Okyanus tabanında sürünen dev deniz örümceği bulundu

Araştırmacılar türlerin bu kadar büyümesinin, kısmen bulundukları ortamın soğukluğundan kaynaklandığını düşünüyor

Bilim insanları Güney Okyanusu tabanında sürünen dev bir derin deniz örümceğini görüntüleyerek su altı araknidlerinin çeşitliliğine daha fazla ışık tuttu.

Schmidt Okyanus Enstitüsü'nden araştırmacılar, Antarktika yakınlarındaki volkanik adalar zinciri Güney Sandwich Adaları'nın buzlu yüzey sularının yaklaşık 2 kilometre altında, yemek tabağı büyüklüğündeki deniz örümceğini fark etti.

Karasal örümceklerin uzaktan kuzeni olan deniz örümcekleri ya da pycnogonidaların bacak açıklığı 50 santimetrenin üzerine çıkabiliyor. Çeşitli derin deniz hayvanlarının sığ sulardaki akrabalarından daha büyük olması anlamına gelen "derin deniz devliği" adlı olgu nedeniyle, kutup bölgelerinde "bol" ve "çokça büyük" olabiliyorlar.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Derin deniz devliği sergileyen türler arasında koca kalamar, büyük kırmızı denizanası, derin su vatozu ve yedi kollu ahtapot sayılabilir.

Bilim insanları bu türlerin bu kadar büyük olmalarının, yaşadıkları ortamın soğukluğunun yavaş metabolizmayı desteklemesinden kaynaklandığını düşünüyor.

Schmidt Okyanus Enstitüsü, Facebook'ta paylaştığı yazıda şu ifadeleri kullanıyor: 

Muazzam basınç ve dondurucu soğuklar, insanlar gibi kara sevdalıları için aşılmaz engeller olsa da bazı hayvanların çok yavaş metabolizmalara sahip olmasına ve devasa boyutlara ulaşabilmesine imkan tanıyor.

Araştırmacılar, okyanusun kaldırma kuvvetinin artmasının da derinlerde yaşayan organizmaların yerçekimine meydan okuyarak karada yaşayan kuzenlerine kıyasla daha fazla büyümesine olanak sağladığını söylüyor.

Enstitü, "Okyanus yaşamının kaldırma kuvveti, yerçekimine karşı koymak zorunda olmadıkları anlamına geliyor ve bu, birçoğunun kendi ağırlıkları altında çökmeden bu kadar büyük boyutlara ulaşmasına izin veriyor" diye açıklıyor.
 


Ancak derin deniz ortamlarına gelişmiş su altı araçlarının bile erişememesi, bu tür canlıların incelenmesi önünde engel teşkil ediyor.

ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi'ne göre bugüne kadar yaklaşık 1500 deniz örümceği türü keşfeden bilim insanları, bunları "tamamen bacak" anlamına gelen "Pantapoda" takımında topladı.

Yine de sadece bacaklardan oluşmuyorlar ve başka uzantıları da var. Bilim insanları bu hayvanların akciğerleri olmadığını, dış iskeletleri aracılığıyla nefes aldıklarını ve ısırmadıklarını söylüyor.

Vücutlarının proboskis adı verilen boru şeklindeki bir kısmını kullanarak denizanası ve denizşakayığı gibi yumuşak gövdeli deniz canlılarının iç kısımlarını emerek besleniyorlar.

Araştırmacılar, deniz örümceği türlerinin son derece küçük boyutlardan, yetişkin bir insan yüzü veya orta büyüklükte bir servis tabağı kadar büyük boyutlara kadar değiştiğini söylüyor.



*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

independent.co.uk/news

Independent Türkçe için çeviren: Büşra Ağaç

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU