Washington ile Bakü arasında ikinci bir "Johnson mektubu" ve "Kurulacak yeni düzende yerimizi alırız" restleşmesi mi söz konusu?

Sevinç Osmankızı: Biden'ın Aliyev'e yazdığı mektubu sıra dışı olarak nitelendirmemiz gerekir

Kolaj: Independent Türkçe

ABD Başkanı Joe Biden'ın Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev'e yazdığı 21 Ekim tarihli mektupta "COP 29 öncesinde veya yıl sonuna kadar Ermenistan ile barış anlaşması imzalayın" telkininin ön plana çıkması, çeşitli tartışmaları da beraberinde getirdi.

Azerbaycan'ın iktidar emrindeki medyası, mektubu "Biden, Aliyev'e yalvarıyor" havasına sokma gayretindeyken, Washington'dan yapılan yorumlarda "ne Biden'ın mektubunun ikinci bir 'Johnson mektubu' olduğu ne de Aliyev'in bu mektuba 'Yeni dünya düzeni kurulur, biz de orada yerimizi alırız' mealinde yanıt verme niyetinde" olduğu belirtiliyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Peki, neden ABD Başkanı Biden görev süresinin dolmasına yaklaşık 90 gün kala Bakü'ye bu mektubu gönderip "COP 29 öncesinde Ermenistan ile barış" telkininde bulundu?

Washington'dan yayın yapan Osmanqızı TV'nin imtiyaz sahibi ve televizyon yorumcusu Sevinç Osmankızı, Biden'ın Aliyev'e gönderdiği mektup hakkında Independent Türkçe'ye değerlendirmelerde bulundu.


"Bakü'den mektuba herhangi bir yanıt verileceğini düşünmüyorum"

"Başkan Biden'ın Azerbaycan Devlet Başkanı'na yazdığı mektubu sıradışı olarak nitelendirmemiz gerekir" diyen Sevinç Osmankızı'na göre bu, özel bir diplomasi girişimi çerçevesinde yazılmış bir mektup.

Kimliğinden bağımsız olarak, ABD Başkanlarının Azerbaycan Devlet Başkanı Aliyev'e yazdığı mektuplarda genelde 3 hususa değinildiğini belirten Osmankızı, bunları şöyle sıraladı:

  1. İkili ilişkiler;
  2. Enerji alanında Azerbaycan ile işbirliği;
  3. Demokrasi, insan hakları ve hukuk.

Biden'ın söz konusu mektubunda bu hususların hiçbirini göremiyoruz. Bunun yerine sadece Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki barış anlaşması imzalanmasının önemine değiniliyor.

Mektubun başında Joe Biden, barış anlaşmasının COP 29 İklim Zirvesi'ne kadar imzalanması üzerinde dururken, sonunda bu yılın sonuna kadar da imzalanabileceğini ifade ediyor. İki seçenek de Biden'ın görev süresinin bitmesine çok az bir süre kala gerçekleştirilmesi isteğiyle Bakü'ye sunuluyor.
 

ss
Osmanqızı TV'nin imtiyaz sahibi ve televizyon yorumcusu Sevinç Osmankızı

 

Mektupta, Biden'ın danışmanı Michael Carpenter'ın Azerbaycan'a giderek devlet başkanı tarafından kabul edilmesi istendiğini belirten Sevinç Osmankızı, görev süresi sona erecek olan Biden'ın, Ermeni seçmenlere verdiği sözü yerine getirerek ayrılmak istediğini vurguladı.

"Bu mektup, Biden'ın karşıya koyduğu amaca bir anlamda yaklaştığını gösterme niteliğini de taşıyor" şeklinde konuşan Sevinç Osmankızı, sözlerini şöyle sürdürdü:

Bakü'den mektuba herhangi bir yanıt verileceğini düşünmüyorum. Bunun yerine İlham Aliyev, ABD Başkanının önünde üstünlüğünü göstermek için bu mektubu kullanacaktır. 'İşte bakınız, Aliyev'e şahsen mektup yazarak değil, ricada bulunmak az daha yalvarıyor' mealinde propaganda makinesi artık çalışıyor. Aynı zamanda mektubu Kremlin'e karşı bir koz olarak kullanmak ve 'ABD bize baskı yaptığı için Rusya'nın sunduğu barış planını kabul edemiyoruz'  tarzında manipülasyonlar yapmak suretiyle Aliyev bu mektubu kendi lehine çevireceğine inanıyor.


"Mektubun kamuoyuyla paylaşılmasını olumlu bir gelişme olarak görmüyorum"

Biden'ın mektubunun herhangi bir sonucunun olacağı görüşünde olan Osmankızı, "Çünkü şu anda Biden 'topal ördek' konumunda. 5 Kasım'dan sonra Biden başkan olamayacağı için Aliyev ve diğer otoriter yöneticiler, 5 Kasım'ın sonuçlarını bekliyor. Diktatörler, Trump'ın seçimden zaferle çıkacağına hâlâ ümit besliyor. Çünkü bu durumda yeni bir konjonktür ortaya çıkacak" değerlendirmesinde bulundu.

Ayrıca, "Aliyev'in şu anda barış anlaşması imzalaması durumunda en önemli kozu elinden çıkacaktır" diyen Sevinç Osmankızı, "Dünya liderlerinin Aliyev'den beklentisi, barış anlaşması imzalaması ve bölgede yeni bir savaş tehlikesinin ortaya çıkmamasıdır. Bu kendisine çok gerekli olduğu için Aliyev acele etmiyor. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ise anlaşmayı imzalamaya hazır olduklarına vurgu yapıyor. Biden da mektubunda barış anlaşmasının imzalanması yönünde daha yaratıcı olmayı öneriyor. Ancak halihazırda barış anlaşmasının imzalanmasına rötarı Aliyev yaptırıyor. Çünkü Donald Trump'ın başkan seçilmesi durumunda Aliyev için yeni ufukların açılması söz konusu olacak" ifadelerini kullandı.

Sevinç Osmankızı, sözlerine şunları ekledi:

Özellikle Zengezur Koridoru konusunda Azerbaycan ile Rusya arasında verimli bir alışveriş olabilir. Ben bu mektubun bir şeyleri değiştirmek için yazıldığını düşünmüyorum. Vladimir Putin'in Bakü'ye iki ay önce gerçekleştirdiği gezi sırasında konuşulan hususların dökümü Batı başkentlerinin elindedir. Onun için mektubun kamuoyuyla paylaşılmasını da ben olumlu bir gelişme olarak görmüyorum. İki taraf arasında sıkıntılı durumlar söz konusuysa ve bir taraf bazı bilgi ve belgeleri kamuoyuyla paylaşma ihtiyacı hissediyorsa, bunu işlerin iyi gitmemesi olarak yorumlamak gerekir. Kapalı kapılar ardında pek de ilerlemenin olmadığını gösteriyor.


Batının nabzını yoklama amacıyla Türkiye Başbakanı İsmet İnönü, 1964 yılında Kıbrıs Adası'nda bombalama operasyonu yaptırarak tepkileri beklemişti.

ABD Başkanı Lyndon Johnson, Türkiye Başbakanı'na yazdığı mektupta "yaptırım"la tehdit edince İnönü, ünlü "Yeni dünya düzeni kurulur, biz de orada yerimizi alırız" cümlesinin yer aldığı cevabı yazmıştı.

Mektubun 2 sene sonra gazeteci yazar Cüneyt Arcayürek imzasıyla Hürriyet gazetesinde haberleştirilmesi, sadece Türkiye'de değil dünya çapında olay olmuştu.

Üzerinden 30 sene geçtikten sonra Milliyet'ten Nilgün Cerrahoğlu'na verdiği demeçte mektubun yayınlanmasının detaylarını anlatmasına rağmen Arcayürek, mektubun kendisine hangi kanaldan ulaştırıldığını açıklamayı kabul etmemişti.

Uzun süre ben mektubun Arcayürek'e İnönü'nün damadı, gazeteci-yazar Metin Toker tarafından verildiğini düşünmüştüm.

Ancak 23 Haziran 2015'de Arcayürek'in vefatından sonra Johnson mektubunun Hürriyet yazarına Dışişleri'nde göreve yeni başlamış Yalım Eralp tarafından verildiği ortaya çıkmıştı.

Yani, Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil, mektubu gazeteci Cüneyt Arcayürek'e ulaştırması için Yalım Eralp'e vermiş; Eralp de görevini yerine getirirken olay, Türk diplomasi ve basın tarihindeki gizeminin dokuz sene öncesine kadar korumuştu.

Bakanlığın hemen soruşturma açtığı Yalım Eralp, "mektubu parlamentoda Çetin Altan'a verdiğini, ondan sonrasını bilmediğini" ifade ederek savunma vermiş ve Bakanlıktan atılmaktan kurtulmuştu.

Joe Biden'ın mektubuna Bakü'den "Yeni dünya düzeni kurulur, biz de orada yerimizi alırız" şeklinde bir yanıt verileceğini, evet, Sevinç Osmankızı haklıdır; hiç kimse beklemesin.

Osmankızı'nın haklı olmasının bir nedeni de Bakü'nün artık çoktan bu yana yeni değil, eski düzenin içinde olmasıdır.

Belki o düzeni hiçbir zaman terk etmemesidir. Rusya'nın başında durduğu düzeni kastettiğimizi süreçleri takip edenler anladı zaten...

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU