Sualtı için eğitiliyorlar ancak patlayıcı uzmanlıkları nedeniyle dağlarda, çöllerde de görev yapıyorlar

MSB, SAS komandolarının Suriye'de bir patlayıcıyı etkisiz hale getirme görüntülerini yayınladı. Sualtı Savunma Komandoları (SAS), sadece denizle alakalı gibi görünseler de patlayıcı imhasındaki uzmanlıkları onları kara operasyonlarına da dahil ediyor

Milli Savunma Bakanlığı'nın (MSB), Twitter hesabından dün yapılan paylaşımda Suriye'deki Barış Pınarı bölgesinde bulunan Tel Hamut'ta görevli Sualtı Savunma (SAS) timinin boş bir arazide şüpheli aracı tespit ettiği belirtildi.

Paylaşımda yapılan incelemede araç içine tuzaklanmış halde iki adet patlayıcının bulunduğu ve bunun üzerine aracın SAS timi tarafından kontrollü bir şekilde patlatıldığı belirtilerek buna dair görüntüler paylaşıldı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Görüntülerin sosyal medyada paylaşılmasının ardından kimi kullanıcılar, su altıyla görevli olan bir birimin neden Suriye’de ve çöl şartlarında görev yaptığı sorularını da yöneltti.

Afrin'de de görev yaptılar

Aslında SAS ve Sualtı Taarruz Timleri'nin (SAT) sınır ötesi operasyonlarda yer aldığına dair haberler daha önce de çıktı.

2018 yılında Afrin'e görevli olarak 150 kişilik bir SAS ve SAT ekibinin gittiği belirtilmiş, buna dair Anadolu Ajansı'nca yazılı görsel paylaşımlar da yapılmıştı.

sas manşet.jpg
SAS ve SAT'lar özel bir eğitimden geçiyor / Fotoğraf: AA

 

Deniz Kuvvetleri’nin özel gücü, merkezleri İstanbul

SAS ve SAT'lar tıpkı Kara Kuvvetleri'ne bağlı Özel Kuvvetler Komutanlığı ile Jandarma'ya bağlı Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı (JÖAK) gibi deniz kuvvetlerine bağlı olan özel bir güç.

Gerek SAS gerekse de SAT'lar İstanbul'da Boğaz'da bulunan Kurtarma Sualtı Komutanlığı'na bağlı görev yapıyor.

Her iki tim de ağırlıklı subay, astsubaylardan oluşuyor, uzun ve zorlu bir eğitimden geçiyorlar.

dursunçiçekyeni.jpg
Dursun Çiçek / Fotoğraf: AA

 

Eski CHP Milletvekili Çiçek, deniz piyadeleriyle Cudi'de görev yaptı

Peki sualtı savunma olarak adlandırılan bir birim neden dağlık ve çöllerle kaplı alanlardaki operasyonlarda görevlendirilir?

Bir dönem Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı "Deniz Komando" olarak da bilinen Amfibi Deniz Piyadeleri'nde tabur komutanlığı yapan eski CHP İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek, bu durumu değerlendirdi.

Çiçek, deniz piyade taburunun komutanı olarak 1995 yılında uzun süre Şırnak Cudi'de görev yapmıştı.

sas.jpg
SAT'ların da SAS'ların da asıl görev alanları denizler / Fotoğraf: AA

 

"SAT'lar hedefi, SAS'lar patlayıcıları imha ediyor"

Çiçek, öncelikle SAS'larla SAT'ların farkını şöyle anlattı:

SAT'lar, bir savaş anında düşmana ait bir deniz hedefini bularak onu tahrip etmek amacıyla saldırı düzenlemekle yükümlü. SAS'ların görevi ise özellikle amfibi güçlerince bir yere yapılacak çıkarma öncesinde orada ilerlemeye engel olmak için düşman tarafından döşenen patlayıcıları bulup imha etmek.

sas1.jpg
SAS komandoları patlayıcı imhasında uzman / Fotoğraf: AA

 

Patlayıcı uzmanlıkları onları dağlarda da görevlendirdi

Eğitimleri süresince patlayıcı imhası konusunda uzmanlaşan SAS, bu yönleriyle kara operasyonlarının da aranılan unsuru haline geldi.

Su altında patlayıcı imha etmenin su üstünde ya da karada imha etmekten daha zor olduğunu kaydeden Çiçek, patlayıcı imhası konusunda uzman ekiplerin değişimlerinde yetersiz kalındığı durumlarda SAS'ların da Kuzey Irak, Suriye, yurtiçindeki operasyonlarda görev aldıklarını kaydederek sürecin nasıl başladığına dair şu bilgileri verdi:

"İlk olarak deniz piyadeleri 1992’den itibaren terörle mücadelede görev almaya başladı. Ben de tabur komutanlığı yaptım. Halen de bölgede iki taburumuz terörle mücadeleye destek veriyor. 1995’ten beri SAS’larda operasyonlarda görev alıyor." 

sasçatışma.jpg
SAS'lar mecbur olmadıkça çatışmaya girmiyor / Fotoğraf: AA

 

"SAS'lar daha fazla operasyona katılıyor"

Çiçek, patlayıcı imha uzmanlıklarından dolayı SAS'ların SAT'lara oranla daha çok terör ve sınır ötesi operasyonlarda yer aldıklarını kaydetti.

Bunların operasyonlarda mecbur kalmadıkça sıcak çatışmaya girmediklerini anımsatan Dursun Çiçek, buna karşın SAT'ların bir taarruz gücü olması nedeniyle SAS'lara oranla daha çok sıcak çatışmaya katıldıklarını da ekledi.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU