Bilim insanları SARS-CoV-2 isimli virüsün insan solunum hücrelerini daha fazla virüs üretmek üzere nasıl kontrol altına aldığına dair ilk resmi ortaya çıkardı. 

Çin’in Hangzhou şehrindeki Westlake Üniversitesi’nde araştırma görevlisi Qiang Zhou’nun liderliğindeki araştırmacılar yeni virüsün solunum hücrelerindeki Antiyojensin-Dönüştürücü enzim 2 (ACE2) isimli alıcılara nasıl bağlandığını ortaya çıkardı. 

Live Science’a konuşan, koronavirüsün yapısını inceleyen ancak bahsi geçen araştırmada yer almayan Loyola Üniversitesi Chicago’da virolog Thomas Gallagher, “Bağlanma sırasında etkileşime giren atomların fotoğrafına sahipler” dedi. Gallagher virüs salgının mevcut evresinde bu bilgi düzeyinin olağandışı olduğunu söyledi. 

Virüs salgını sadece birkaç ay önce başladı ve araştırmacılar kısa süre içinde geleneksel olarak daha fazla zaman alacağını düşündüğüm bu bilgiyi ortaya çıkardı.

Gallagher, virüsün hücrelere nasıl girdiğini anlamanın ilaçların geliştirilmesinde hatta aşı üretilmesine yardımcı olabileceğini belirtti. 

Hastalığın insanlara bulaşması için virüslerin insan hücrelerine girebilmesi gerekiyor. Virüsler bu hücrelerin sistemini kendi kopyalarını üretmek için kullanıyor, virüsler daha sonra buradan çıkarak yeni hücrelere yayılıyor. 

Science isimli bilimsel yayında 19 Şubat’ta yayımlanan, Teksas Üniversitesi’nden araştırmacıların yürüttüğü araştırma virüsün hücreye girmesine olanak sağlayan küçük molekülü tanımlamıştı. Koronavirüslerde bulunan S proteininin, virüsün konak hücre reseptörüne bağlanmasından sorumlu olduğu ortaya konmuştu. 

Zhou ve ekibiyse geçen hafta yapbozun geri kalan parçalarını tamamladı: ACE2 protein enziminin yapısı (solunum hücrelerinin yüzeyinde bulunuyor) ve reseptörle sivri uçlu proteinin nasıl etkileşime girdiği. Araştırmacılar bulgularını Science isimli bilimsel yayında 4 Mart’ta yayımladı.

Araştırmada yer almayan, Westlake Üniversitesi’nden araştırmacı Liang Tao, “İnsan bedeninin ev ve SARS-CoV-2’nin de hırsız olduğunu farz edersek, ACE2’yi de de kapı tokmağı olarak düşünebiliriz. S proteini onu bir kez yakaladığında, virüs eve girebiliyor” diye açıkladı. 

Zhou ve ekibi, donduruculu elektron mikroskobisi ismi verilen teknolojiyi kullandı. Araştırmacılar SARS-CoV-2’nin sivri uçlu proteiniyle ACE2 arasındaki moleküler bağın, 2003’te SARS salgınına neden olan bağla hayli benzer olduğunu ortaya koydu. 

Gallagher, “Bu ikisi arasındaki farkın hemen göze çarpmadığının düşünülmesi mümkün olsa da, bu virüslerinin her birinin yapışma gücü açısından anlamlı olabilir” dedi. 

“Yapışkanlık” virüsün insandan insana geçişi konusunda etkili olabilir. Herhangi bir partikülün hücreye girmesi ne kadar muhtemelse, hastalığın bir başkasına geçme ihtimali de o oranda artıyor. 

Yeni koronavirüsün yapısına dair anahtar ve kilit noktalarının anlaşılması, virüsün yeni hücrelere yayılmasını önleyecek ilaçların üretilmesine yardımcı olabilir. 

Independent Türkçe, Live Science