aydınlık'ın günlük satış rakamı sadece 1.800 dolaylarında. Ulusal Kanal derseniz, medya piyasasında herhangi bir ağırlığı yok. Vatan Partisi parası olmayan, çalışanlarına ödeme yapmakta bile zorlanan bir parti…
“Türkiye 1 Mart Pazartesi gününden başlayarak yeni bir sürprize tanık oldu” diyen Sözcü yazarı, şu ifadeleri kullandı:
Ulusal TV, Digitürk 52. kanalda yayına başladı. Bizim bildiğimiz kadarıyla Digitürk'e girişin ve sürekli yer sahibi olmanın yıllık ücreti 500 bin dolar. Arkasında güçlü sermayeler ve holdingler olan yayın kuruluşları bu parayı elbette verebilir de Vatan Partisi'nin (ya da Ulusal Kanal yönetiminin) nereden ve nasıl bulduğu merak konusu. Arkalarında hiçbir büyük ekonomik gücün yer almadığı Tele-1, Halk TV, KRT gibi kanallar bu yıllık aidatı ödemede büyük zorluklarla karşılaşırken, demek ki Vatan Partisi parayı bir yerlerden bulmuş! Yardım kampanyasıyla bulduklarını söylüyorlar. Elin ağzı torba değil ki büzesin, öbür yanda ise ortaya bir sürü söylenti çıkıyor. O kadar ki, bazıları bu 500 bin doların Ulusal Kanal'a Vatan Partisi güçlensin diye örtülü ödenekten verildiğini ve Digitürk'e o yolla ödeme yapıldığını bile iddia ediyor.
Sözcü, Independent Türkçe