Yapay zekanın karanlık yüzü

"Eğitim ve bilgi üretimiyle ilgili konularda metinlerin sahteleştiği bir çağla karşı karşıyayız"

Görsel: Independent Türkçe/ChatGPT

Yapay zekanın karanlık yüzünden bahsederken, özellikle metin yazımını kastediyorum diğer bilimsel alanları değil.

Zira daha yapay zekanın birinci eşiğinde olmamıza rağmen, bu alanlarda başarıya ulaşmış durumda.

Endişe verici olan, metin yazımının yoğun okuma ve bilgi birikimi gerektirmesi ve yapay zeka ile artık bu koşulların ortadan kalkmasıdır.

Yoğun okuma yoluyla bilgi birikimine sahip olanlar ile bu birikime sahip olmayanlar yapay zeka yoluyla metin yazımında eşit hale geldiler.

Öte yandan Arapların bir yıldaki okuma süresi ile diğer toplumların süresi karşılaştırıldığında, çeşitli haberlerde bir Arap vatandaşının yılda ortalama sadece altı dakika, yani yaklaşık çeyrek sayfa okuduğu ifade ediliyor.

Bu, Avrupa'daki rakamlarla kıyaslandığında endişe verici bir rakam; zira eldeki kaynaklara göre Avrupalılar yılda 10 ila 12 kitap okuyor.

Ölçüm ve serbest okumadaki farka bağlı olarak bazı rakamlar çelişkili olsa da genel olarak diğer bazı ülkelerin okuma oranlarıyla karşılaştırdığımızda, Arap vatandaşların okuma süresinin daha düşük olduğu görülüyor.

Nitekim bir Hint vatandaşının ortalama yıllık okuma saatinin haftada 8,7 saat, bir Çin vatandaşının ise ortalama haftalık okuma saatinin 8 saat olduğunu görüyoruz.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bilgi açığı, bir yandan toplumsal tarih açısından benzer olabilecek toplumlar arasında da belirgin.

Bu durum bizi, Arap vatandaşın aslında dünyanın en az okuyan vatandaşlarından biri olduğu sonucuna götürüyor.

Araplar arasında okuma yazma bilmeme oranının yüzde 25 civarında olduğunu, bunun ortalama olduğunu, nitekim Suudi Arabistan, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi bazı ülkelerimizde okuma yazma bilmeyenlerin oranının oldukça düşük olduğunu da unutmamak gerekir.

Bazı ülkelerimizde ise savaşlar ve çatışmalar nedeniyle tablo daha da karanlık hale geldi.

Ayrıntılı olarak incelediğimizde Suudi Arabistan, BAE, Mısır, Kuveyt ve Lübnan gibi bazı Arap ülkelerinin, Araplar arasındaki ortalama okuma oranına kıyasla en yüksek okuma oranlarına sahip olduğunu görüyoruz.

Bu gerçekler, yapay zekanın metin yazımında kullanılmasının bilgiye açılan kapı, farkındalığa giden yol olan okumaya olan ilgiyi büyük ölçüde azaltacağını söylemeye itiyor. Bu da bilgi açığını büyütüyor.

Yapay zeka ile metin yazmaya gelince, çok sıradan bir insanın nasıl sanki uzman bir yazarın elinden çıkmış gibi metin oluşturabildiğine dair bir örnek vereceğim:

Yapay zekadan, bir şirket yöneticisinin, şirketin elde ettiği büyük başarılardan dolayı meslektaşlarını tebrik ettiği bir metin yazmasını istedim. Şunları yazdı:

Değerli meslektaşlarım, geçtiğimiz dönemde elde ettiğimiz büyük başarılardan dolayı duyduğum gurur ve onuru sizlerle paylaşmanın mutluluğunu yaşıyorum. Sürekli çabalarınız, bağlılığınız, kalite ve mükemmelliğe ulaşma konusundaki daimî gayretiniz, hepimizin gurur duyduğu olağanüstü sonuçlar ortaya çıkardı. Elde ettiğimiz başarılar, sizlerin takım çalışmanız ve samimi iş birliğiniz ile şirketimizin vizyon ve misyonuna olan ortak inancınız olmadan gerçekleşemezdi. Herhangi bir işte gerçek başarının sırrının takım ruhu olduğunu kanıtladınız. Hepinize teşekkür ve takdirlerimi sunuyor, bu haklı başarınızdan dolayı sizleri kutluyorum. Bugün daha büyük fırsatlar ve daha yüksek hedeflerle dolu yeni bir dönemin eşiğindeyiz. Sizlerin her zamanki gibi, bu sorumluluğun ve meydan okumanın de üstesinden geleceğinizden eminim.” İşte yapay zekanın yazdığı ve çalışanları motive eden güçlü bir metin.


Körfez Havzası'ndaki çevre kirliliğinin tehlikeleri hakkında bir metin yazmasını istediğimde ise şunları yazdı:

Arap Körfezi havzası, kapalı coğrafi yapısı, yüksek sıcaklıklar ve açık denizlerle sınırlı su döngüsü nedeniyle dünyanın çevresel açıdan en hassas deniz alanlarından biridir. Körfez ülkelerinde son yıllarda yaşanan büyük endüstriyel ve kentsel genişlemeyle birlikte; bu havzada çevre kirliliği sorunu, bölgesel ve uluslararası ortak çabalar gerektiren gerçek bir sorun haline gelmiştir. Kirlilik kaynaklarının en önemli zararları petrol sızıntıları, arıtılmamış kanalizasyon sularıyla denize deşarj edilen endüstriyel ve kimyasal atıklar, deniz yaşamının bozulmasına yol açan plastik ve katı ambalajlardır. Bunun sonucunda birçok balık türü yok olmakta, mercan resifleri zarar görmekte ve bu da halk sağlığını tehdit etmektedir. Bu durum özellikle turizm ve balıkçılık sektöründe önemli ekonomik kayıplara da yol açabilir. Bu zorluğun üstesinden gelebilmek için Körfez ülkeleri arasında çevresel iş birliğinin güçlendirilmesi ve deniz ortamını korumaya yönelik ortak stratejiler benimsenmesi gerekmektedir.
 


Yukarıdaki metinler kısa ve oluşturulmaları için tek satır yazmak dışında bir çaba sarf edilmedi, sonra sorunun cevabı ayrıntılı olarak geldi.

Metin yazımında yapay zeka kullanımının sonucu bu ve en azından 3 tehlike taşımaktadır:

İlk tehlike, artık bilgi için okumaya güvenmenin gerekmemesidir. Dolayısıyla Arap toplumlarımızda okuma zaten yüzeysel iken daha da yüzeyselleşecektir.

İkinci tehlike, duyguları manipüle etmektir. Bu metinleri dinleyen ve bunların nasıl yazıldığını bilmeyenler duygusal olarak bunlardan derin bir şekilde etkilenecektir.

Üçüncü tehlike ise öğrencilerimiz arasındaki bilgi açığının giderek artmasıdır.

Dolayısıyla özellikle eğitim ve bilgi üretimiyle ilgili konularda metinlerin sahteleştiği bir çağla karşı karşıyayız.

Bu durumda kaç tane insanın iyi ve akıcı bir şekilde konuştuğunu ve kendisinin de anlamını bilmediği terimler kullandığını duyacağız?

Bu şekilde anlamını bilmediği terimler kullanarak, başkalarına dahi ve çok okuyan biri olduğu izlenimi verebileceğini göreceğiz.

Peki, bu yöntem daha hilekâr ve profesyonel bir şekilde kullanıma sunulursa okullarımızda, fakültelerimizde, üniversitelerimizde, gazetelerimizde ve haberlerimizde neler olur?

Yapay zeka çağında eğitimin geleceği nedir?

Bu olgu nasıl ele alınabilir?

Bunlar, Arap kültür ve bilim liderlerine yöneltilen ve cevaplanması gereken sorulardır.

Son söz; toplumlarımızda çağdışı müfredatlarla ele alınıyor gibi görünen eğitim kalitesi sorunu yeniden öne çıkıyor.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU