ABD'nin Afganistan'dan çekilmesiyle Batı'nın tüm düşmanları cesaret kazanacak

ABD'nin ihanetinin ve zayıflığının sonuçları Vietnam'daki yenilgiden sonra yaşananlar kadar acılı olacak

ABD'nin ülkeden çekilmesinin ardından Taliban, Afganistan'ın vilayet merkezlerini hızla ele geçirerek başkent Kabil'e yürümüştü (AFP)

Bitti. Muazzam ihanet tamamlandı. Aslına bakılırsa, muazzam ihanetler. Afgan halkının karşı karşıya kaldığı ihaneti ve kendi hükümetlerinin onları maruz bırakacağı işkenceyle zulmü izlemekse en acı olan şey, ki bu daha yeni yeni başlıyor. Kadınlara ve kız çocuklarına daha şimdiden boyun eğdirildiği bir gerçek ve bu dehşetin sadece başlangıcı.

Üstelik aşiretlerle çevre devletler (Pakistan, Rusya ve İran), İslam Devleti, El Kaide ve diğerleri arasındaki karmaşık rekabetler, gelecek yıllarda değişip duracak ittifakların ortasında akıl almaz bir sivil kargaşa olacağını gösteriyor. Taliban'ın ana gelir kaynağını haraç, uyuşturucu ve büyük olasılıkla, yurt dışına kaçmak için çaresiz kalan kişilerin parasını almak oluşturacak. Afganistan başarısız bir devlet, muhtemelen de yakında dünyanın en başarısız devleti haline gelecek.

Kimin suçlanacağını pekala biliyoruz: ABD. George W. Bush'unki de dahil birbiri ardına gelen yönetimler, yıllarca "ulus inşası"na pek ilgi duymadıklarının ve defolup gitmek için sabırsızlandıklarının sinyallerini verdi. ABD halkının azmi, 11 Eylül vahşetinden sonra her geçen gün daha da zayıfladı. Neden Afganistan'da olduklarıyla ilgili hatıralar solup gitti; Birleşmiş Milletler'in (BM) de desteklediği Afganistan mücadelesiyle Irak'taki yasadışı savaş birbirine karıştı (ya da kasten bir araya getirildi); Obama ve Trump yönetimlerinin ülkeye bağlılığı da giderek azaldı, sonunda Joe Biden'ın işleri batırması Afganistan'daki ihaneti tamamladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Fakat ABD'nin zayıflığından korkması gerekenler bir tek Afganlar değil. ABD'nin tüm müttefikleri ihanete uğramış hissetmeli çünkü ne söylenirse söylensin, Afganistan ABD'nin müttefikiydi ve taahhütlerini yerine getirmesi için süper gücü savundu ve ona güvendi. Ama ABD kaçtı.

Yarım yüzyıl kadar önce Vietnam'la Kamboçya'da olduğu gibi Afganistan ve Irak'taki "kazanılamaz" savaşlar da ABD'nin manevi gücünü zayıflattı. Belki de tüm bu senaryolarda mağlubiyet kaçınılmazdı. Şimdi önemli olan, ABD'nin savaşacak cesareti olmadığına işaret etmiş olması. Başkan Biden'ın geçen gün söylediklerine bakın:

Dünyadaki her bir iç sorunu çözmek için bizim silahlı güçlerimizin kullanılacağı fikri kapasitemizi aşıyor... Mesele, ABD'nin hayati çıkarlarının ya da müttefiklerimizden birinin çıkarlarının tehlikede olup olmadığı.

Biden'ın zekice hamlesi, ABD, Afganların en hayati müttefikiyken, Afganistan'ı müttefik olarak gayri meşru kılmaktı. ABD bıkıp usanana kadar her ikisi de Taliban'a ve devlet terörüne karşı ortak bir mücadele içindeydi.

Taliban'a karşı savaş kaybedildi. Teröre karşı savaş kaybedildi. ABD'nin müttefikleri de kaybetti. NATO'daki müttefikler, Donald Trump'ın onları Ruslara karşı savunmakla pek ilgilenmediğini söylemesine yıllarca katlandı. Avrupa'daki bizler de Obama yönetiminin "kırmızı çizgi" ilanıyla, daha sonra da Suriye'de Rusya'nın arka çıktığı kimyasal savaşa ve Rusya'nın Kırım'ı ilhakına dair hiçbir şey yapmamasıyla aşağılandık. Biden kısa süre önce "ABD geri döndü" diyerek meseleyi ustalıkla geçiştirdi. Öyle mi? ABD'li dostlarımızın ne kadar güvenilir olduğunu merak etme hakkına sahibiz.

1975'te Vietnam'ın kaybedilmesinden sonra Sovyetler cesaret kazanmıştı. Kamboçya Taş Devri'ne dönerken, Vietnam Ulusal Kurtuluş Cephesi de güney Vietnam'ı ele geçirmişti. Sovyetler ve Kübalı müttefikleri sorun çıkarmaya ve Afrika'daki kurtuluş hareketlerini ele geçirmeye başlamıştı. Gariptir ki 1979 Noel'inde imparatorluklarını Afganistan'a doğru genişletmeye karar verdiler. ABD protesto etmek ve işlevsiz yaptırımlarını artırmaktan başka bir şey yapmamıştı.

Bugün ABD'nin ihanetinin, zayıflığının ve küreselcilikten geri adım atmasının sonuçları Vietnam'daki yenilgiden sonra yaşananlar kadar acılı olacak ve bugünlerde ABD'yle Batı'nın düşman listesi 1970'lerdekinden bile daha uzun. Tabii ki Ruslar, ama aynı zamanda da Çin yayılmacılığı, yeniden canlanan IŞİD ve El Kaide gibi daha saldırgan ve hırslı yeni terör örgütleri, "şeytan ekseni"nin asli üyeleri, Kuzey Kore'yle İran, uyuşturucu kaçakçıları, insan kaçakçıları... şimdi ABD'nin geri çekilmesiyle hepsi cesaret kazanacak.

Belki Vietnam'da da olduğu gibi ABD altından kalkamayacağı bir yük üstlenip doğru savaşı yanlış şekilde verdi ya da belki de sadece daha çevik ve daha iyi organize olan düşmanın karşısında savaş yorgunluğuna yenik düştü. Her iki durumda da dünya, Afganistan'dan sonra daha tehlikeli bir yer.



https://www.independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Ata Türkoğlu

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU