Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı sona erdi.
Kabine toplantısının ardından bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şu şekilde:
"Geçtiğimiz haftalarda yaşanan hararetli tartışmalar Türkiye'siz Avrupa güvenliğinin mümkün olmayacağını göstermiştir. Türkiye ile münasebetlerin önemini idrak ediyorlar. Bunları Türkiye-AB ilişkilerin geleceği açısından ümit verici gelişmeler olarak okuyoruz. Türkiye ortak çıkarlar ve karşılıklı saygı çerçevesinde Avrupa ülkeleri ve birlikle ilişkilerini ilerletmeye hazırdır. Elbette bu Türkiye'nin tek başına sergileyebileceği bir irade değildir. Aynı iradenin muhataplarımızda da olması esastır. Türkiye'nin istikrarlı şekilde izlediği stratajik yaklaşımın Avrupalı mevkidaşlarımızın politikalarına yön vereceğine inanıyorum.
Türkiye olarak Ukrayna-Rusya savaşında çok doğru yerde konumlandık. Ülkemizdeki muhalefet başta olmak üzere kimsenin dolduruşuna gelmedik. Her iki ülkeye de güven veren tutum sergiledik. Barışın kaybedenin olmayacağını her platformda vurguladık. 4. yılına giren savaşın daha fazla kan dökülmeden, yıkım olmadan adil bir barışa sona ermesini arzu ediyoruz. ABD'nin 30 günlük ateşkes teklifine Rusya'nın kısmen de olsa olumlu yaklaşımını barışa gören yolda mütevazı fakat kıymetli adım olarak görüyoruz.
Bu konudaki düşüncelerimizi Amerikan Başkanı sayın Trump'la yaptığımız telefon görüşmesinde kendisiyle de paylaştım. Oldukça samimi görüşmemizde 100 milyarlık ticaret hedefimiz ve birçok önemli meseleyi ele aldık. Bölgemizdeki güncel, kritik gelişmeleri detaylıca değerlendirdik. Bölgemizdeki tüm zorluklara rağmen özellikle iki müttefik ülkenin işbirliğini zehirlemeye çalışan lobilere rağmen tüm coğrafyanın selameti için bunu başarmamız gerektiğine inanıyorum.
Çanakkale Zaferimizin 110. seneyi devriyesinde canları pahasına Çanakkale'yi geçilmez kılan ölümsüz kahramanlarımızı şükranla, kemal-i hürmetle yâdettik. Gönül coğrafyamızın dört bir yanından şehitler Çanakkale'de koyun koyuna yatmaktadır. Çanakkale ruhu işte bu dayanışmanın işte bu kader ortaklığının vücut bulmuş halidir. Hem millet olarak hem de kardeşlerimizle bizi birbirimize bağlayan yüksek bir şuurdur Çanakkale ruhu. Bu ruhu yaşatmaya, yüceltmeye devam edeceğiz.
Baharın müjdecisi olan bolluk ve bereketlilik bayramı Nevruz'u büyük bir coşkuyla kutladık. Birkaç menfi fotoğraf dışında milletimizi üzen, tedirgin ve rencide eden nahoş olaylar yaşanmadı. Geçmiş yıllara kıyasla daha huzurlu bir Nevruz geçirdik. İstanbul'da partimiz tarafından düzenlenen programda milletimizin, coğrafyamızın, Türk dünyasının heyecanına ortak olduk. Nevruz'un resmi bayram olarak kutlanmasını arzu ediyoruz. Türk dünyasının ortak anma ve kutlama günü olarak önümüzdeki zirvede teklif edeceğiz.
Nevruz etkinliklerinden bazı görüntüleri tabii ki biz de tasvip etmiyoruz. Bu yılki kutlamaların gerilimsiz, olaysız, şiddetsiz şekilde gerçekleştirilmesini milletimizin dirliği ve birliği adına çok anlamlı buluyoruz.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Bir polisimizin ücretini kendi cebinden ödeyerek engelli vatandaşımızdan satın aldığı pamuk şekerini çocuğa vermesi ana muhalef tarfından konu yapılıyor. Taşla, topayla, molotofla polisimize saldıranlara kucak açanlar, polisimizin çocuğa pamuk şekeri ikram etmesini dillerine dolayorlar. Utanmadan pamuk şekeri üzerinden hamaset yapıyorlar. Polise taş, molotof, asit atılmasıyla, baltayla saldırılmasıyla bir sorunları yok. Esnafın dükkanının, camının, çerçevesinin indirilmesiyle bir dertleri yok. Tarihi camilerimizin avlusunun afedersiniz meyhaneye çevrilmesiyle hiçbir problemleri yok.
Ama Nevruz bayramında polisimizin çocuklarımıza pamuk şekeri dağıtması bunları rahatsız ediyor. Bu tutarsızlığın, büyük çelişkisinin milletimiz ve özellikle Kürt kardeşlerimizce not edildiği kanaatindeyim. Bu faşizan dil millet karşısında zaman kaybetmiştir, bundan sonra da kaybetmeye mahkumdur. Terörsüz Türkiye hedefine yaklaştıkça bu tür hezeyanlara anlaşılan daha çok şahit olacağız. Biz milletimizin kırk yıldır kanını, kaynaklarını emen terör müsibetinden kurtarmakta kararlıyız.
Türk, Kürt, Arap, Sünni, Alevi, Çerkezi, Lazıyla 85 milyonun emanetini taşıyoruz. Biz dünyanın en büyük en güçlü, yıldızı en çok parlayan ülkelerinden birini, Türkiye'i yönetiyoruz. Kutuplaşma yerine kucaklaşmayı, kavga yerine dayanışmayı, nefret siyaseti yerine sevgi siyasetini savunmak bize düşendir. Muhabbetin, barışın, kardeşliğin evrensel dilini yüceltmekten geri duymayacağız. Nifak ve nefret saçanlara aldırmadan bolluk ve bereketiyle baharın gelişini simgeleyen Nevruz'u birbirimize yeni bir umutla sarılma vesile haline dönüştürmeye gelecekte de devam edeceğiz.
İstanbul merkezli bir yolsuzluk operasyonun ardından ana muhalefet partisi genel başkanının yaptığı sokak çağrısı sonrası ortaya çıkan kısa sürede şiddet hareketine dönüşen olayları milletçe ibretle takip ettik. Marjinal örgütlerin, şehir eşkıyalarının saldırıları sebebiyle 5 günde 153 güvenlik görevlimiz yaralandı. Her türlü provokasyona rağmen sabır ve soğukkanlılıkla görevlerini yerine getiren güvenlik kuvvetlerimizi kutluyor, kendilerine teşekkür ediyorum. Ana muhalefet yöneticileri çok büyük şuursuzluk örneği sergilemiştir. Yolsuzluk, irtikap, iltimas, rüşvet iddialarına cevap vermek yerine en basit, seviyesiz, ahlak ve hukuk yoksunu açıklamalara imza atmışlardır.
Vandalların saldırılarında yaralanan polisimizin, zarar verilen milyarlarca liralık kamu malının tek sorumlusu sokak çağrısı yapan ana muhalefet partisi lideri ve şurekasıdır. Bunun siyasi hesabı Meclis'te hukuki hesabı yargı önünde sorulacaktır. Son 5 günlük tanık olduklarımız bir gerçeği göstermiştir. Türkiye gibi büyük ülkenin basiret, vizyon, kalite açısından çok küçük, iptidai, çapsız bir ana muhalefet partisi vardır. Bunları bırakın devleti, yerel yönetimleri bir belediye büfesi bile teslim edilmeyeceği tekrar ortaya çıkmıştır. İSKi skandalından 32 yıl sonra bu millete dajavu yaşattılar. Güya seçim denilerek yıllarca nasıl bir tiyatro oynandığını dün bizzat görmüş olduk. CHP'nin demokrasi anlayışı, açık oy gizli sayım komedisinin bir adım ötesine geçemediği tekrar ispatlanmıştır. Aradan geçen 80 yıla rağmen zerre kadar değişmedikleri 85 milyona tekrar hatırlatan CHP'nin kendi çalıp kendi oynadığı oyunu tebessümle izlemeye devam edeceğiz.
"Bugüne kadar onurlu davranışlarına şahit olmadık"
Daha önce de birkaç kez çağrıda bulundum, provokasyonlarla vatandaşlarımızın huzurun bozmaktan artık vazgeçin. Cesaretin varsa yolsuzluk, hırsızlık, alınan rüşvet, yapılan usülsüzlüklerin hesabını verin. Yürütülen soruşturmadaki iddialara, tutuklanan kişilere her şeyiyle kefilseniz çıkıp bunu adam gibi açıkça söyleyin. Buna niyetiniz yoksa boşuna milleti germeyin. Sadece sloganını değil zihniyetini de aldığınız banka soyguncusu marjinal sol örgütleri polisimizin üzerine salmayın. Öyle yüksek sesle bağırıyorlar ki aslında yaptıkları işe, söyledikleri söze, sergiledikleri tavra kendileri de inanmadıklarını hal diliyle ikrar ediyorlar. Sözüne ve eylemine inanan insanların duruşunun en küçük emaresi bunlarda mevcut değil. Biz bu riyakarlığa FETÖ olmak üzere ülkemizin başına musallat edilen örgütlerden, gözümüzün içine baka baka yalan söyleyen uluslararası aktörlerden aşinayız. Bunların şovu da perde kapanınca bitecektir. Geriye baktıklarında zerre kadar saygıları kaldıysa ülkeye yaptıkları kötülüklerden inanıyorum ki utanç duyacaklardır. Gerçi bugüne kadar onurlu davranışlarına hiç şahit olmadık. Ama umudumuzu da yitirmek istemiyoruz.
Türkiye'nin kaybedecek tek bir dakikası bile yok. Ana muhalefet partisi kadroları eski genel başkanlarının o veciz ifadesiyle en iyi yaptıkları iş olan birbirlerini yemeye devam edebilir. Biz sadece işimize bakıyoruz, milletimize hizmete odaklanıyoruz. Ekonomi, güvenlik, savunma, demokrasi adaletiyle güçlü bir Türkiye inşa etmeye odaklanıyoruz. Daha çok çalışacak, daha çok üretecek, sadece bugünün meselelerini çözmekle kalmayıp, Türkiye'yi yarının dünyasına çok güçlü şekilde hazırlayacağız. CHP'nin yolsuzluk operasyonuna verdiği hukuku hiçe sayan tepki, diğer alanlarla birlikte ekonomide temelsiz suni dalgalanmaya sebep olmuştur. İlizyon ortadan kalktığında yaşananların anlamsızlaştığı anlaşılacaktır.
"Piyasaların dalgalanmasını başarıyla yönettik"
Uyguladığımız ekonomi politikasındaki kazanımlara halel gelmesine asla izin vermeyeceğiz. Tarihi seviyelerde düşük cari açık, işsizlik oranlarına ulaştık, mali disiplini güçlendirdik ve enflasyonu kontrol altına aldık. Merkez Bankası'nın rezervlerini güçlendirdik. Ayrıca 6 Şubat depremlerinin yaralarını süratle sarmayla başladık. Bu başarıların hepsini de büyük emek, sabır ve kararlılıkla elde ettik. Ekonomi programımızı uygulamayla aynı azim ve kararlılıkla sürdüreceğiz. Hazine ve Maliye Bakanlığımız, Merkez Bankamız ve ilgili kurumlarımız sağlam uygulama ve güçlü desteğimizle gece gündüz demeden tam bir koordinasyonla çalışıyor. Bundan sonra proaktif ve esnek bir yaklaşımla ihtiyaç duyulan tüm tedbirler alınacaktır. Kurumlarımız, piyasaların sağlıklı işleyişini sağlamak için hem yetkiye hem de iradeye sahiptir. Elimizdeki araçları etkin şekilde kullanarak son piyasa dalgalanmasını başarıyla yönettik. Etkilerini sınırla ve geçici hale getirdik.
Şahsi menfaatleri için gözlerini kırpmadan ülkeye ateşi atmak isteyenlerin hırslarına teslim olmayacağız. Türkiye bugünlere sınana sınana gelmiştir. Son 23 yılda nice badireyi atlattık, saldırıyı püskürttük, nice pusudan yara almadan çıktık. Aziz milletimizin hakkını, hukukunu, onurunu korumak konusunda en küçük geri adım atmadık. Herkes artık Türkiye'nin eskisi gibi 3-5 çığırtkanın bağırmasıyla 3-5 vandalın ortayı karıştırmasıyla bir ülke olmadığı bir kez daha görülmüştür. Milletimizin bize daha da güvenmesini bekliyorum.
Artık 23. yılına girdiğimiz iktidarımızın her gününü eserle, hizmetle, yatırımla, mücadeleyle dolu dolu geçirdik. Türkiye'yi demokrasi ve altyapısıyla Cumhuriyetimizin yeni asrına hazırlama şerefi bize nasip oldu. Bugün de ülkemizde milletimizin gerçek gündemini milletimizin hakiki sorunlarını, insanımızın samimi beklentilerini kendine dert edinen, çözümü için program geliştiren tek kadro biziz. Milletimizin bunca yıldır bize verdiği destek kara kaşımıza gözümüze değil ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetleridir. Rabbim yâr ve yardımcımız olsun diyorum, toplantımız ve aldığımız kararların hayırlara vesile olmasını diliyorum. Sizleri saygı ve sevgiyle selamlıyorum, kalın sağlıcakla"
Independent Türkçe