Sırbistan'da kriz derinleşiyor

Eran Hasipi Independent Türkçe için yazdı

Sırbistan'da muhalefet milletvekilleri, hükümet politikalarını protesto etmek ve öğrenci protestolarına destek vermek amacıyla parlamento içine sis bombası atarken, yaşanan kaos sırasında bir milletvekili felç geçirdi / Fotoğraf: Reuters

Sırbistan, Balkanlar'ın jeopolitik açıdan en hassas ülkelerinden biri olarak, son dönemde hem iç politikada hem de bölgesel ilişkilerde dikkat çekici bir kaos yaşıyor.

1 Kasım 2024'te Novi Sad'daki tren istasyonu kazası, 4 Mart 2025'te Sırbistan Meclisi'nde yaşanan sis bombalı saldırı, Bosna-Hersek'teki Sırp lider Milorad Dodik'in siyasi yasaklı ilan edilmesi, Kosova ile süregelen gerilim ve Republika Srpska'daki gelişmeler, ülkeyi bir dönüm noktasına sürüklüyor.


Novi Sad kazası ve Protestoların yükselişi

1 Kasım 2024'te, Sırbistan'ın ikinci büyük şehri Novi Sad'daki tren istasyonunda beton bir çatının çökmesi sonucu 15 kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.

Çin'le ortak yürütülen bir demiryolu yenileme projesi sırasında yaşanan bu facia, hükümetin yolsuzluk ve ihmal suçlamalarıyla karşı karşıya kalmasına neden oldu.

Kazanın ardından Novi Sad ve Belgrad'da başlayan protestolar, öğrenciler ve muhalif grupların öncülüğünde ülke geneline yayıldı.

Göstericiler, hükümetin istifasını ve kazayla ilgili belgelerin kamuoyuyla paylaşılmasını talep etti.

Bu hareket, 29 Ocak 2025'te Başbakan Miloş Vuçeviç'in istifasıyla sonuçlandı.

Ancak, Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuçiç liderliğindeki yönetim, protestoları "dış destekli bir renkli devrim" olarak nitelendirerek baskıyı artırdı.

Vučić, halkın çoğunluğunun hükümeti desteklediğini savunarak diyalog çağrısı yaptı, fakat bu çağrı öfkeli kalabalıklar tarafından karşılık bulmadı.


Sırbistan Meclisi'nde kaos

4 Mart 2025'te, Sırbistan Ulusal Meclisi'nde muhalefetin hükümeti protesto etmek için gerçekleştirdiği eylem, ülkede siyasi gerilimin zirve yaptığını gösterdi.

Yeşil Sol Cephe öncülüğündeki muhalif milletvekilleri, oturum sırasında sis bombaları ve işaret fişekleri attı.

Olay, kısa sürede arbedeye dönüştü. Meclis Başkanı Ana Brnabiç, milletvekillerinden Jasmina Obradoviç'in kafasına sis bombası isabet etmesi sonucu beyin kanaması geçirdiğini ve hayati tehlikesinin devam ettiğini açıkladı.

En az 2 milletvekili daha yaralandı, 8 aylık hamile bir vekilin ise şok geçirdiği belirtildi.

Muhalefet, oturumu "yasa dışı" ilan ederek Vuçeviç'in istifasının onaylanmasını talep ederken, iktidar bu eylemi "demokrasiye saldırı" olarak kınadı.

Belgrad'da meclis önünde toplanan protestocular, ana caddelerden birini trafiğe kapatarak tepkilerini sürdürdü.

Bu olay, Sırbistan'da siyasi kutuplaşmanın artık diyalogla çözülemeyecek bir noktaya geldiğini gözler önüne serdi.


Milorad Dodik'in siyasi yasaklı ilan edilmesi

Bosna-Hersek'teki Sırp Cumhuriyeti (Republika Srpska) lideri Milorad Dodik, 26 Şubat 2025'te Bosna-Hersek Mahkemesi tarafından Yüksek Temsilcilik Ofisi (OHR) kararlarına uymadığı gerekçesiyle 1 yıl hapis ve 6 yıl siyasi yasaklılık cezasına çarptırıldı.

2023'te Republika Srpska Ulusal Meclisi'nin OHR kararlarını tanımama yönündeki yasasını imzalayan Dodik, bu tutumuyla "devlet otoritesine karşı gelme" suçundan mahkûm edildi.

Karar, Banja Luka'da Dodik yanlısı protestolara yol açtıysa da, Sırp muhalefet destek vermedi.

Dodik bu kararın Bosna Hersek'in sonunu getirdiğini belirtirken, "Daha zor durumları atlattım" diyerek "mücadele" kararlılığını vurguladı.

Sırbistan, bu karardan doğrudan etkilendi. Vuçiç, Dodik'e açık destek vererek kararı "Sırp halkına saldırı" olarak nitelendirdi ve Ulusal Güvenlik Konseyi'ni topladı.

Dodik'in cezası, Republika Srpska'da liderlik krizine yol açabilir, ancak Sırbistan'ın desteği bu dinamiği tersine çevirebilir.

Vučić'in tutumu, Sırbistan'ın Bosna'daki Sırp nüfus üzerindeki etkisini koruma çabasını yansıtıyor.

Dodik'in siyasi yasaklılığı, Republika Srpska'da ayrılıkçı söylemleri artıracak. Ancak, Sırbistan'ın Ancak, Sırbistan'ın desteğiyle bu dinamik güçlenebilir.

Dodik, uzun süredir Bosna-Hersek'ten ayrılarak Sırbistan'la birleşme tehdidinde bulunuyor.

Vuçiç, Dodik'e açıkça arka çıksa da, bu durum AB ve NATO ile ilişkileri gerebilir.

Dodik'in cezası kesinleşirse, Republika Srpska'da yeni bir lider arayışı başlayabilir; bu da Sırbistan'ın bölge politikalarını yeniden şekillendirmesine neden olabilir.


Kosova ile gerginlik

Sırbistan ile Kosova arasındaki ilişkiler, 2008'deki bağımsızlık ilanından beri çözülemeyen bir mesele.

23 Kasım 2024'te Kosova'nın kuzeyindeki bir su kanalına düzenlenen saldırı, gerilimi yeniden tırmandırdı.

Kosova Başbakanı Albin Kurti, saldırıyı "Sırbistan destekli terör" olarak tanımlarken, Vuçiç iddiaları reddetti ve Kosova'yı provokasyonla suçladı.

Kosova İçişleri Bakanı Celal Sveçla'nın "paralel Sırp kurumlarını kapatma" operasyonları, Belgrad'ın tepkisini çekti.

AB'nin arabuluculuğundaki Brüksel Anlaşması (2013) süreci, güven eksikliği nedeniyle tıkanmış durumda.

Sırbistan'ın AB üyelik hedefi, Kosova ile uzlaşmayı zorunlu kılarken, Vuçiç'in Rusya ve Çin'le yakınlığı bu süreci karmaşıklaştırıyor.


Sırbistan'ın geleceği

Sırbistan, 5 Mart 2025 itibarıyla bir yol ayrımında.

Novi Sad kazası ve protestolar, Vuçiç yönetiminin meşruiyetini sorgulatan bir dönüm noktası oldu.

Meclisteki sis bombalı saldırı, siyasi istikrarsızlığın yeni bir göstergesi olarak kayda geçti.

Dodik'in durumu, Sırbistan'ı Bosna politikasında daha aktif bir role itebilir, ancak bu, uluslararası baskıyı artıracaktır.

Kosova ile gerilim, AB entegrasyonunu riske atarken, Rusya ve Çin'le yakınlık Belgrad'ı Batı'dan uzaklaştırabilir.

Vuçiç'in otoriter yönetimi, ekonomik istikrar ve güvenlik aygıtlarıyla kısa vadede ayakta kalabilir.

Ancak, protestoların büyümesi, muhalefetin örgütlenmesi veya Kosova'da yeni bir çatışma, rejimi sarsabilir.

Erken seçim ihtimali masada olsa da, Vuçiç'in medya kontrolü ve halk desteği bu seçeneği şimdilik sınırlıyor.

Sırbistan'ın geleceği, iç dinamiklerin yanı sıra bölgesel dengelere bağlı.

Balkanlar'ın bu kilit ülkesi, önümüzdeki aylarda dikkatle izlenmeli.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU