2025, müzikseverler için epey heyecan verici konserlere gebe. Güzel haberleri alır almaz bilet kovalamaya başlıyoruz. Kimi isimler, Türkiye'deki ilk canlı performansları için konser takvimindeki yerini alırken kimileri de hayranlarıyla bir kez daha buluşmak üzere yeniden ülkemizi ziyaret etmeye hazırlanıyor.
Bazı sanatçılar Türkiye'de özel bir yere sahip. Ve hiç kuşkusuz bu isimlerin başında, ülkemizde bugüne dek verdiği sayısız konsere bir yenisini eklemeye hazırlanan Jay-Jay Johanson yer alıyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Johanson'la ilk ve tek buluşmamın üzerinden tam 21 yıl geçti. Önceki konserlerini kaçırmış ama 28 Kasım 2004'teki konserine biletimi satışa çıkar çıkmaz almıştım. Jay-Jay, Taksim'deki Yeni Melek'te sahne alacaktı. Konser tıklım tıklımdı ve kıpırdamak neredeyse mümkün değildi. Johanson sahneye biraz rötarlı çıktığı için sabırsızlanmıştık. Ama sahneye adımını attığında bizi nefis saatlerin beklediğinden emindik. En popüler şarkılarını seslendirmiş, Far Away ve Poison gibi güzellikleriyse söylemeden inmişti sahneden. Alkışlara rağmen bis yapmamış, konserin tadı damağımızda kalmıştı.
55 yaşındaki sanatçı, bir kez daha ülkemizi ziyaret etmeye hazırlanıyor, bu kez sırasıyla İzmir, Ankara ve İstanbul'da vereceği üç konser için. Johanson, Epifoni organizasyonu ve %100 Müzik katkılarıyla 6 Şubat'ta İzmir Hangout PSM, 7 Şubat'ta 6:45 Ankara ve 8 Şubat gecesi de If Performance Hall Beşiktaş'ta sahne alacak.
"Türk halkı ilk kez geldiğimden beri bana karşı çok cömert davrandı"
Bunca zaman ve bunca ziyaretten sonra Johanson'ın gelişi hayranlarını hâlâ heyecanlandırmaya devam ediyor. Eşine az rastlanan bu sevgiyle ilgili Johanson, "Türk halkı 25 yıl önce ilk kez geldiğimden beri bana karşı çok cömert davrandı" diyor. Elbette aradaki kuvvetli bağın o da farkında.
Johanson son zamanlarını yeni albümü üzerinde çalışarak geçirmiş. "6-7 aydır yeni albümümü yazmak, bestelemek, düzenlemek ve kaydetmekle meşguldüm" diyor. Süreç epey yoğun geçmiş ama Johanson sonuçtan çok memnun:
Daha yeni bitirdik. Çok içime sindi ve kendimi çok iyi hissediyorum. Yakında yeni şarkıları canlı çalmaya başlayacağız ve şimdiden sabırsızlanıyorum.
"30 yıl önce başladığım noktadayım"
Johanson yeni albümünün ilkbaharda çıkacağını söylüyor. Biz de yeni şarkılara kavuşmayı beklerken eskilere ve müzisyenin uzun yıllara yayılan kariyerine dalıyoruz. Genel kanının aksine Johanson, müzikal tarzının zaman içinde trip hop'tan daha elektronik seslere doğru evrimleştiğini düşünmüyor.
"Açıkçası bilmiyorum" diyor:
Pek elektronikleştiğimi düşünmüyorum aslında. Şarkılarımı kendim üretmediğim tek bir dönem oldu, o da Antenna albümü.
Johanson'ın 2002 çıkışlı albümü Antenna, Türkiye'deki hayranların çok sevdiği kayıtların başında geliyor. Açılış şarkısı On the Radio, müzikseverlerin hep bir ağızdan eşlik etmeyi en sevdiği parçalardandı, hâlâ da öyle. Ayrıca Déjà Vu ve Dee D. Jackson'ın 1978 tarihli hiti Automatic Lover'ın yeniden yorumu da albümün öne çıkanlarındandı.
"Antenna'daki şarkıları ben yazmadım ve sonuç daha elektronik oldu sanırım" diyerek ekliyor Jay Jay ve bunun bir istisna olduğunu vurguluyor:
Ama sadece o zaman. Şu anda, 30 yıl önce başladığım müziği yapmaya devam ettiğimi hissediyorum.
30 yıl, dile kolay... Kariyerine 14 stüdyo albümü sığdıran Johanson'ın ilk kaydı Whiskey'yi yayımlamasının üzerinden neredeyse 30 yıl geçti. "Düşündüğümden çok daha fazlasını yaptım" diyor sanatçı. Ama müzik endüstrisinde özellikle hatırlanmak gibi bir derdi de yok.
"O zaman yaptığım işin bir anlamı oluyor"
"Şimdiden iyi bir yerde durduğumu düşünüyorum" diyerek ekliyor:
Ve eğer ben öldükten sonra birileri beni hatırlarsa çok güzel olur ama bu güvendiğim ya da özellikle üzerine kafa yorduğum bir konu değil.
Onun için esas önemli olan dinleyenleri. Onlardan aldığı geri bildirimler ve mesajlarla mutlu oluyor:
Bazen insanlar bana gelip bir şarkımın zor zamanlarında onlara nasıl yardımcı olduğunu anlatıyor... İşte bu benim için gerçekten çok değerli. O zaman yaptığım işin bir anlamı oluyor.
Biraz da işin mutfağından bahsediyoruz. Yaratıcılık sürecinde müzisyene iyi gelen ve ilham veren şeylerin başına uzun yürüyüşler geliyor. Sanatsal vizyonunu şekillendiren deneyimlerden bahsederken ilk aklına gelen bu...
"Zamanım olduğunda seyahat ediyorum" diye ekliyor ama tabii ki önceliklerini sıralarken en tepede ailesi var:
Çoğunlukla turnelerin ardından eve döndüğümde ailemle vakit geçiriyorum, onlara zaman ayırıyorum.
"Yaratım sürecim yalnızlık üzerine kurulu"
Johanson uzun yıllara yayılan kariyerinde çarpıcı iş birliklerine de imza attı. İskoç grup Cocteau Twins'in kurucusu ve gitaristi Robin Guthrie'yle İsveçli elektronik müzik ikilisi The Knife bunlardan bazıları.
"Cocteau Twins ve The Knife'a hayranım" diyor Johanson ama yaratıcılık süreçinde tek tabanca takılmanın ona daha iyi geldiğini de itiraf ediyor:
Onlara gerçekten hayranım ama iş birliği yapma konusunda pek iyi değilim. Sanırım yaratım sürecim yalnızlık üzerine kurulu ve hiçbir şey beni rahatsız etmediğinde işime en iyi şekilde odaklanabiliyorum.
Johanson, aslında eğitimini sanat üzerine aldı ve her ne kadar meslek olarak kendine müziği seçse de bu alanda da çalışmaları var. İsveçli müzisyen, Fransa'nın Dijon şehrinde sergilenen ses ve görüntü enstalasyonu Cosmodrome'a 2001'de imza atmış ve bu sanat eseri dünyayı dolaşarak Paris Modern Sanat Müzesi'nde de sanatseverlerle buluşmuştu.
"Sanat okuluna gittim ve bu alanda çalışacağımı düşünüyordum" diyor İsveçli müzisyen:
Ama en sevdiğim hobim müzik mesleğim oldu.
Johanson kariyerinin ilk yıllarında, Fransız yönetmen Ilan Duran Cohen'in La Confusion des Genres filminin çok beğenilen müziklerini de bestelemişti. Sanatçının mesleğiyle ilgili en sevdiği şey de işte tam olarak bu: Kendisi gibi yaratıcı insanlarla tanışmak. "Sanat dünyasında, film sektöründe ve moda sektöründe de büyülü yaratıcılarla tanıştım" diyor:
İşte bunu çok seviyorum.
"Siz eşsizsiniz"
Johanson, yıllarını sanata ve müziğe adadı. Bu nedenle de tecrübelerini, gelişen müzik endüstrisinde yollarını bulmaya çalışan genç müzisyenlere ışık olmak için paylaşmak istiyor. Tavsiye verirken onun için kilit nokta "kendin olmaktan asla vazgeçmemek".
"Kendi işinizi yapın" diyerek ekliyor:
Şu anda listelerde olanlara benzemeye çalışmayın, siz eşsizsiniz. Sadece deneyin ve tekrar tekrar deneyin. Başlangıçta işe yaramazsa, tekrar deneyin ve pes etmeyin.
"Sonsuza kadar sizinle olacağım"
Son olarak Türkiye'deki üç konseri için planladığı sürprizler olup olmadığını soruyorum. Belki bana küçük bir sır vererek çalmayı planladığı şarkılarından bir-iki tanesini söyler diye umut ediyorum. Ama detay vermiyor ve "Henüz bilmiyorum" diyor:
Bakalım, göreceğiz.
Johanson'ın onu çok seven hayranlarına bir mesajı da var. "Sonsuz desteğiniz için teşekkür ederim" diyor. Bu desteğin onun için çok şey ifade ettiği belli oluyor.
Minnettarım... Sonsuza kadar sizinle olacağım.
Biz de birbirinden güzel şarkılarla unutulmaz performanslar için ona minnettarız. Ve kuşkusuz bir kez daha buluşmayı iple çekiyoruz.
© The Independentturkish