CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik Ankara’nın Çubuk ilçesindeki asker cenazesi sonrası gerçekleşen linç girişiminin ardından, parti içinde kurulan araştırma grubuna başkanlık eden CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Independent Türkçe’ye konuştu. 

Olayın gerçekleştiği Akkuzulu Köyü’nden olmayan ve ortamı provoke eden 15 kişi tespit ettiklerini, Kılıçdaroğlu’nun kasti olarak cenaze sonrası yalnız bırakıldığını savunan Özkoç, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Dışarıdan provokasyon olduğuna yönelik bulgu yok” sözlerine ve Kılıçdaroğlu’nun Çubuk’a geleceğinin Emniyet Müdürlüğü’ne haber verilmediği iddialarına tepki gösterdi ve 26 Nisan Cuma günü Soylu hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı:
 

“İçişleri Bakanı, ‘Burada bir provokasyon yoktur’ demektedir. Biz de İçişleri Bakanı ve bu beyana katkı veren herkese soruyoruz: Genel Başkanımıza yumruk atılmıştır. Genel Başkan’a yönelik söylenen ‘Saldırın, vurun, öldürün’ sözleri videolarda duyuluyor. Genel Başkan’ın aracına kaya parçaları atıldı. Sopa ve demir çubukları alan ve veren kişilerin görüntüleri çekilmiştir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir buçuk saat bekletildiği ev için ‘Evi yakın, ateşe verin’ sesleri duyulmaktadır. Bu linç değil, provokatörlerin kışkırtması değil de nedir?

İçişleri Bakanı neden bunları korumaktadır? Neden kendi görevini yerine getirmemektedir? İçişleri Bakan, ‘taş ve sopalara rastlamadık’ demiştir. Ancak video kayıtlarından ve fotoğraflardan taş atan insanları, sopalar ve demir çubukları biz tespit ettik ve Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirerek İçişleri Bakanı’nın yalan beyanda bulunduğunu gösterdik. 

Tüm bunlar gösteriyor ki İçişleri Bakanı, AK Parti, Genel Başkan’a yumruk atan kişi ve bu kişi serbest bırakıldıktan sonra elini öperek poz veren AKP’ye mensup kişiler hepsi bu olayın içindedirler. Genel Başkanımıza yapılan provokasyonda yeterli emniyet tedbirlerinin alınmayışı bilinçli olarak yapılmıştır. 

Yarın saat 11:00 itibarıyla hem Cumhuriyet Halk Partisi adına hem de grubumuz adına bizzat ben İçişleri Bakanı hakkında halkı kin ve nefrete tahrik etmek ve görevini kötüye kullanma suçlarından Cumhuriyet Başsavcılığı’na dilekçemizi verip suç duyurusunda bulunacağız.”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun cenazeye katılmayacağı yönündeki iddialar hakkında ise Engin Özkoç, ilgili makamların haberdar edilmesi sürecini şöyle anlattı: 
 

“Sayın Genel Başkanımız şehit cenazesine katılmadan bir gün önce, cumartesi akşamı saat 22:10’da Ankara Koruma Şube Amirliği, koruma ekibimizden bir arkadaşımız tarafından bizzat arandı. Kendilerine Genel Başkan’ın şehit cenazesine katılmadan önce bilgi almak istendiği söylendi. Pazar günü sabah saat 10:03’te aynı arkadaşımız Ankara Koruma Şube Amirliği’ni arayarak Genel Başkanımızın cenazeye katılacağını ifade etmiştir. 

Genel Başkanımız cenazeye katılmadan önce koruma arkadaşlarımızdan üç kişi cenazenin olduğu köye giderek Çubuk İlçe Emniyet Müdürü ve Çubuk İlçe Jandarma Komutanı ile şifahen görüşerek Genel Başkanımızın geleceğini ifade etmişlerdir. 

Tüm bunlardan sonra İçişleri Bakanı’nın ‘Haberimiz yoktu. Olsaydı farklı şekilde tedbir alırdık’ sözleri gerçeği yansıtmamaktadır. Doğru değildir.”

KILIÇDAROĞLU'NA SALDIRI

Hepsini göster 30

KILIÇDAROĞLU'NA SALDIRI

• 1/30

  Fotoğraf: Reuters

• 2/30

  Fotoğraf: AA

• 3/30

  Fotoğraf: AA

• 4/30

  Fotoğraf: AA

• 5/30

  Fotoğraf: İHA

• 6/30

  Fotoğraf: AFP

• 7/30

  Fotoğraf: AFP

• 8/30

  Fotoğraf: İHA

• 9/30

  Fotoğraf: İHA

• 10/30

  Fotoğraf: İHA

• 11/30

  Fotoğraf: AA

• 12/30

  Fotoğraf: AA

• 13/30

  Fotoğraf: İHA

• 14/30

  Fotoğraf: AA

• 15/30

  Fotoğraf: İHA

• 16/30

  Fotoğraf: İHA

• 17/30

  Fotoğraf: AA

• 18/30

  Fotoğraf: AA

• 19/30

  Fotoğraf: AA

• 20/30

  Fotoğraf: AA

• 21/30

  Fotoğraf: AA

• 22/30

  Fotoğraf: AA

• 23/30

  Fotoğraf: AA

• 24/30

  Fotoğraf: AA

• 25/30

  Fotoğraf: AA

• 26/30

  Fotoğraf: AA

• 27/30

  Fotoğraf: AA

• 28/30

  Fotoğraf: AA

• 29/30

  Fotoğraf: AA

• 30/30

  Fotoğraf: AA

Engin Özkoç’un yanı sıra CHP Genel Başkan Yardımcıları Yıldırım Kaya, Tuncay Özkan, CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Uğur Bayraktutan, Parti Meclisi Üyesi ve Koordinatör Başdanışman Erdoğan Toprak ile Avukatlar Celal Çelik ve Umut Akdoğan yer aldığı araştırma komisyonunun yayınladığı ilk raporun detayları ise şöyle: 

1) "Köy dışından 15 kişi"

Rapora göre savcılığın soruşturma yürüttüğü 37 kişi genelde Akkuzulu Köyü’nde yaşayanlardan oluşuyor. Ancak olayla ilgili görüntülerin incelenmesinden sonra köy halkından olmayan ve linç girişiminde halkı kışkırttığı belirtilen 15 kişi daha tespit edildi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Independent Türkçe’ye yaptığı açıklamada söz konusu 15 kişi için de suç duyurusu yapacaklarını aktardı. 

2) "Kılıçdaroğlu’nun güzergahında hazırlık"

Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik sözlü saldırıların cenaze namazının hemen sonrasında başladığının belirtildiği raporda CHP liderinin yönlendirildiği güzergah üzerinde bazı hazırlıklar yapıldığı yer aldı. 

Aynı güzergahta öbek öbek taşların, arabaların geçmesini engellemek için büyük bidonların da yerleştirildiği ifade edilen raporda “Görüntülerde linç girişiminin başlamasıyla olaya karışan kişilerin söz konusu taş yığınlarına koşarak taş aldığı görüldü” denildi.
 

Çubuk'taki saldırı sırasında atılan taşlarla zarar gören CHP liderinin makam aracı 

3) "Halkı provoke edenler arasında belediye çalışanı var"

5 ila 7 kişilik grupların halkı kışkırtmak için kısa aralıklarla kalabalığın farklı yerlerine giderek provoke edici girişimlerde bulunduğunun iddia edildiği rapora göre aynı kişiler, kalabalığın çeşitli yerlerinde provokatif konuşmalar yaptı. 

“Kalabalığın başında bulunan bir grubun kısa süre sonra, kalabalığın sakin olan bir bölümünü daha kışkırttığı tespit edildi” denilen rapor, halkı provoke eden ve Kılıçdaroğlu’na doğrudan fiziksel saldırı yapmak isteyen bazı kişilerin Ankara Büyükşehir Belediyesi çalışanı olduğunu savunuyor. 

4) "Kılıçdaroğlu’nun arabasına taş atılması için yönlendirme"

Olaylar sırasında bazı kişilerin galeyana gelen halkı yönlendirdiğini aktaran raporda şu ifade yer aldı:

"Elinde taş olan bir kadının olaylar sırasında hedef aldığı aracın koruma aracı olması üzerine genç bir kişinin kadına arkadaki aracı işaret ederek Kılıçdaroğlu’nun arabasına taş atması için yönlendirildiği tespit edildi."

Çubuk'taki saldırı sırasında atılan taşların hedef aldığı aracın içi

5) "Hem bozkurt hem İbda-C işareti"

Rapora göre görüntülerde bozkurt işareti yapan bazı kişilerin kalabalığın farklı yerlerinde daha sonra İbda-C işareti yaptığı tespit edildi. Raporda söz konusu kişilerin yaşanan hengamede Kılıçdaroğlu’nun yerini doğrudan işaret ettiği de yer aldı. 

6) "Çatıdan sopa dağıtıldı"

CHP Araştırma Grubu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun yönlendirildiği güzergah üzerindeki bir evin çatısından bir kişinin görüntülerine ulaştı. Açıklamaya göre görüntülerde çatıda oturan bir kişi, sopaları kalabalığa doğru uzatıyor.
 

CHP, olay sırasında taş ve sopa kullanılmadığı yönündeki iddiaları bu görüntülerle yalanlıyor

7) "'Evi yakın' diyen tek kişi değil"

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun eve sığınmasının ardından bir kadının “Yakın bu evi” diye bağırdığı kamuoyuna da yansımıştı.

CHP'nin araştırmasında sadece tek bir kadının değil kalabalık bir güruhun “Evi yakın” diye bağırdığı ifade edildi. CHP tarafından savcılığa iletilen özel bir çekimde bir topluluğun evin yakılması için bağırdığı belirtiliyor. 

8) "Kılıçdaroğlu cenaze aracı arkasında bilerek yalnız bırakıldı"

Hazırlanan raporda cenaze töreninde olayların başlaması üzerine protokol için açılan koridordan törene katılan bakan ve kamu görevlilerinin çıktığı, ancak herhangi bir koridor açılmayan Kılıçdaroğlu’nun doğrudan provokasyonun yaşanacağı alana yönlendirildiği iddia edildi. 

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç da araştırma grubunun ulaştığı videolarda Kemal Kılıçdaroğlu’ndan başka kimsenin cenaze aracı arkasında olmadığının göründüğünü aktardı: 
 

“Elde ettiğimiz video görüntülerinden anlaşılmaktadır ki cenaze namazı kılındıktan hemen sonra protokol heyetinin top arabasının arkasından yürümesi gerekirken derhal top arabasının sol tarafına çekilmiş, Kemal Kılıçdaroğlu o bölgede yalnız bırakılmıştır. Zaten o protokol oradan ayrıldıktan 3 ile 5 dakika arasında saldırı daha da kuvvetlenmiş, Genel Başkan çember altına alınmış ve kendi aracına gitmesi engellenmiştir. Biz bu olayın baştan itibaren bilinerek, Kemal Bey’in orada yalnız bıraktırılıp saldırının organize şekilde düzenlendiğini ifade ediyoruz. Hükümet yetkililerinin oradan uzaklaştırılmasının bununla alakalı olduğunu düşünüyoruz.” 

Independent Türkçe’ye konuşan ve linç girişimi sırasında kendisi de darbe alan CHP TBMM Başkanvekili Levent Gök, cenaze aracının arkasından giden tek parti liderinin Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu hatırlatarak normalde tüm devlet erkanının bu yürüyüşte olması gerektiğini söyledi.

2011’den bu yana Ankara Milletvekilliği yapan ve Ankara’daki asker cenazelerinin yüzde 90’ına katıldığının altını çizen Gök, “Biz teamüllere uyduk” dedi ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile beraberindekilerin cenaze namazının ardından arka taraftan ayrıldığını söyledi. 

9) "452 kişilik güvenlik gücü müdahale etmedi"

Rapora göre cenaze törenine katılan bakanların korumalarının yanı sıra 300 jandarma ve 152 polisle birlikte 452 güvenlik gücü bulunmasına karşın Kılıçdaroğlu’na yönelik fiziki saldırılara hiçbir müdahale olmadı. 

Yaklaşık 30 dakika boyunca saldırıları Kılıçdaroğlu’nun korumaları, CHP milletvekilleri ve CHP’lilerin engellemeye çalıştığı savunuldu. 

10) "Korumalar bilinçli bir şekilde silah kullanmadı"

Kılıçdaroğlu’nun korumalarının olay sırasında uyarı anlamında da olsa havaya ateş etmemesinin de bilinçli bir şekilde yapıldığı belirtildi. 

Korumaların olayların kontrolden çıkabileceği gerekçesiyle silah kullanmadığı kaydedildi.

Araştırma grubunun bu bilgeler doğrultusunda hazırladığı rapor Kılıçdaroğlu’na sunulacak.