"Hizbullah zayıflamış; Rusya, Ukrayna'yla uğraşıyor"

Rusça yayın yapan medya, Suriyeli muhaliflerin 27 Kasım'daki Halep taarruzundan sonraki durumu nasıl okuyor?

Fotoğraf: Mahmoud Hasano/Reuters

"Basınını bana göster, ülke yönetiminin düşüncelerini sana söyleyeyim" ilkesi, Rusya ve İran medyasında tıkır tıkır çalışıyor.

Suriye'de 27 Kasım'da başlayan olaylar, ilk günlerde Rus basınında ağırlıklı olarak Şam veya Şam yönetimini destekleyen haberler şeklinde yer alıyordu (tabii ki birkaç yorum olacaktı), ama şimdi haberler bile gündemden düşürülmüş gibi gözüküyor.

Bunun ilk sebebi kuşkusuz Ukrayna konusuysa, ikinci nedeni 30 Eylül 2015'ten bu yana kendi silahlı kuvvetleriyle Suriye'de bulunan Rusya'nın ilk kez bu kadar kararlı bir saldırıyla karşılaşması ve aynı derecede hazırlıksız yakalanmasıdır.

Bu yüzden Türkiye'nin topu "Astana süreci"nin sahasına atmasına Moskova hemen iki elini de kaldırarak onay verirken, diğer taraftan Esad'a yardım için Tahran'ı ön cepheye sürüyor.

Evet, yanlış hatırlamadınız, 3 Ocak 2020'de Kasım Süleymani'nin Bağdat Havaalanı'nda katledilmesiyle başlayan süreçte ABD ve İsrail'in sayısız saldırılarına maruz kalan ve bölgede etkin olan birçok general ve askerini kaybeden İran, geçen aylarda Hizbullah'ın üst düzey yönetiminin adeta tamamen tasfiye edilmesiyle şaşkınlık yaşadı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Şimdi isyancıların Halep'i ele geçirmesiyle Irak'taki Haşd-i Şabi'yi bölgeye gönderiyor.

Yaradığı günden komplo teorileri üretmekle nam salmış Tahran medyası bu kez bölgedeki "Türkiye-İsrail işbirliğinden" dem vuruyorsa, bunu da Tahran rejiminin "zayıf" hanesine yazmak gerekmez mi?

Geldiğimiz aşamada İsrail basınının her zaman olduğu gibi serinkanlı yorumlar ürettiğini görüyoruz.

Batı medyasının Rusça yayınlar servisleri ise gelişmeleri hemen tahlil edememelerine rağmen, en azından propaganda ve taraf tutma pozisyonu almıyorlar.

Gelinen aşamada Rusya sadece İran'ın sahada "mucizeler yaratmasını" mı bekleyecek, yoksa kendisi de tamamen yeni bir ortamın sahaya attığı bu topa girecek mi?

Şimdilik meçhul.

Peki, kronometreyi geçen nisan ayından başlatırsak, İsrail saldırıları sonucunda hüsran üzerine hüsran yaşayan İran'ın en son yaptığı Haşd-i Şabi hamlesi de aynı akibete uğrarsa ne olacak?

Suriye muhaliflerinin 27 Kasım'daki taarruzu acaip bir durum ortaya çıkardı arkadaş (futbol yorumcusu Erman Toroğlu abimizin bu kelimeyi telaffuzuna hayranlığımı ifade etmeden geçemem).


Kommersant:

Kommersant gazetesinde Nil Kerbelov'un yazısı özetle şu şekilde:
 

 

Suriyeli militanlara İran'ın yanıtı hazırlanıyor

İran, Beşşar Esad'a askeri yardım kanallarını devreye soktu

27 Kasım'da ülkenin Kuzey Batı kesiminde radikal grupların başlattığı geniş çaplı saldırının cevabında İran, Suriye'ye askeri yardımı artırmaya hazırdır. Desteğin parametreleri İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin Şam gezisi sırasında masaya yatırıldı. Komşu Irak topraklarında faaliyeti bulunan İran yanlısı birlikler artık askeri çatışmaların yaşandığı bölgeye doğru yola çıkmıştır. İsrail, Tahran'a yakınlığıyla bilinen askeri harekâtların Suriye'deki kriz durumunu fırsat bilerek "Direniş Oku"nun, Yahudi Devleti'nin Kuzey sınırlarındaki insan sayısını artırabileceğinden endişeleniyor.

 

Halihazırda Halep vilayetinde bir dizi yerleşim yerinin kaybedilmesinden sonra Suriye askeri birlikleri komşu Hama vilayetinin güvenliğini korumaya odaklanmıştır. Hama'nın Kuzey bölgelerinin Suriye ordusunun müttefik güçlerle birlikte oluşturduğu savunma çizgisi, birinci etkili bariyer olarak görülüyor.

 

Detaylar (İsrail):

İsrail'de Rusça yayın yapan Detaylar gazetesinde Aleksandra Appelberg imzalı analiz, özetle şu şekilde:
 

Kommersant

 

İran, müttefiki Beşşar Esad'a yardım edebilecek mi?

10 küsur seneden beri ülke iç savaşın içindeyken, İran, müttefiki Beşşar Esad'ın pozisyonunu pekiştirmek için aktif şekilde Suriye'de bulundu. Ancak Lübnan'daki başarısızlıklar -İsrail, Hizbullah'ın adeta tüm yönetimini imha etmeye muvaffak oldu- ve Gazze Şeridi'ndeki hüsran -orada İran'ın desteklediği Hamas'tan sadece yarı partizan gruplar kalsı-İran'ın Suriye'deki mücadeleye gücü kalmış mıdır, sorusu gündeme getiriyor.

Sert pozisyonlu İran medyası aynı zamanda, güya İsrail'in indirdiği darbelerin Hizbullah'ın lojistik güzergahlarını tıkamasından dolayı isyancıların hareketine destek olurken, Tahran'ın Suriye'ye daha etkili biçimde desteğini engellediğini de iddia ediyor.

İran, Türkiye'yi isyancıları desteklemekte ve iç savaşta Esad rejimine karşı çıkmakla suçluyor. Ünlü İranlı siyasetçi, meclis eski başkan vekili Ali Motahari, kendi 'X' sayfasında Hizbullah'ın kendi bölgesel durumunu yeniden tam şekilde konsolide etmesini engellemek için Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile işbirliği yaptığını yazdı.

İran medyası, Türkiye'yi kendi çıkarları namına harekete geçmek için zamandan faydalanmakla suçluyor; zira Hizbullah zayıflamış, Rusya Ukrayna'yla uğraşıyor. Hatta (o medya) İran'ın ve onun vekil güçlerinin bölgede daha da yalnızlaştırılması için Türkiye ile İsrail arasında ‘gizli' ittifakın olmasına ilişkin spekülasyonlara da yer veriyor.

Ancak İsrail ile Hamas arasındaki savaş koşullarında, Devrim Muhafızları'nın Suriye'deki mevkilerine İsrail'in gerçekleştirdiği tahmin edilen saldırılarda onlarca üst rütbeli subayını kaybeden Kuds Tugayları büyük baskı altında kaldı. Örneğin geçen nisan ayında İran'ın Şam Konsolosluğuna düzenlenen hava akınında Kuds Tugayları, yedi generalini kaybetmesiyle İran ile İsrail arasında seri füze saldırıları yaşanmıştı.

Al-Monitor'un yazdığına göre, İsrail saldırıları, İslam Cumhuriyeti'ni Suriye'deki şimdi isyancıların saldırısıyla daha da zorlaşan maliyetli bulunuşunu gözden geçirmeye ve kısıtlamaya zorladı.

Ancak bu şekilde davranmakla İran İslam Cumhuriyeti, kendi anahtar müttefikini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabilir ve bölgedeki durumu daha fazla sorgu altına alınır.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU