Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a yeni isim: "Şahıs"... Siyasette isim takmanın seçmende etkisi ne?

Kılıçdaroğlu'nun "şahsım" ifadesini sıklıkla kullanan Erdoğan'dan son dönemlerde bahsederken "şahıs" tabirini yaygın biçimde kullandığı dikkat çekiyor. Uzmanlara göre bu rastgele bir seçim değil. Peki isim takma siyasette ne kadar etkili?

Erdoğan ve Kılıçdaroğlu zaman zaman birbirlerine taktıkları farklı isimlerle hitap ediyorlar / Görsel: AA -Independent Türkçe

Siyasette rakiplerin birbirlerine isim takması ve seçmenlerinin önünde o adı kullanarak hitap etmeleri Türk siyasetinde geçmişten beri yaygın olan bir durum.

Bu alışkanlık günümüzde de sürüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ana muhalefet partisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yıllardır birbirlerine farklı isimlerle hitap ediyor.

Erdoğan, Kılıçdaroğlu"na "Genel Müdür", "Bay Kemal" gibi isimlerle hitap ederken Kılıçdaroğlu da bugüne kadar "Recep Bey", "Sevgili Erdoğan"dan sonra Erdoğan'ın "şahsım" ifadesine atıfla son günlerde ondan "şahıs" diye hitap etmeye başladı.

kılıçdaroğlumesaj.PNG
Kılıçdaroğlu, Twitter mesajında da 'şahıs' kelimesini kullandı / Görsel: Twitter

 

"Sevgili Erdoğan"dan "şahıs"a döndü

Kılıçdaroğlu, geçen TBMM Grup toplantısındaki konuşmasında, "şahıs" ifadesini kullandı.

CHP Genel Başkanı, dün hem attığı tweette hem de yaptığı basın açıklamasında "şahıs" vurgusuna dikkat çekti.

Siyasette rakibe farklı isimlerle hitap etmenin nedenini ve Kılıçdaroğlu'nun "şahıs" hitabını öylesine mi tercih ettiğini yoksa bu ifade ile bir hedef mi amaçladığını konunun uzmanlarına sorduk.

evrenbarış.jpg
Evren Barış Yavuz / Fotoğraf: Twitter

 

"Rakibine yaptığı tanımlamayı geniş kesimlerde oturtan siyasette mevzi kazanıyor"

İletişimci Evren Barış Yavuz, öncelikle siyasette isim takmaların neden kullanıldığını anlattı.

Yavuz, iletişim dünyasında en temel şeylerden birinin kişinin kendini nasıl tanımladığı kadar rakibini nasıl tanımladığını ve bunu ne kadar geniş kesimlerde oturtabildiğinin önemli olduğunu söyledi. 

Yavuz'a göre, herhangi bir negatif, küçümseyici ve yargılayıcı sembolle rakibini tanımlamada başarılı olan kişi iletişimde mevzi kazanır. 

"Yıllarca Erdoğan, bunu çeşitli rakipleri için yaptı" diyen Yavuz, "Ecevit, Bahçeli, Kılıçdaroğlu gibi isimler için yaptı. Erdoğan'ın 'Genel Müdür' ve 'Bay Kemal' hitapları Kılıçdaroğlu'nun temsil ettiği makamı, kurumsallığı reddetmeye yönelik bir tavırdı" dedi.

Kılıçdaroğlu, dünkü basın açıklamasında da "şahıs" ifadesini kullanmaya devam etti / Video: Twitter

 

"'Şahıs' ifadesiyle sorunların failini gösterip, işaretleme yapıyor"

Yavuz, Kılıçdaroğlu'nun son dönemlerde Erdoğan için neden "şahıs" ifadesini kullanmaya başladığını şu sözlerle anlattı: 

Türkiye gibi ülkelerde halk sorunları tespit eder ama sorumluları genellikle doğru tespit edemez. Bundan dolayı çok çekmiştir. Türkiye'de bugün ekonomiden adalete, eğitimden sağlığa kadar birçok sorunun bir faili, sorumlusu olmak zorunda. Erdoğan, bugün ülkede yaşanan sıkıntılarda dış güçler, faiz lobisi gibi nedenleri ileri sürerek projeksiyon ışığını üstüne değil başka yöne atmaya çalışıyor. Bu anlamda Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın sıklıkla bahsettiği kullandığı 'şahsım' ifadesine de atıfla 'şahıs' diyerek yaşanan sorunların nedeni olarak bir sorumluyu, bir faili işaret ediyor. 'Sorunların faili kim?' diye sorulduğunda 'Şahıs' diye akıllarda kalmasını istiyor bir işaretleme yapıyor. Türkiye'de de şu an 'şahsım', 'şahıs' denildiğinde ilk akla gelen isim belli. 

nezihonurkuru.jpg
Nezih Onur Kuru / Fotoğraf: Twitter

 

"Şahıs ifadesiyle Erdoğan'ın yalnızlaştığı vurgusunu yapıyor"

Siyaset bilimci Nezih Onur Kuru da Kılıçdaroğlu'nun 'şahıs' kelimesine ağırlık vermesindeki birinci nedenin Erdoğan'ın 'şahsım' kelimesini sıklıkla kullanması olduğunu belirterek, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Erdoğan'ın şahsına göre dizayn edilmesi nedeniyle Kılıçdaroğlu ilk olarak bunlara atıf yapıyor" ifadelerini kullandı. 

 "Ama daha önemli bir şey var" diyen Kuru, şöyle konuştu:

Kılıçdaroğlu, bir süredir özellikle son bir aydır Erdoğan ve çevresindeki aktörlere sesleniyor. Önce 'beşli çete' adı altında özel şirketlere seslendi. Ardından kamu görevlilerine seslendi. 'Şu tarihten itibaren kanunsuz emirlere uymayın' dedi. 15 Temmuz'dan sonra Erdoğan tüm devlet kurumlarında ve sağ merkezin meşruiyetinde anlaştığı bir liderdi. Ancak gerek dış politikadaki savrulmalar gerekse ülke içindeki hatalar nedeniyle ayrışmalar başladı. Özellikle güvenlik bürokrasisinde Suriye üzerinde bir uzlaşmazlık olduğu görülüyor. Bürokrasi tam olarak Erdoğan'ın yanında görülmüyor. Kemal Bey de Erdoğan'a yönelik 'Şahıs' söylemini öne çıkararak onun artık yalnızlaştığını, hatta artık partisini bile temsil etmeyerek bir şahıs olarak yola devam ettiğini vurguluyor.

ayhan akcan.jpg
Ayhan Akcan / Fotoğraf: Umut Vakfı

 

"'Bay Kemal', 'şahıs' gibi hitaplar dikkat çekiyor"

Siyasette isim takmanın seçmenin zihninde veya psikolojisinde bir etkisi olur mu?

Psikiyatr Doktor Ayhan Akcan, bu soruyu yanıtladı. 

Akcan'a göre öncelikle siyasilerin birbirlerine farklı isimlerle hitap etmesinin seçmen zihninde oluşturduğu bir etki var.

Hitap şekli değiştirildiğinde izleyicinin yakalandığını ve bunun 'farklı bir durum var' gibi algılandığını dile getiren Akcan şunları söyledi:

"'Bay Kemal' ya da 'şahıs' gibi hitaplar dikkat çekiyor. Bunu rahmetli Demirel de yapardı. Cumhurbaşkanından bahsedince '2100 rakımlı tepede oturan şahıs' derdi. Kimi kişiler de ona 'Çoban Sülü' derdi. Bu tür hitaplar ilgi çeker. Çünkü biz toplum olarak gündelik hayatta da lakapları ve farklı isimlerle hitabı çok kullanıyoruz. Siyasetçi de rakibine farklı bir isimle hitap edince hem mesajını günlük dile aktarıp, halk dilini yakalamış oluyor. Siyasetçiler, bu yolla resmi söylemden çok insanların sokakta yakaladığı argoya yakın bir çizgiyi de yakalamak istiyorlar." 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU