Emniyet, baro başkanını gözaltına alan polisleri savundu, Hukukçular Derneği tepki gösterdi

EGM bir açıklama yaparak, kimlik sorgusuna itiraz eden Hatay Barosu Başkanı Demiröz'ü gözaltına alan polisleri savundu. Hukukçular Derneği ise yaşananları 'endişe verici' buluyor

Hatay'da bir restoranda yemek yerken polislerin kimlik kontrolü yapmasına tepki gösteren ve sorgulamaya ilişkin dayanak isteyen Hatay Baro Başkanı Ekrem Dönmez'in gözaltına alınmasına ilişkin tartışmalar devam ediyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Konuyla ilgili Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) bir açıklama yaptı.

Açıklamada, ''Anayasa’nın 10. maddesine göre herkes kanun önünde eşit olup, polisin kimlik sorma yetkisi kapsamında her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kimliğini ibraz etmek veya kimliği ile ilgili bilgi vermekle mükelleftir'' denildi.

"Polisler mevzuata, terbiye ve nezaket kurallarına uygun şekilde görevlerini yaptı"

Sosyal medyaya yansıyan görüntülere göre polislerin mevzuata, terbiye ve nezaket kurallarına uygun şekilde görevlerini yaptıkları savunan EGM açıklamasında, "Olayın devamında kimliğini ibraz etmeyen kişi daha sonra kimlik tespitinin yapılabilmesi amacıyla sağlık kontrolünden geçirilerek polis merkezine götürülmüştür. Burada kimlik tespiti yapılan şahsın Hatay Baro Başkanı Ekrem Dönmez olduğu anlaşılmıştır. Olay yerinde ve sağlık kontrolü esnasında görevli polislerimizi tehdit eden ve görevlerini yapmasını engelleyen Ekrem Dönmez ile görevlilerimizin karşılıklı olarak birbirilerinden şikayetçi olmaları üzerine Cumhuriyet Savcısının talimatıyla adli işlem başlatılmış olup adı geçen hakkında Kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla direnme suçundan adli işlem yapılmıştır" ifadeleri yer aldı.

Hukukçular Derneği: Endişe verici

Hukukçular Derneği ise yaptığı açıklamayla, "Bu hukuksuz tavır meslektaşımızın şahsında; avukatlık mesleğine, savunma hakkının izzetine, tam ve bağımsız yargıya, adalete olan inanca karşı yapılmış olup hukuk sistemi adına endişe vericidir" dedi.

Derneğin açıklamasında, makul şüphe sebebi yokken keyfi bir şekilde kimlik sorgusu yapılmasının kanuna aykırı olduğu savunularak şu ifadelere yer verildi:

Makul sebebin varlığı şu iki sebep ile sınırlıdır:

Birincisi, kolluğun elinde o kişiyi durdurması gereken istatistiki somut bir bilgi olması gerekmektedir. Örneğin, kişinin veya aracının, o gün işlenen bir suçta verilen tarife uyması, ikincisi de olağandışı bir durum olması. Elinde kanlı bir bıçak, tabanca veya çırılçıplak sokakta dolaşan bir kimse vb. 

Bu kriterler olmadan yapılan bütün durdurmalar hukuka aykırıdır. Makul şüphe yokken keyfi şekilde yapılan her kimlik sorgusu, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının açık ihlalidir. Aksi durum ise ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ ve ‘Görevi kötüye kullanma’ suçunu oluşturur.

Meslektaşımızın gözaltına alınarak hukuksuz muameleye maruz bırakılması kabul edilemezdir. Kanunen il cumhuriyet başsavcısı ile eşit kurumsal pozisyonda bulunan baro başkanının o ilde görev yapan polis memurları ve özellikle amirleri tarafından tanınmaması hayatın olağan akışına aykırıdır. Bahsi geçen polislerin hakim ve savcılara da aynı muamele ile hareket edip/etmedikleri kamuoyunca merak konusudur.  


Independent Türkçe 

DAHA FAZLA HABER OKU