Bir arkadaşımın ısrarı üzerine 2013 Ocak'ında Twitter hesabımı açmıştım. Henüz sadece birkaç gün önce, ulusal çaptaki ilk makalemi The New York Times'ta yayımlamıştım ve geri bildirimler med cezir gibi geliyordu: Yabancılardan gelen e-postalar, Facebook'taki mesajlar, sayısız paylaşım. O tarihten 7 yıl önce piyasaya çıkarılıp artık yaygınlaşmış olan sosyal medya platformu Twitter hakkında hiçbir şey bilmiyordum (Bu, X Kuşağı'na sımsıkı kök salmanın dezavantajıdır). Bir hesap açtım ve gerisini anlatmaya gerek yok.
Aradan geçen 10 yılda kendi küçük Twitter dünyamı geliştirdim; hesabım şimdi imrenilen mavi bir tikle doğrulanmış halde. En iyi haliyle Twitter benim gibilerin, yani bir gazetecinin, benzer kafadaki kişilerle dertleştiği bir yerdi. Fikirlerin ve işlerin paylaşılabileceği bir yer, komik ve alaycı olunabilecek bir yer ve hatta teselliyi aynı hayat görüşünü paylaşan kişilerde arayabileceğim bir yerdi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
En kötü halindeyse Twitter halk düşmanıydı. Eski Başkan Donald J. Trump'ın, tabanını kızıştırmak istediğinde Instagram'a değil, Twitter'a girmesi tesadüf değildi. Twitter, karakter sınırıyla (280 karakter ama platform piyasaya çıktığında sınır bunun yarısıydı) ham düşüncelere ve hızlı mesajlara, bağlamsız takılabilen dürtüsel fikirlere olanak sağlıyor. Platform sözel dinamit şeklinde tasarlandı. Bir tweet atın ve patlamasını izleyin. En iyi tweetler etkili ve sevimli, ritim ve teknik doluydu. En kötüleriyse insan doğasını birkaç temel klavye vuruşuna indirgedi.
Elbette Twitter'ın yanlış gittiği yer orasıydı ve kötü fikirlerin dayanak noktasının bir yerinden ateşli bir sağ hareket ortaya çıktı. Geçen birkaç yıl içinde, biz (daha işlevsel bir toplum isteyenler dışında, gerçekte "biz"in kim olduğundan emin değilim) internetin bu bölümünde serbest bırakılan bu en kötü dürtüleri düzeltmeye çalıştık. Trump, diğer pek çok kişiyle birlikte (son olarak eskiden Kanye adıyla bilinen sanatçı) platformdan kovuldu.
Ancak şimdi, Elon Musk (bu sefer gerçekten) dümeni ele geçirip bir dizi işten çıkarmayla yola koyulurken sosyal medya platformunun bir zamanlarki haline veda etmenin zamanı geldi. İyi taraflarımız Twitter evreninin gerçekten aşağılık kısımlarının üstesinden hiç de gelmiş gibi değil (Yahudiler dışındaki herkesi, Twitter'ın hem şimdi hem de her zaman ne kadar iğrenç olduğunu anlamaları için, Kanye West'in Yahudi düşmanı tweetlerine dair yalnızca bir viral tweete verilen yanıtlarda bir gün geçirmeye davet ediyorum).
Yine de, bazılarının Twitter'a iştirak etmekten dışlanması bazılarımız için bir teselliydi. "İfade özgürlüğü" ve "nefret söylemi"nin, sanki yıkıcı ve korkunç bir şey söylemek bir şirketin özel tüzüğünde eşit korunmayı hak ediyormuş gibi, samimiyetsizce karşılaştırılmaması bir teselliydi.
Elbette Elon Musk'ın kendisi de sağcı bir radikal ve niyetlerini gizlemiyor. Musk, Twitter'ı satın almasına dair perşembe günü attığı tweette "Bunu insanlığa yardım için yaptım" dedi:
Şiddete başvurmadan çok çeşitli fikirlerin sağlıklı şekilde tartışılabileceği sanal bir şehir meydanına sahip olmak, medeniyetin geleceği için önemli.
Sanırım Musk, dille şiddet arasındaki ilişkiyi (kişilerin söyledikleri ve yaptıkları arasındaki kaçınılmaz bağlantıyı) anlamıyor gibi görünüyor. Sanırım bazı türdeki diller ve fikirler dizginlenirse onlardan şiddet çıkmayacağını anlamıyor.
Twitter bazı harika anlar yaşadı. Alyssa Milano, #MeToo ifadesini 2017'de Twitter'da popülerleştirdi. 2016'da Hillary Clinton, Donald Trump'a hesabını silmesini söyleyerek viral oldu. Caitlyn Jenner, Twitter'da kendisini dünyaya yeniden tanıttı. Barack Obama, kendisiyle eski First Lady'nin fotoğrafını paylaştı: 2012 tarihli paylaşımda "4 yıl daha" yazıyordu. Twitter'da eğlendik. Çılgın videolar izledik. Bir elbisenin mavi ve siyah mı yoksa beyaz ve altın rengi mi olduğuna karar vermemiz gerekti? Aslında bu sonuncudan hâlâ emin değilim.
Twitter zehirliydi de. İnsanları yabancılaştıran bir başkana katlanmak zorunda kaldık. 4 yıldan fazla bir süre boyunca, birçoğumuz hangi saçmalıklar serisinin sırada olduğunu görmek için nefesimizi tuttuk. Bu ölüm ilanını yazarken hem Twitter'ın ne olduğunu gösteren hem de tamamen saldırgan bir tweeti şıp diye bulmak zor. Muhtemelen şu olabilir: Trump, 2020 seçimlerinin ardından attığı tweette "Biden, sadece YALAN HABER MEDYASININ nezdinde kazandı" ifadelerini kullanmıştı. Trump, takipçilerini Kongre binasını basmaya zorlayarak devam etmişti. Bu sağlıklı bir tartışma değildi. Bununla beraber çok şiddetliydi.
Hoşça kal eski dostum. İyiyken eğlenceliydin. Kötüyken trollerin solucan deliğiydin. Sen bu iyi dünyadan ayrılırken, ölümünün demokrasinin sona ermesinden başka bir şey getirmesini beklemiyoruz.
https://www.independent.co.uk/voices
Independent Türkçe için çeviren: Onur Bayrakçeken
© The Independent