Bir dönem Türkiye gündemine damga vuran “Çine Canavarı” lakaplı Mustafa Çelen, yaşadığı Aydın’ın Yenipazar ilçesinde 80 yaşında yaşamını yitirdi.
Çelen, adını 1967 yılında ikisi hamile kadın dokuz kişiyi öldürerek duyurmuştu.
Aydın Denge Gazetesi tarafından duyurulan habere göre Hacıköseler Mahallesi’nde ikamet eden Çelen bir süreden beri sağlık sorunları ile boğuşuyordu.
Dokuz kişiyi nasıl öldürdüğünü anlatmıştı
Çelen, Çelen 2018 yılında Aydın Denge Gazetesi Muhabiri Duygu Dilek’e verdiği röportajda 1967 yılında işlediği cinayetin detaylarını anlatmıştı.
Çelen her şeyin dayısının kızı Melek Çelikoğlu'nu kaçırmasıyla başladığını söylemiş, dayısı Kamil Çelikoğlu’nun ‘Dönün, düğününüzü yapalım. Kızım evden gelin olarak çıksın’ demesi üzerine Hacıköseler'e dönerek Melek'i dayısının evine bıraktığını belirtmişti.
Ancak o sırada hamile olan Melek Çelikoğlu'nun ağabeyi Rafet Çelikoğlu tarafından dayak yediğini duyan Çelen, tabancayla dayısının evine gitti.
Kaçırdığı sevdiğini de “Hakkı helal et” diyerek vurdu
Evde bulunan Rafet'e ateş ettikten sonra Melek'in önüne geçtiğini söyleyen Çelen, sonrasını şöyle anlattı:
"Melek önümde durup 'Yapma' dedi. 'Hakkını helal et Melek' deyip onu da vurdum. Evde bulunan yengem Emir Ayşe'yi ve dayımın çocukları Gülsüm, Mürüvvet, Hayrullah, Kamil ve Abidin'i de öldürdükten sonra o dönemde değirmende çalışan dayımın yanına gidip ona da ateş ettim.”
Cinayetten sonra yedi gün saklandığını belirten Çelen, "Dayımın ailesinden bir tek o dönemde askerde olan Muhammet kaldı. O da olaydan sonra köye hiç gelmedi" diye konuştu.
Ecevit affıyla idamdan kurtuldu
Cinayetten sonra yedi gün sonra yakalanan Çelen önce idama mahkum oldu. Ancak 1974 yılında Ecevit hükümeti döneminde çıkan af ile idamdan kurtulduğunu söyleyen Çelen, toplamda 17 yıl boyunca İstanbul ve Urfa’da cezaevinde yattıktan sonra tahliye oldu.
“Köye döndüğümde kimse yadırgamadı, 10 sene azalık yaptım”
Cezaevinden çıktıktan sonra Hacıköseler'e döndüğünü ve hiç evlenmediğini belirten Çelen, sonraki hayatını şöyle anlattı:
Köye döndüğümde hiç kimse beni yadırgamadı. Köylüyle birlikte köyümüz için uğraştık. 10 sene de köyde azalık yaptım. O olayı hiçbir zaman unutamadım. Bir daha da ne yuva kurmak ne de çocuk sahibi olmak istedim.