Moritanya, Fransa'nın Sahel'deki gerilemesinden faydalanabilecek mi?

Fransız Le Figaro gazetesine konuşan Gazvani, Fransa karşıtı duyguların kötü niyetli ve popülist olduğunu söyledi

Moritanya Devlet Başkanı Muhammed Veled el-Gazvani, Fransa'nın Nijer'den çekilmesinden günler sonra açıklamada bulundu / Fotoğraf: AFP

Moritanya Devlet Başkanı Muhammed Veled el-Gazvani, 'tarihi bir dost' olarak gördüğü Fransa'nın çekilmesine hevesli olan bazı sakinlerin aşırı beklentilere sahip olduğunu söyleyerek Sahel ülkeleri ile Fransa arasındaki ilişkilerin geleceğine ilişkin spekülasyonları gündeme getirdi.

Fransız Le Figaro gazetesine konuşan Gazvani, Fransa karşıtı duyguların kötü niyetli ve popülist olduğunu söyledi.

Bu ifadeler, bölgede esmekte olan, Paris'in diplomatik veya askeri varlığını reddeden değişim rüzgarlarına karşı bir karşı duruş teşkil etti. 

Fransa, 26 Temmuz'da Cumhurbaşkanı Muhammed Bazoum'u deviren darbenin ardından büyükelçisini ve güçlerini Nijer'den çekeceğini duyurdu.

Bu darbeyi Paris'in ülkeden çekilmesi yönünde halk baskısı ve diplomatik baskı takip etti. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Sahel bölgesindeki bir dizi askeri darbeden sağ kurtulan tek kişi olan Moritanya Devlet Başkanı Gazvani, Fransa ile 5 ülkenin (Mali, Burkina Faso, Moritanya, Nijer ve Çad) yer aldığı Sahel Grubu arasındaki ittifakı sarsan anlaşmazlıklardan uzak kalmaya çalışıyor.

Askeri darbelerle başlayan anlaşmazlıklar, Fransızların bu ülkelerin çoğundan askeri ve diplomatik olarak çekilmesiyle sona eriyor.

Rusya'nın Wagner aracılığıyla ülkeye girişi ise Paris ve Batılı başkentler için bir engel teşkil ediyor.

Verdiği röportajda "Fransa'nın Nijer'den çekilmesi ne bir başarısızlık ne de bir aşağılamadır" ifadelerini kullanan Gazvani, ancak karşılığında Fransız kuvvetlerini ağırlamayı reddetti. 

Siyasi analist İsmail Yakup Şeyh Sidya, bu hususta, "Moritanya Devlet Başkanı Gazvani, iki nedenden dolayı bölgedeki bu Fransız karşıtı dalgadan uzaklaşmak istiyor. Birincisi, beş Sahel ülkesinde bugüne kadar askeri darbelerden sağ kurtulan tek lider olması. İkincisi ise ülkesinin NATO'nun stratejik ortağı olması. Bu nedenle ortadan kırılan Fransız-Afrika sopasını kapmak istiyor" ifadelerini kullandı. 

Moritanya'nın Paris'e kur yaparak bazı kazanımlar elde etmek isteyip istemediği hususunda ise "Fransa'nın Sahel'deki dostu olma statüsü artık prestij olmaktan çıktı. Ancak şu aşamada, Moritanya Devlet Başkanı ve rejiminin bir yandan darbelerden ve sonuçlarından, diğer yandan Fransa'daki toparlanma eksikliğinden sağ çıkması amaçlanıyor" ifadelerinde bulundu. 

Fransa'nın radikalizm ile mücadele amacıyla Sahel bölgesinde var olmayı sağlayan Barkhane Operasyonu'nun sona erdiğini duyurması, bilhassa Fransa'nın buradaki varlığına karşı çıkılmaya başlandığı bir dönemde Paris için bir aksilik anlamına geliyordu.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, son günlerde yaptığı açıklamada, Nijer ile askeri iş birliğini sonlandırıp ülkesinin büyükelçisini oradan çekme kararı aldığını söyledi. Nijer'deki gelişmeleri takip edenler, bu kararın Niamey'de iktidardaki askeri cunta arasında yaşanan çatışmadan bir ay sonra kaydedildiğine dikkat çekiyor. 
 


Kabul edilebilir bir algısı

Moritanya ile Fransa arasındaki ilişkiler son yıllarda dalgalanmalar yaşıyor.

Bu dalgalanmalardan en önemlisi, Nuakşot, Paris'in Barkhane Operasyonu çerçevesinde teröristlere karşı başlattığı askeri harekata katılmayı reddetmesiydi. 

Moritanya, Başkan Gazvani'nin Fransa'yı stratejik bir müttefik olarak seçmesine yol açabilecek boğucu bir ekonomik ve mali krizle karşı karşıya.

Paris'in desteklediği rejimlere karşı artan askeri darbeler göz önüne alındığında bu durum birçok tehlikeyi de beraberinde getirebilir. 

Moritanyalı siyasi analist Seyid Ahmed Muhammed Bab, "Le Figaro ile yapılan röportaj, bölgenin tüm sorunlarına ışık tutan siyasi ve güvenlik pozisyonlarını ve vizyonlarını içeren başarılı bir medya çıkışıydı. Moritanya'nın 2011'den bu yana kendi topraklarında herhangi bir terör saldırısına tanık olmaması, çokuluslu bir güce olan ihtiyacın azalması nedeniyle Fransız kuvvetlerini kabul etmeme tutumu herhangi bir eleştiri veya önyargı taşımıyordu. Başkan Gazvani, Afrika'daki durumu anlatırken incelikli davrandı. Paris ile bazı eski sömürgeleri arasındaki gerilim ve son aylarda birden fazla Afrika ülkesinde artan popülist durum için kabul edilebilir bir senaryo sunmayı seçti" açıklamalarında bulundu. 


Gerçekliğe meydan okuma

Ülkesinin Batılı başkentler ile Moskova arasındaki ilişkileri dengelemeye çalışması ardından Batı'dan destek almış olsa da gözlemcilere göre Gazvani'nin bu yaklaşımı riskler taşıyor.

NATO daha önce Moritanya'da merkezi bir askeri üs kurma arzusunu dile getirmiş, Amerikalı ve Avrupalı askeri liderler başta huzursuzluğun hakim olduğu Cezayir ve Mali ile sınır bölgeleri olmak üzere Nuakşot ziyaretlerini yoğunlaştırmıştı.

Afrika ve uluslararası ilişkiler konusunda uzman Tunuslu siyasi analist Muhammed Salih el-Ubeydi, bu husustaki özel röportajında, "Gazvani'nin açıklamaları, ülkesini Sahel ülkelerine bir alternatif ve Fransa'nın olası dönüşü için bir giriş noktası olarak sunma girişimini yansıtıyor. Gerçekte zor bir geri dönüş, zirâ resmi ve popüler tutumlar bu dönüşü zorlaştırıyor. Gazvani'nin açıklaması, Afrika'nın Sahel bölgesinde dayatılan yeni gerçekliğe bir meydan okuma niteliğinde. Ancak bunun Nuakşot'taki rejim üzerinde yansımaları olabilir. Zirâ Fransa'ya yaklaşan tüm liderler askeri darbeyle karşı karşıya kalıyor. Bu nedenle Paris'e yönelik coşkusunu frenleyebilir" ifadelerini kullandı. 

 

 

Independent Arabia

DAHA FAZLA HABER OKU